Bölüm 13
Kapım çalınınca kitabı bırakıp geleni içeri çağırdım, Bora Abi gelmişti.
"Günaydın."
"Günaydın Bora Abi."
"Seni uyandırmaya gelmiştim ama sen zaten uyanmışsın. Hadi hazırlan, sana bir sürprizimiz var."
Sürpriz mi? Yine benden habersiz neler oluyordu?
Yatakta dizlerimin üstünde doğruldum, ellerimi heyecanla birleştirdim. "Ne sürprizi? Bora Abi hadi söyle, meraktan çatlarım ben."
"Güzelim kaç senedir öğrenemedin bunu, söylemiyoruz." Bora Abi'nin tebessümü sırıtmaya dönmüştü, benim bu hâlimle alay ediyordu.
"Çoğul eki kullandın. Pamir mi bir şey yaptı yoksa? Off."
Kapıya yürürken bana bakmadan konuştu. "Kısa bir şey giyersen seni evden çıkarmam."
Arkasından oflayıp dolabıma yürüdüm. Haziran ayında olduğumuz için beyaz mini bir etek, siyah şifon bir bluz seçtim. Hızlıca duş alıp üstümü giyindim. Bora Abi bu saatte haber verdiğine göre akşam yemeği tarzı bir şey olacaktı. Makyajımı yapıp saçlarıma geçtim. İri iri dalgalar verip sprey sıktım, bozulmasını istemezdim. İnce bant kırmızı bir topuklu ayakkabı seçtim, üstüme de deri ceket alsam üşümezdim.
Tekrar kapım çalındı, Bora Abi gelmişti. İçeri girip üstüme baktı, eteğime bakıp yüzünü buruşturdu.
"Çıkar şu eteği."
Yanına gidip kollarımı boynuna doladım, ayakkabıları daha giyinmemişim için kısa kalmıştım. "Kısa değil ki bu. Lütfen giyineyim."
Bakışlarıma dayanamamıştı tabii. İzin verince yanağını öptüm. Yakışıklı yüzünde bir tebessüm oluştu.
"Kaptım öpücüğü." Duraksadı. "Pamir seni almaya geliyor şimdi, birazdan burada olur. Ben de çıkıyorum, bir kaç saat sonra görüşürüz." Alnımı öpüp odadan çıktı.
Makyajımı ve saçımı son kez kontrol ettim. Makyajımda beğenmediğim bir yeri silip yeniden yaptım. Saçlarımın da dalgalarını tazeledim. Sıkıntı ve stresten odada volta atmaya başladım.
10 dakika sonra kapı çalmıştı. Ben seslenince kapı açıldı, Pamir gelmişti. İçeri girince hayran bakışları beni buldu. Yanıma gelip sıkıca sarıldı, başı yine boynumdaydı.
"Çok güzel olmuşsun, sanırım aşık oldum."
Kıkırdadım. "Zaten aşık değil miydin?"
"Doğru, öyleydim."
Başını boynumdan kaldırıp uzun uzun yüzümü izledi. Yanaklarım utançtan yansa da bakışlarımı kaçırmadım, ben de onu izledim.
Elimi tutup öptü, avucumu yanağına yaslayıp okşadım. "Hadi çıkalım."
Evden çıkıp arabaya bindik. Yol boyunca ısrar etmiştim ama Pamir nereye gideceğimizi söylememişti. Araba durduğunda geldiğimiz yeri inceledim, Boğaz'da bir mekana gelmiştik. Daha yeni fark etmiştim, Pamir'in üstünde spor kesim bir takım elbise vardı. Benim üstümdekiler de mekana uygundu.
İçeri girip masaya yerleştiğimizde etrafı inceledim. Sadece biz vardık fakat masa 4 kişilikti. Başka kim gelecekti?
"Aşkım başka birileri de mi gelecek?"
Pamir başını salladı. "Evet, 2 kişi daha gelecek. Onları bekliyoruz."
Tam o anda bir ses duydum ve arkamı döndüm. Beril ve Bora Abi geliyordu, bana sürpriz yapmışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Onu Kaybedemem
Novela JuvenilTamamlandı. Çisil'in bir ailesi olsaydı belki de Çisil bu kadar güçlü olmak zorunda kalmayacaktı. Yaşıtları gibi okuluna gidecekti, mutlu olacaktı. En büyük derdi sınavlardan geçmek olurdu belki de. Ama hayat herkese adil davranmaz değil mi? Siz pl...