Media Jasper
Jasper sandranın baygın bedenini attan indirip odasına götürdü artık o saray onun sarayı olduğu için kendisine kraliyet odasını ayarlatmıştı. sandrayı banyoya götürüp küvete yavaşça bırakıp. sandranın hep yanında dolaşan sabrina adlı kızı çağırttırıp odadan çıktı. sabrina endişeyle direk banyoya gitmiş, küvette çamurlarla yatan kraliçesini incelemeye başlamıştı.kraliçesinin kollarında ki çamurlar kanıyla karışmış daha da koyu renk almışa benziyordu. sabrina suyun sıcaklığını hızlıca ayarlayıp kraliçesinin yavaşça kıyafetlerini çıkartıp hafif bir şekilde yıkamaya başladı sandra üşüdüğü için titrerken sabrina sıcaklığı biraz daha arttırdı sabrina sandranın uzun saçlarını da yıkayıp kraliçeyi küvetten zorla çıkartıp odaya soktu. yatağın üstüne bırakılan kıyafetleri hızlıca kraliçesine giydirmeye başladı. sabrina kraliçesinin nasıl bu hale geldiğini düşünüyordu kraliçesini en son arabadayken görmüştü. arabadan inen kraliçesini bir daha da görmemişti çünkü bir adam gelip onu zorla uzaklaştırıp çalışanların odasına sokmuştu. sabrina sandrayı yatağa sakince yatırdığında üstünü güzelce örttü. sandra gözlerini zorla açarken hala üşüyordu ve titremesi de devam ediyordu. ona rağmen yatakta dikleşerek sabrinaya baktı, kollarındaki çizikleri sabrina sargı yapmıştı. sandra kollarına bakıp "teşekkürler sabrina jasper nerde" sabrina yavaşça ayağa kalkıp kapıyı dinledi ve "bilmiyorum kraliçem beni burayı çağırtıp odadan çıktı şimdi nerede hiç bir fikrim yok " sandra kafasını sallayıp arkasına yaslandı düşmenin etkisiyle bacaklarının çok ağrıdığını hissediyordu. sandra aklına gelen çocuklarla sabrinaya sorduğunda sabrina jasperın onlara dokunmadığını ve özellikle de sandra için dokunmadığını belirttiğini söylediğinde sandra gözlerini kaçırarak "bütün değerini artık gözümde kaybetti ama yine de çocuklara dokunmaması yerinde olmuş" sabrina kraliçesine bakıp "nasılsınız kraliçem canınız yanıyor mu?" sandra heryerinin ağrıdığını ve acıdığını biliyordu ama güçsüzlüğünü kimseye belli etmeye niyeti yoktu odanın kapısı çalındığında sabrina irkilerek sandranın yanında yer aldı sandra oturduğu yerde dikleşmeye çalışarak kapıya baktığında içeri jasper girip sandraya baktı ve gülümseyerek "sizi iyi görmek beni mutlu etti leydim artık yola çıkabiliriz." sandra zorla gülümsemiş ve sabrinaya bakarak ona yardım etmesini işaret etmişti sabrinanın yardımı ile kalkıp, sonrasında ise dik bir şekilde yürüyerek jasperın yanına ilerlemiş ve "nasıl isterseniz lordum" jasperın yüzü düşse de belli etmeyerek kenara çekildi sandra sabrinaya dönüp "bana eşlik eder misin sevgili nedimem " sabrina krala baktığında jasper kafasıyla işaret vermiş ve gitmesini söylemişti sabrina direk harekete geçerek kraliçesinin yanında yer aldı sandra o büm büyük sarayda yabancılarla yaşayamazdı bu yüzden tanıdık ve sadık bir yüze ihtiyacı vardı ve de o da onunla geliyordu
Düğünün bitmesinden yarım saat önce jasperdan
jasper düğünde sevdiceğiyle dansını yapıp izin isteyerek oradan ayrılmıştı artık planının uygulanmasının zamanıydı her seferinde diline getirdiği planı yerine geliyordu heyecanla arabasına bindi belmond krallığının önüne yanaşan arabasından inip, adamına baktı adamı direk rapor vermeye başladı "istediğiniz her şey gerçekleşti lordum kimse bir şey anlamadı kraliçe sandranın göreve gönderdiği general geri geldi o yokken her yere adamlarımızı yerleştirdik sizin emirlerinizi bekliyorlar " jasper gülümseyerek kafasıyla onay verip hazırda bekleyen ordusu ve sarayın içindeki adamları ile çok çabucak işi hallolucaktı kraliçe sandrayla ittifakları olsa da bozuyordu ve bu duruma kraliçe sandra çok kızsa da her şey birlikte olmaları içindi o da bunu anlayacaktı jasper yarım saat sonra gelen durum raporuyla harekete geçti tüm generaller taht odasında onu bekliyordu