22 - NAVİGLİ

18.2K 471 46
                                    

Medyada ki fotoğraf Navigli'den

Kaldığım odanın kapısı tıktınladığın da kafamı kaldırıp kapıya doğru baktım. Önceden uyanmıştım zaten ama hiç yataktan çıkmak istemiyordum. Doğrusu çıkıp ne yapacaksam her hangi bir işim yoktu.

"Efendim, Armando Bey sizi aşağıda bekliyor" diye kadın sesi duyduğum da tamam diye olduğum yerden seslendim. Yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadıktan sonra aşağıya indim.

Armando masanın başında ki sandalyeye oturmuş kahvaltı yapıyordu. Benim geldiğimi gördüğün de "Günaydın" dedi. Cevap vermeden yanında ki sandalyeye oturdum. (Son iki bölümün özeti: cevap vermeden dhakxusmduwkjdwk)

Kahvaltımı yaptıktan sonra masadan kalkıp geri odama yöneldim. "Nereye gidiyorsun?" diye seslenen Armando'yı takmayıp merdivenleri çıkmaya başladım. Odaya geldiğim de tekli koltuğa oturup telefonumla oynamaya başladım.

Simay'a mesaj atmak için profilini açtığım da ilk attığı storylere baktım. Yine yanında o kişiyle birlikteydi ve yarım saat önce atılmıştı. Kararımdan vazgeçip telefonu bıraktım. Oturduğum yerden odayı gezmeye başladım. Gerçekten bu evde ki her günüm böyle mi geçecekti.

Camı açıp havaya baktığım da yürüyüş yapmaya karar verdim. Tem gezmelik bir hava vardı. Bavulumu açıp üzerimi giyindikten sonra odadan çıktım. Merdivenleri inerken Armando oturduğu yerden başını arkaya atıp bana baktı.

"Nereye?"

"Yürüyüş yapıcam" dediğim de elinde ki kupasını önünde ki masaya bırakıp vücudunu tamamen ben tarafına döndürdü. "Bende geleyim mi?" diye sordu.

Dudaklarımı aşağı büküp omuzlarımı yukarı kaldırırken "Fark etmez" dedim. Armando hızla yanıma gelip tişörtünün üstüne ceket aldı.

Ceketini giyerek "İzin verdin? Aramız da bir gelişmemi var yoksa?" dedi.

"Aramızda bir gelişme yok sadece ben senin aksine senin hayatına karışmıyorum" diyerek kapıyı açtım. Evden çıktığım da Armando arkamdan "Bugünkü lafımızı da yedik" diye söyleniyordu.

Adamlar arabanın kapısını açacakken Armando eliyle durdurdu. Tam yanımda durduğun "Seni bir yere götürmemi ister misin?" diye sordu. Boş boş gezmek istemiyordum zaten bir yerler görüp bilsem iyi olur diye düşünüp olumlu anlamda başımı salladım. "Olur"

Bir kaç dakika yürüdüğümüz de geldiğimiz yere şaşkınca bakıyordum. Ben burayı biliyordum ve hep gelmek istiyordum. (Uff bu ben bu arada parası olan varsa alsın götürsün beni)

"Bu yerin ismi neydi?" diye Armando'ya dönüp sordum. "Navigli" dediğin de başımı haaa deyip etrafı incelemeye başladım.

"Biliyor musun burayı" diye sordu.

Bakışlarım hâlâ etraftayken başımı olumlu anlam da salladım. "Evet İtalya'ya gelen arkadaşlarımdan ismini duymuştum fotoğraflarını göstermişlerdi fakat oturduğun yere bu kadar yakın olduğunu bilmiyordum" dedim. Evde sıkıldıkça buraya gelirdim artık

"Sen bana İstanbul'u gezdirmiştin bende sana Milano'yu gezdiririm" dedi. Bakışlarımı suda gezen teknelerden çekip Armando'ya baktım. Duruşunu değiştirip elini cebine attı. "Tabii eğer istiyorsan" dedi.

Cevap vermeden etrafı izlemeye devam ettim. Sıkılınca yol boyu yürümeye devam ettiğim de Armando da arkamdan geldi. Elini bana uzatacakken adımlarımı hızlandırıp uzaklaştım. "Beliz ban-" diye konuşmaya başlamıştı ki çalan telefonuyla sustu.

KÖR OYUN (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin