Kalbin her zaman birine ait derler ama sen kimin oldugunu bilmeden yaşarsın.ansızın bir gün ortaya çıktığında hiç şaşırmazsın.her şeyin alt üst olur o gelince,birer birer ellerinde kaybolur bütün varlığın.bu hikayede Marry ve john un yaşam serüvenlerini ve aşk dolu hayatlarından yer vereceğiz.evet kitabımıza başlıyoruz.
Küçük bir kasabada yaşayan sevimli mi sevimli john adında küçük bir çocuk yaşarmış.john un ailesi zengin olmasada oğullarının isteklerini yerine getirmeye Çalışır ellerinden geleni yaparlarmış.john bir sabah yan apartmana taşınan yeni ailenin eşya Taşıma seslerine uyanmış.yatağından kalkar kalkmaz hemen penceresinin önüne gidip buğulanmış camını eli ile silmiş.havanın soğuk olduğunu görünce dışarı çıkmamaya karar vermiş.john dışarıyı seyrederken annesi omzuna elini koyarak
-erken kalkacağını bilseydim baban kahvaltı yaparken senide çağırırdım.demiş.
John annesine
-bende yeni uyandım anneciğim ama seninle kahvaltı yapabilirim.demiş.
John ve annesi samanta hanım bir süre daha dışarıyı seyretmişler.samanta hanım
-yeni aileyi yarın Hoşgeldiniz demeye gidelim .demiş.
John bu işe çok sevinmiş.çünkü yan apartmanın içini görmek istiyor ve incelemek istiyormuş.bu onun hayallerinin gerçekleşmesi gibi birseymiş.yeni taşınan aile ile aynı katta oturmaları john u iyice heyecanlandırmış.john hava kararırken odasına gitmiş ve yeni ailenin evlerine biran önce yerleşmeye çalıştıklarını görmüş.ama kendi yaşıtlarında bir küçük Kızın olduğunu fark etmiş.yarının hemencecik gelmesini dört gözle beklemiş.samanta hanım john un sevincini Görüyor onunla mutlu oluyormuş.saat 9 a vardığında evlerinin ince tonlu zili çalmış.john yeni taşınan ailenin geldiğini umarak yüzünde Minicik tebessümü ile açmış kapıyı.ama gelenin babası oldugunu görünce hayal kırıklığına uğramış.babası john un bu halini fark edince samanta Hanım'a ne Olduğunu sormuş.samanta hanım
-yan apartmana yeni bir aile taşınmış.yarın Hoşgeldiniz diye gidelim dedim çok sevidi ama sana neden böyle davrandı bende anlayamadım.demiş.
Babası bir süre düşündükten sonra john ile konuşmaya karar vermiş.ama işten çok yorgun geldiği için kanepenin kenarında uyuya kalmış.john Odasında arabaları ile oynaya dururken gözü dışarıda kendini izleyen bir kızı görüvermiş.kızdan Gözünü alması 5 dakika sürmüş.çünkü yeni taşınan ailenin küçük kız Marry penceresinin önünde ,yeşil gözleri,açık sarı düz Saçları ve güzelliği ile John'u meraklı meraklı izliyormuş.john bi anda adını bile bilmediği kızı sevmeye Başlamış.john unda Marry den eksik bir tarafı yokmuş.john un mavi gözleri,Kumral Saçları,boyu ve yakışıklılığı Marry i etkilemeye yetmiş.ikiside göz Göze gelince yüzlerinde tebessüm belirmiş.birbirlerini dikkatle inceliyor arkalarındaki annelerini fark etmiyorlardı.samanta hanım john un yanına yaklaşıp
-bu kadar oyun yeter şimdi uyku vakti demesiyle john yerinden sıçrayıp yatağına fırlamıştı.marry ve john Yarının bir an önce gelmesini ve tanışmak istediklerini her ne kadar da söyleyemeselerde davranışlarıyla belli ediyorlarmış.sonunda sabah olmuş.john gece boyunca kalkıp camının önüne gitmiş.parmak uçlarında yürüsede annesi bir şeyin olduğunu düşünerek yatağından Kalkıp John'un odasına geldiğinde John'u yatağında uyurken bulmuş.samanta hanım sesleri yanlış duyduğunu düşünerek gidip yatmış.john annesinin gittiğini anlayınca camın önüne gitmek istesede annesinin geri geleceğini düşünerek uyumaya çalışmış.sabah kahvaltılarını yaptıktan sonra john odasına gidip bayramlıklarını giymiş.annesi john un bu telaşını görünce soramadan edememiş.
-oğlum nedir bu telaşın neden yeni aldığımız bayramlıklarını giydin?demiş.
John odadan odaya fişek hızında koşuyor annesini duymuyormuş.john hazırlıklarının bittiğini anlayınca annesinin yanına gitmiş.mutfağa gelince annesinin hazırlanmadığını ve kek yapmak için hamur yoğurduğunu görünce bi anda sevinci hüzne dönmüş.
