Şimdi gülme zamanıydı. Ağlama zamanıydı. Ölme zamanıydı. Ama şimdi, yeniden var olma zamanı değildi.
Bir zamanlardı.
"Bir zamanlar, ..." dediği gibi.
...
the SINNER & the SAINT
İtiraf etmek, her zaman günah çıkartmak anlamına mı gelirdi?
Savaşı Yoldaşlık kazanmıştı ve Potter'ın büyük zaferinin beşinci senesi kutlanıyordu. Kahraman ilan edilmesi pek de sürpriz sayılmayan, nişanlısı ve arkadaşlarıyla birlikte oldukça imrenilen bir hayat süren seherbaz Hermione Granger; Azkaban'a mahkum edilmiş Tom Marvolo Riddle'ın tarihe gömülen cinayetlerini ortaya çıkartmak görevini üstlendiğinde, buna kimse anlam verememişti.
Anılara çıkılmış çift kişilik yolculuklarında, günahlarına soyunan da yine tek bir kişi olmayacaktı.
...
"Mr Riddle?" diye seslendi, soğukkanlı bir alayla. "Hayat size ikinci bir şans veriyor olmalı."
Aslında soğukkanlı biri de sayılmazdı. Alaycı olmaktan hoşlanmazdı, ciddiyetini korumayan insanları sevmezdi. Aslında, daha önce korkularını gizlemek zorunda da kalmamıştı.
Bakışlarını içeride gezdirdi.
Riddle'ın bölümü sessiz bir Azkaban hücresi olmaktan fazlasıyla uzaktı; zira aralarındaki kalkan bir sivrisineğin gece vızıldamaları gibi durmaksızın titreşiyordu. Hermione'nin hücreye dair fark ettiği ve düşündüğü ilk şey sesin ne kadar sinir bozucu olduğu olmuş, ama vızıltıları kalan ömrü boyunca dinlemek zorunda olan kendisi değil de karşısında dikilen ve hala arkasını dönmemiş siyah saçlı adam olduğu için, bunu umursamamayı denemişti.
Lord Voldemort, Hermione Granger'a böyle bir karşılama sunmayı uygun görmüş olmalıydı.
Öyle ya da böyle, aşina olduğu Voldemort'un silüeti değildi bu.
Belki de hayat gerçekten ikinci bir şans vermişti ona, kim bilir? Heyhat, ikisi de bu saptamanın doğruluğuna hiç mi hiç inanmamıştı.
"Kır zincirlerini artık."
...
Günahkar ve Aziz, sıradan bir aşk hikayesi değil. Var olan tüm duyguların hikayesi.
...
Herkese merhaba. Birinci bölüm yayınlandığında bildirimini almak için hikayeyi kütüphanenize kaydetmeyi unutmayın:)
Ufak bir prolog yayınlayayım dedim. Daha önce bir Voldemort'un yenilmesinin ardından başlayan bir tomione okumamıştım, kendiminki benim için ilk olacak. Uzun soluklu değil ama 15 bölüm civarında son bulacak bir fic olmasını planlıyorum.
Diğer kitaplarımda olduğu gibi bunda da karanlık bir atmosfer olacak ve Stranger'ın aksine Tom ve Hermione üzerinde yoğunlaşacak bir hikaye. Fakat, pür romantik bir tema planlamıyorum. Daha çok duygular ve hesaplaşmalar üzerinden gideceğini düşünüyorum. Hem Hermione'nin savaş sonrası hayatını, hem de Tom'un tutsaklık ve öncesi vakalarını tartışacakları görüşmeler ve birlikte yapılan anı yolculukları ile ilerleyecek.
Birinci bölüm için çok bekletmem, bu da bir tanıtım olsun. Fikirlerinizi ve eğer önerileriniz varsa onları paylaşın lütfen. <3
sevde
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the Sinner & the Saint I Tomione
FanfictionSavaşı Yoldaşlık kazanmıştı ve Potter'ın büyük zaferinin beşinci senesi kutlanıyordu. Hem kahraman ilan edilmesi sürpriz sayılmayan, hem de nişanlısı ve arkadaşlarıyla birlikte oldukça imrenilen bir hayat süren seherbaz Hermione Granger; Azkaban'a m...