Kasabamız bilinmeyen bir bölgede bulunuyor,unutulmuş bir bölge.Merkezden oldukça uzak.Vay canına, yaşadığın durumu kendine söyleyince korkutucu olabiliyormuş.Bu önemsiz bir şey, zamanla buraya alışıyorsunuz veya alışmak zorunda kalıyorsunuz.
Ben Melisa,lise son sınıftayım. Sıkıcı bir hayata sahibim ve bir o kadar da garip.
''Melisa!'' Mirnas'ın bağırmasıyla olduğum yerde sıçradım.''Efendim Mirnas?'' Mirnas gibi bir bakıcıya sahiptim.Aman ne muhteşem! ''Hadi kahvaltıya , okula geç kalıcaksın!'' pekala o önyargılı insanların arasına girmek beni geriyordu.''Ugh,Mirnas! ON İKİNCİ SINIF? KIRK BEŞ GÜN DEVAMSIZLIK HAKKI? sana ne ifade ediyor merak ediyorum!'' Sitem eder gibi söylemiştim.''Benimle dalga geçmeyi kes!'' 'sende kocanı aldatmayı kes!' Sadece içimden diyebildim.Zaten yıllardır sadece içimden söyleyebiliyordum gerçekleri.Konuyu değiştirip başka bir soru yönelttim,''Babam yemeğe gelmiyor mu?'' cevabını bilmeme rağmen hergün aynı soruyu sormak canımı acıtıyordu.
Acıyı yok sayıp masaya oturdum.''Annenden sonra o odadan çıktığını görmedim.'' ''Belki...'' Mırıltıyla konuşmuştum. ''Belkinin kaldığını sanmıyorum.'' Masadan kalktım. ''Sanırım kahvaltı yapmayacağım.'' kapıya doğru yöneldim.''Hadi ama kendini üzmenin gerekli olduğunu sanmıyorum tatlım.'' Gözlerimi devirdim ''Pekala ben biraz geç kalacağım görüşürüz.'' Acıdığı zamanlardaki bakışını attı bana. Hah! ''peki''
Okula giderken Cem'i almam gerekiyordu. Cem'in evine geldiğimde hala hazırlamamış olduğunu , babasının önünde durmuş kravatını düzeltmesini beklerken buldum. Cem okulun her günü kravat takmasına rağmen henüz nasıl takılacağını bilmiyordu.Okulda bile bozulunca gelir bana taktırırdı,aptal çocuk.
Cem, annesinin babasını aldattığını bilse ne hale düşerdi,az çok tahmin edebiliyorum.Ve Kerem amca ,olanlardan bihaber her gün eşinin yollarını gözlüyor, onun için bir çok şey yapıyordu.Aptal kadın ! Bunu seni seven iki insana nasıl yaptın gerçi sadece ona kızılmamalı ya sonuçta bu işi tek başına yapmadı.
Düşüncelerimden sıyrılıp moron gibi bana bakan Cem'e döndürdüm bakışlarımı. ''Cem'' Transtan çıkmış gibi gözlerini kırpıştırıp,konuşmak için ağzını araladı. ''Ah Melisa bekle geliyorum.'' ''peki bekliyorum'' diye mırıldandım arkasından duymicağını bilerek.
Yarın okulun ilk yarısını sonlandıracak,bir üniversite sınavı mağduruydum.Sömestır tatilinde,evde oturup babamın odadan çıkmasını umud edecektim.Başka bir planım yoktu,henüz.Son beş yıldır yaptığım şeyi tekrarlamak, içimde ölen umutların çoğalmasına rağmen yinede beklemek istiyordum. Onun kadar benimde canım yanmıştı,fazlasıyla. Fakat ölenle ölünmezdi ki. Sonuçta eşinin emaneti, sana ihtiyaç duyuyor.Kızının sana ihtiyacı var baba.
Cemin sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.''Çok beklettim mi?'' Bunu ona söylemeliyim.Bunu ona kesinlikle söylemeliyim.''Hayır,bekletmedin.Cem?'' Kaşlarını kaldırıp baktı.Söylemem lazım.Söylemeliydim ama.
''Hiç, önemli bir şey değil.'' Hızla kapıya yöneldim.Adımlarını hızlandırıp bana yaklaştı.
Uzun yürüyüşün ardından ağaç evine gelmiş, yatağıma yatıp uykunun bedenimi sarmasına izin vermiştim.
*****
'Melisa' 'Melisa bizi duyuyor musun?' 'Melisa duyuyorsan işaret ver' Kafamın içinde çok fazla ses var.korkuyorum. 'Melisa,lütfen bizi duyman gerekiyor.' Bu sadece bilinçaltım. Ben,ben delirmiyorum. ben delirmiyorum! 'Melisa ah lanet olsun' Delirmiyorum. 'Onu merak etme.Gönderilenler o olmadan gelmeyecekler'...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
.SKNATE.
Teen FictionFarklı bir dünyadan,farklı bir kişilik.Şizofreni hastası.Kurtarılmaya gelen kendi dünyasının koruyucusu. 2 Dünya,tek 1 kişilik.Farklı insanlar,farklı bir yer ve bir ''KALKAN''...