420 47 33
                                    

Oturduğumuz çardakta keyifli vakitler geçiriyorduk ama pek fazla uzun sürdüğünü söyleyemem

Yanımıza gelen hassasiyetiz

"Uzun zaman oldu Jeon"

Jungkook ona seslenilmesiyle kafasını kaldırdı ama gözlerinin nefrete bürünmesi bir saniyesini almadı.

"Siktir git Park"

Kook'un verdiği cevapla kafamı iki yana çevirip gülümsedim iyi demişti.

O esnada telefonumdan ders saatinin yaklaştığına dair bir bildirim alınca,

"Ders saatim yaklaştı kaçıyorum ben"

Benim ayağa kalkmamla Jimin'in gözlerinin beni bulmasınında pek zaman aldığı söylenemezdi.

Kolumu tutup beni durdurunca bir ona birde kolumdaki eline bakıp donuk bakışlar gönderdim

"Dokunabilirsin dediğimi hatırlamıyorum"

"İzin almadım zaten"

Hele toprağıma bak hele bir çarpacam

Sakin ol

Alaylı bir şekilde gülüp kolumu silktim ama tekrar tuttu

"O halde iğrenç elini götüne koymadan neden çekmeyi planlamıyorsun?"

Böyle konuşmak asla benim tarzım ve desteklediğim birşey değildi ama zorluyorlardı.

"Bak Jin seninle kavga etmek istemiyorum sandığının aksine özür dileyip konuş-"

Jimin'in konuşmasını kesen ise ayağa şiddetle kalkan Jungkook'tu

İki koca adımda yanımıza varırken kolumdaki elini sertçe çekip beni arkasına aldı

Pekala havalıydı

"Bir daha tensel değil bakışlarınız bile ona değerse o zaman olacaklardan sorumlu olmam"

Eh kim yetiştirdi

Ama konumuz bu değil

Asıl konumuz muhtemelen  şiddetle bağıran Jungkook'u duyan ve buraya gelen  Jimin'in saz arkadaşlarından başkası değildi

Havalı havalı yürüyorlar birde  size tükürsem yağmur sanıp şükredersiniz köpekler

Seokjin yavaş at gayet havalılar

Onların buraya geldiğini gören Hoseok,Namjoon ve hala neden burada olduğunu anlayamadığım Eun'un yanımıza doğru gelmeleri kısa bir zaman da olmuştu.

Jeon'un arkasından çıkıp bir adım öne geldim konu bendim ama nedense hep arka plandaydım az açılında bir havamı görsünler

Hani dizilerdeki klişeler olur ya düşmanınla karşı karşıya gelmeler evet bizdeki de tam o hesap

Jimin'i, Jungkook'un karşısından alıp arkasına çeken Yoongi

"Ne cüretle ona bağırırsın"

Jungkook'un konuşmasına fırsat vermeden kollarımı göğüsümde birleştirip havalı olduğunu düşündüğüm alaylı surat ifadesiyle Yoongi'ye doğru

"Peki o veya siz hangi cüretle karşımızdasınız o mide bulandırıcı suratınızı görmek son istediğim şey"

Yoongi'nin sinirle gözlerinin parlamasına basbaya şahit oldum birazdan mırlayacaktı herhalde

O iğrenç sesi duyduğumda bir yutkunma hissi geldi

Sakın yutkunma.

" Böyle mi intikam alacaksın?"

Giydiğim hafif topuklu sayesinde boy hizamız aynı olan Taehyung'a alaylı bir şekilde gülümserken

"İntikam almak aptalların işi tıpkı sizin ucuzca yaptığınız şey gibi"

Bir adım öne doğru giderken

"Ve emin ol ben bu kadar ucuz biri değilim zaten şuan sizinle konuşarak kalitem yeterince düşmüş durumda "

Bir adım geriye doğru giderken hafif sinir dolu olan gözlere bakarken sırıtıp

"Rica edersem siktirip gider misiniz?"

Gözlerime uzun bir süre bakan Taehyung en sonunda elini ensesine atıp sert bir şekilde ovalayıp gitti peşindeki mezdeke grubu ile

Tabi ben durur muyum

Hayır

"Yürü anca gidersin."

Bunu demeseydin keşke

~






Selammm pek bir şey beklemeyin çünkü gecenin birinde yazmış bulunmaktayım ve kontrol etmeden atıyorum

Umarım beğenirsiniz

Ve diğer bölüm bir geçmişe gidip gelmek istiyorum ne dersiniz?

Sizi seviyorum kendinize iyi bakın💜

UnrulyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin