2. Bölüm

82 12 4
                                    

Minho sabah erkenden kalkmış üstünü giyinmişti çantasını alıp evden çıktı, okula vardığında gözleri Hyunjin'i aradı fakat onu görememişti, bahçedeki banklardan birine oturup Hyunjin'i beklemeye başladı.

Aradan 10-15 dakika geçmişti, Minho gelmeyeceğini düşünüp ayağa kalkmıştı tam o sırada Hyunjin koşarak Minho'nun yanına geldi.

M: Nerede kaldın? Deminden beri seni bekliyorum
H: Uyuyakalmışım, bu kadar tepki göstermene gerek yoktu geç kalmadık sonuçta
M: Doğru kusura bakma

İkili okul kapısından içeri girdi. Bazı öğrenciler onlara bakıp gülümsüyordu, bazıları ise "keşke benim de böyle bir ilişkim olsaydı" diye içinden geçirip onlara imreniyordu. İkili sınıfa girip yerlerine oturdu, dersler başladı. Minho dersi dikkatle dinlemeye çalışıyordu fakat arkasında oturan Hyunjin onu rahat bırakmıyordu, ya kalem ile sırtını dürtüyor ya da kağıttan küçük toplar yapıp saçına atıyordu. Minho teneffüs ziline kadar bekledi, teneffüs zili çalınca da Minho Hyunjin'e kızmak için ayağa kalktı ama Hyunjin çoktan sıvışmıştı.
Minho sınıftan çıkıp yemekhaneye indi Hyunjin oradaydı oturmuş çikolata yiyordu. Minho yanına gidip oturdu.

M: Afiyet olsun
H: Sağol sağol

*Hyunjin Minho'yu takmayıp çikolatasını yemeye devam etti. Dersler daha sonra da yemekhane de oturup hiç bir şey söylemeden oturarak okul vaktini harcamışlardı. Beraber okuldan çıkıp dün planladıkları gibi sahile yol aldılar, yolda hiç konuşmamışlardı, sahile geldiklerinde kumlara oturdular. Minho tam Hyunjin hala konuşmadı diye şükür edecekken Hyunjin konuşmaya başladı, ailesi ile beraber geçirdiği hafta sonunu anlatıyordu. Minho onu üzmemek için sonuna kadar dinledi, hiç bıkmadan usanmadan, bazen Hyunjin'nin konuşması onu iyi hissettiyordu çok fazla konuşsa bile

Hiç ilham gelmiyor bir türlü yazamıyorum umarım güzel olmuştur ve okurken sıkılmamışsınızdır, oy vermeyi unutmayın. Yorumlarda tavsiye verirseniz çok sevinirim <3

Maybe, this is better Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin