Bir Şizofreni Günlüğü

Sen gerçek misin ?

Geçmiş hala acı veriyorsa o hala geçmiş midir ?

Dünün verdiği bir hüzün ve burukluk ile gözlerimi açtım. Kahvaltı yapasım yoktu. Murat abi bir çok kez mesaj atmış ve de aramıştı. Ben ise hiç birini duymamıştım. Apar topar kalkıp dükkana gittim. Her zaman ki gibi Murat abim dükkanda beni bekliyordu.

+ Aşkın beyler en sonunda teşrif edebildiniz.

Tepki vermedim, bir şeyler olduğunun farkında idi.

+ Aşkın kime diyorum, hayırdır bir sorun mu var ? Dün bilerek çağırmadım dinlensin seni diye eğer buna takıldı isen.
- Hayır abi, senden yana sıkıntı yok.
+ Peki bu halin ne bu kadar hayata küsmüş gibisin, neşelen hadi.
- Geçmiş abi, geçmiş.. İnsanın canını bir o kadar sıkıyor ki anlatamam.
+ Bak istersen eve git dinlen, ben hallederim bu gün.
- Olsun abi biraz yardım edeyim kafam dağılır.

Sessizce işe koyuldum, insanın geçmişi bu kadar insanı yormamalı. Adı üstünde geçmiş, bitip gitmesi gerekmez mi?
Nereye elimi atsam altından beni üzecek birşey çıkıyor. Her şey elimde kalıyor, üzerime yıkılan bu enkaz dahada ağırlaşıyor gibiydi..
Sahi geçmiş niye durup durup acı verir bize ? Mutluluk beklemiyorum bakın tek istediğim sadece acı vermemesi bana.
Yattığım yerden uzun uzun odamın tavanına baktırmasa, saatlerce duşta suyun altında düşündürmese yeterli olurdu aslında. Çok şey istemiyorum geçmiş geçmişte kalsın istiyorum o kadar.

Tam hazırlıklar bitmek üzereyken Murat abinin sesi ile irkildim.

+ Alo oğlum Aşkın, parmağını kesmişsin kendine gel!

Bıçağı bıraktım kanayan yeri temizledim. Marulları keserken parmağımı da kesmiştim ve ben hiç farkında değildim. İnsanı geçmişi bu kadar dalgın yapmamalı.

- Bir şey yok abi, ufak bir kesik.
+ Aşkın hiç itiraz istemiyorum, eve gidiyosun dinleniyorsun bu gün, sana bir şey olmasını istemiyorum.
- Tamamdır abi.

Yavaşça dükkandan çıktım. Evin yolunu tuttum. Aklıma Nihal takıldı, bu halimi görmesini istemezdim.
Çünkü acınası bir halim varmış gibi hissediyordum. İnsanın hep düşündüğü başına gelir derler ya uzaktan bir ses bana çağırıyordu, "Aşkın bey" diye. Ay yüzlüm, Hilal kaşlım benim lütfen bu halimden dolayı kusura bakma Nihal'im. Hızlıca yanıma yaklaştı yüzündeki hafiften kızarıklık ve tebessüm ile ;

+ Aşkın bey, nasılsınız bakalım ?
- İyiyim Nihal hanım, siz nasılsınız ?

Anlamıştı, bir şeylerin ters gittiğinin farkında idi. Bana öyle güzel bakıyordu ki "ben buradayım hadi neşelen" der gibiydi. Elimden tuttu ve;

+ Hadi gel, bir kahve içelim, bana yardım ettiniz o kadar bir kahve ısmarlamam gerek.
- Nihal hanım, çok sağolun teşekkür ederim. Eve gideyim dinleneyim.
+ İnanın bırakmam, bak hem en sevdiğiniz kahveden söylerim Americano hee.

Israrları vede o hayat dolu bakışları karşısında yapabileceğim pek bir şeyim yoktu. Şeytan görse o halini imana gelirdi. Sonunda kabul ettim. Beni çocuğu gibi elimden tutup cafeye kadar getirdi.

- Hoş geldiniz efendim, ne alırdınız ?
+ (Gülümseyerek) Bu yakışıklı beyefendiye benden bir Americano, bende bir latte rica edebilir miyim ?
- Tabiki

Bu yakışıklı beyefendi dedikten sonra benim yüzümdeki ifade sağımdaki aynada kendimi görünce şaşırdım, kızarıp kalmıştım. Nihal sen bana ne yapıyordun öyle ?

+ Ooo Aşkın bey, çok konuşuyoruz maşallah.
- Bu gün keyfim yerinde değil o kadar inişli çıkışlı günler geçiriyorum.
+ (Tebessümle) Belli oluyor ama demin niye kızardınız ki ?
- Şeyy, garsona öyle söylemeniz hoşuma gitti. Bir bayandan bu şekilde iltifat ile birlikte bir şey ısmarlaması karşısında ne yapacağımı bilemedim diyelim.
+ Hoşunuza gitmesine sevindim, neşelenin hadi, ben buradayım diyorum.

Muhabbetimiz bu şekilde saatlerce devam etti. Sabahki halimden eser yoktu ve bunun sebebi Nihal'di. Kendime çimdik atıp uyanmaya çalışıyorum bazen çünkü rüya olmadığına emin olmalıyım. Bu kadar iyi birisi gerçek olamazdı. Moralimi yerine getirene kadar çaba sarf edişi. Ben ve bu duygu aşk mıydı ?
Neyin nesiydi bu duygu ?

Sonra yavaşça masadan kalkıp evlerimizin yolunu tuttuk. Evine kadar bıraktım ve ;

- Nihal hanım, her şey için çok teşekkür ederim size borçlandım. İyi ki varsınız.
+ Borç olarak görmeyin ama bir sonraki kahve içeceğimiz günü dört gözle bekliyorum. İyi akşamlar Aşkın bey.
- İyi akşamlar Nihal hanım.

İyi ki varsın, iyi ki seninle karşılaştım Nihal'im. Bayadır bu şekilde hissetmemiştim. Umarım hep bu şekilde gider birlikteliğimiz.

Ve Nihal'im bu söz sana;
Gecenin karanlığından daha asil ve gündüzün aydınlığından daha güzelsin.