"Hadi Simay seni bekliyorum iki saattir" Anna'nın nişanı için hazırlanıyorduk. Daha doğrusu ben hazırlanmıştım Simay'ı bekliyordum. Ayağa kalkıp kendime aynadan baktım nişan için ideal giyinmiştim bence.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Eveet dostlarım Beliz'ın kıyafeti bana artık alıştığınızı varsayıp açıklama gereğinde bulunmuyorum dhamzhakudqlheq)
Ucu katlanan elbisemi aynadan bakıp düzelttim. Saçıma da azıcık şekil verip geri kalktığım koltuğa oturacaktım ki Simay'ın lavabodan çıkmasıyla ona döndüm.
"Bu ne güzellik. Aşık oluyorum bak" diye konuşup Simay'ın yanına gittim.
"Demek amacıma yakınlaşmışım" diye konuştuğun da aynada son rötuşlarını yaptıktan sonra gülüşerek odadan çıktık. O gün ağladıktan sonra Simay beni yatırıp bebek gibi bakmıştı. Olayı kabataslak anlattıktan sonra 'Bundan sonra yeğenimin annesi sensin babası da benim' diye bana her zaman ki gibi destek çıkmıştı.
Taksi çevirip Anna'nın nişan yerinin yol haritasını açıp şoföre gösterdik. Anna önceden konum atmıştı. Yol da ilerlerken günler sonra Armando'yu göreceğimin heyecanı vardı içimde. O günden sonra her dakika arayıp, mesaj atmıştı hiç birine dönüş yapmamıştım. Bir kaç kere otele geldiğin de Simay içeri almamıştı.
Taksi büyük nişan yerinde durduğun da ücreti ödeyip indik. Anna için ayrılan küçük ev gibi yere ilerleyip içine girdik. Anna'nın daha saçı yapılıyordu ki bize önceden erken çağırmıştı zaten. Bizi aynadan gördüğün de başında ki kişilerin durmasını söyleyip yanımıza geldi.
İkimize de tek tek sarılıp "Hoşgeldiniz" dedi. Aynı şekil de karşılık verdiğimiz de bize giyeceği kıyafeti gösterdi. Benim giyeceğim tarz da degildi ama yine de çok şık gözüküyordu. Simay ise adeta aşk yaşıyordu kıyafetle.
Simay da saçını yaptırmak istediğini söylediğin de bir kaç kişi Simay'ın başına geçmişti. Ben ise dağınık at kuyruğu yapmıştım saçımı. Anna beni kalabalıktan uzaklaştırıp sessiz bir yere çekti.
"Beliz abimle aranızda ne geçti bilmiyorum. En son gördüğüm de çok güzel ve mutlu gözüküyordunuz. Günlerdir arıyorum açmıyor. Bir kaç kere evine gittim senden başka kimsenin girmesini istemediği şeklinde komut vermiş adamlara, elim boş geri döndüm. Ben nişanım da abimi görmek istiyorum, lütfen getir onu" diye uzun soluklu bir konuşma yapmıştı. Mahçupca Anna'ya bakıp başımı olumsuzca sağa sola salladım.
"Ben getiremem onu"
"Sadece sen getirebilirsin. En mutlu günümde yanımda abimi istiyorum. Lütfen" dedi. Bir süre düşünüp başımı olumlu anlam da salladım. O kadar mutlu olmuştu ki beni kendine çekip sarıldı. "Çok teşekkür ederim. Evin hemen önünde ki korumalardan seni götürmelerini isteyebilirsin" dediğin de tamam deyip koltuğun yanına koyduğum çantamı aldım.