jasper tüm endamıyla odaya girdiğinde generaller karşılarında güneyin kralını görmeyi beklemiyorlardı, neticesinde ittifakları vardı jasper elinde tuttuğu kılıcı ustaca çevirerek generallere baktı "bu krallığa sadık olduğunuzu biliyorum bu yüzden bu krallık için ölürsünüz yada hayatta kalmak için bana çalışmayı kabul edersiniz bende sadık olmayan adam istemediğim için sizi öldürürüm " jasper kahkaha atarak "çok üzgünüm tüm sonuçlar ölüme çıkıyor ama iyi yönünden bakın, hayatınız için çabalamanıza izin veriyorum. hadi deneyin bakalım" jasper son kez daha kılıcını elinde çevirerek sağında duran adamın boynuna kılıcını geçirip şah damarını kesmesine izin verirken yüzüne sıçrayan kanı eliyle silip etrafında dönüp çömelerek diğer adamın böbreklerine kılıcı geçirdi. omuzuyla adamı itip kılıcın geri çıkmasına izin verirken arkasında ki hareketlilikle eğilerek ona savrulan kılıçtan kurtulup etrafında dönerek adamın sırtına derin bir yarık açtı son olarak asıl generale döndü ve kılıcındaki kanları silkeliyip generale uzattı general zorla yutkunurken "kraliçe sandra sizi asla affetmeyecek bu yaptığınız çok büyük bir hata " jasper kafasını yana eğerek adama bakmış ve "sandranın ne düşüneceğine sen karar veremesin küçük adam, hem küçük insanlar büyük insanların ne düşündüklerini anlayamazlar bu yüzden kraliçeni hafife alarak onun yerine fikrine beyan edemezsin. sandra benim ne yaptığımı anladığında eminim ki gerisi hallolacaktır" general öleceğini anlasa da belindeki kılıcı çıkartmak için elini attığında jasper kılıcını generalin koluna saplamış ve generalin acı çığlıyla gülümseyerek kılıcını tekrar savurarak, boğazını kesti. generalin cansız bedeni yere yığıldığında, jasper üstüne sıçramış olan kanlara bakıp gülümseyerek taht koltuğuna oturdu ve kanla kaplı kılıcını koltuğun kenarına dayayıp sevgili sandracığını beklemeye başladı .
Şimdi
sandra sabrinayla birlikte yürürken dengesini korumaya çalışıyordu bacakları tüm vücuduyla titrerken bu pek kolay olmuyordu sabrina ona yardım etmeye çalışsa da sandra hepsini geri çevirmiş ve jasperın dikkatini buna vermesini istememişti arabanın önüne geldiklerinde açık olan kapıdan sandra binecekken son bir kez sarayına baktı ona yeni kavuşmuşken kaybediyor olması canını çok yakıyordu gözlerinin dolduğunu hissetmesiyle kafasını sallayıp arabaya oturdu ağlayamazdı. şimdi ayakta durma zamanıydı, baş kaldırıp plan yapma zamanı. yanına jasperın oturmasıyla kafasını cam çevirdi , araba anında harekete geçerken sandra krallığından ayrılma hissi ile tükendiğini hissetti . jaspera karşı nasıl kör olduğunu düşünürken, jaspera karşı değil aşka karşı kör olduğunu fark etti, bu yüzden hiç şüphelenmemişti. bu yediği darbe onu çok derinden etkilemişti bunun öcünü almalıydı. yeniden doğmalıydı güçlü ve dimdik. bunun sözünü kendine verirken titremesine hakim olmaya çalışıyordu. omuzunda hissettiği şeyle yanına döndüğünde, omuzunda ki ceketin jasperın ceketi olduğunu fark etti . jasper verenin kendisi olmadığını iddia eder gibi başını camdan hiç çevirip sandraya bakmıyordu. sandra cekete sarılarak cama döndü , itiraz etmek istese de buna kalkışamayacak kadar üşüyordu. arabanın durmasıyla sandra dikleşerek jaspera döndü saat gece yarısını geçiyordu jasperda sandraya dönüp "yeni krallığına hoşgeldin sandra " sandra zoraki bir şekilde gülümseyerek "beni kısa süreliğine misafirin olarak kabul ettiğin için teşekkür ederim jasper " diyerek arabadan indi. tamam işte yeni serüveni şimdi başlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İZLER
Ficción históricaGüçlü bir krallığın ilk kızı olup piyon olmak zordu, özellikle sevilmeyen ve genelde yem olarak kullanılıp ilk yenilen piyon olmak. Hayatım bir satranç oyunu gibiydi. Bazen şah mat olurken, bazen şah mat yapıyordum. Ne kadar fazla zafer kazanırsam...