38.Bölüm

1.1K 150 61
                                    

Medya Lian ling. Çok tatlı bence.

Önceki bölüm

Chen yi yun, kararını vermişti. Aklında bir çok bilgi vardı. Sadece bilgi de değildi. Tecrübe de vardı. Ruh parçasının tecrübeleri aklına yazılmıştı.

Chen yi yun, bir yazıt çizmek için gerekli olan malzemeleri almak için tarikatın içinde ilerledi.
.
.
.
.
.
.
.
Chen yi yun, bir çok malzeme aldıktan sonra eve geri döndü. Bu malzemelerün ucuz olması işine yaramıştı. İtiraf etmek istemese de en düşük tılsımlardan birini hazırlayacaktı. Aşırı para harcamaktan nefret ediyordu.

Başka biri olsa, chen yi yun günahını bile vermezdi. Cimri olabilirdi fakat bu onun için çok normaldi. Hatta, aşırı para harcayan kişileri de anlamıyordu. Çöpü bile değerliydi.

Chen yi yun, eve geldikten sonra ilk işi bebeklere bakmak olmuştu. Bu sefer Pei zhi ilgileniyordu.

Chen yi yun, merakla sordu.

-Jiejie nerede?!

Pei zhi, bıkmış bir ifadeyle Chen yi yun'a baktı ve konuştu.

-Velet, bu şeyleri bize atıp kaçıyorsun. İlgilen artık! Bu ihtiyar yoruldu! O kızın da işi varmış. O da gitti.

Chen yi yun, gülümsedi ve bebekleri kucağına aldıktan sonra konuştu.

-Teşekürler. Usta, merak ediyordum da, işine yaramayan bir eşya var mı?

Pei zhi, şüpheyle chen yi yun'a baktı ve konuştu.

-Ne yapacaksın? Beni sömürdüğün yetmedi mi? B*klu velet seni!

Chen yi yun, gülümsedikten sonra konuştu.

-Yazıtlara çalışıyordum. Denemek istedim.

Pei zhi, şüpheyle baktı ve iç çektikten sonra konuştu.

-Yalan söyleme. Yazıtlar çok zordur. Daha tüyü bitmemiş bir velet, nasıl bilsin yazıtları.

Chen yi yun, ufak bir kahkaha attı. Fakat cevap vermedi. İşi bittiğinde Pei zhi'nin alacağı yüz ifadesini merak ediyordu.

Pei zhi, bir iç çekti ve söylenerek kendi odasına gitti. Bebekler, her yerini çizmişlerdi. Ayrıca saçlarını da yolmuşlardı. İhtiyar bedeni daha fazla dayanamıyordu.

Chen yi yun, bebeklerle oynadı ve onlara sütlerini içirdi. Daha bir kaç günlük oldukları için fazla uyuyorlar ve sık sık acıkıyorlardı.

Chen yi yun'un aklına çocukken yetimhanede söylenen ninni geldi. Bakıcılar, sık sık çocukların çabuk uyumaları için bu ninniyi söylerlerdi.

-Boğulan balık...

Berrak bir akvaryumun dünyasında...
Nazikçe Dökülen suyun kokusu..
Balık dudaklarını açtı ve suda oynadı.

Parayla satın alabileceğiniz gerçekler
yan yana duran sayısız balık...
Acıtsa da acıtmasa da atlar dururlar suda..

Zorlama özgürlüğünün tadını çıkartır...
Manipüle edildiğini fark edemeden..
Beslemeyi bırakın..

Boğulan balık akvaryumunda oynar durur..
Gökyüzünü bile görmeden...
fark edemez.
Sevgi ve nefreti...

Biraz sıcaklık daha da kötüleştirir her şeyi..

Zorlama özgürlüğünün tadını çıkartır...
Manipüle edildiğini fark edemeden..
Beslemeyi bırakın..

Boğulan balık akvaryumunda oynar durur...
Işıklardan gelen tozlar doldurur fanusu...

I found myself in the TV series !![BL] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin