Savaş - Levi Ackerman | +18

11. Bölüm

" Bana aşık olduğun kişinin neden Eren olduğunu söylemedin ?"

" Sanane."

" Peki." dedi ve hiç bir şey demeden arkasını dönüp çıktı...

O çıktıktan sonra duraksadım ve bu dediğime de pişman oldum. Ama dün erwin 'in odasında onun saçma sapan sözlerini duymasaydım kesinlikle bu şekilde tepki vermezdim...

Hızlıca duş alıp üzerimi giydim ve aşağıya indim kahvaltı için.

<>

* Levi 'ın Ağzından *

Tch...aptal velet. Dün Erwin ile olan konuşmamı dinlediğini biliyordum.

Veletin güzel kokusu o gelmeden önce gelmiş kapının olduğu kısma yayılmıştı.

Cidden bunu anlayamayacağımı mı sanıyordu ?

Bana aşık olmaması iyi oldu aslında. Eğer olsaydı adım kadar eminim birde Petra ile uğraşmak zorunda kaldırdı.

Her ne kadar petrayı başımdan atmak istesem de babası başıma bela olur bir de onunla uğraşamam diye düşünüyordum. Neyse ki petra ile aramda bi ilişki yok o zaman işler kim bilir ne hale gelirdi...

Veletin odasında tüm gece Eren vardı.

Ve sabah onun odasından çıktı.

Sanırım birilerinden sinirimi çıkarıp ceza verme zamanı geldi...

<>

* Lucy 'nin Ağzından *

Kahvaltı için geniş bir masaya oturmuştuk ve herkes nedense başlamak için kaptanı bekliyordu.

Bir yanımda eren diğer yanımda da Armin oturuyordu ama jean sırf eren sinirlensin diye armin 'i kaldırıp yanıma oturmuştu.

Kaptan geldiğinde oturdu ve bir şey demeden yemeğe başladı.

Herkes yemeğini yerken nedense hiç kimse konuşmuyordu sanırım yakın zamanda keşife çıkacağımız içindi bu.

Eren yemediğimi fark edip bir elini omzuma attı ve kulağıma yaklaşıp.

" Yemeğini bitir."

Sırf omzundaki ele dikkat çekmesin bir an önce indirsin diye başımla onayladım.

Başımı kaldırdığımda kaptan bize bakıyordu aynı şekilde mikasa ve masadaki bir çok diğer kişi de...

Biraz daha yedikten sonra bir şey demeden masadan kalktım ve odama gidip banyoya attım kendimi ağlayarak.

Benim eren 'e aşık olduğumu sanıyordu aptal adam. Bu kadar kör olmasan keşke levi...

Ağlamam giderek şiddetleniyordu ve bugünlerde nedense bir kere ağlamaya başlayınca sakinleşemiyor giderek batırıyordum şiddetleniyordu göz yaşlarım.

Kapım açıldığında elimi yüzümü yıkamak için lavobaya yöneldim kaptan banyonun kapısını da açmış kapının önünde kollarını birleştirmiş bana bakıyordu ciddi bir ifadeyle.

Elimi yüzümü yıkayıp kuruladıktan sonra yanından geçip gidecekken kolumu tuttu ve durdurdu.

" Ne oluyor velet?"

" Anlamadım ?"

" Bugünlerde sürekli ağlayıp sakinleşemiyorsun ne oluyor sorun ne diyorum ?"

" Y-yok bir şey."

" İlişkini gözden geçir. Her gün senin ağlamanla uğraşamam."

" İlişkim yok. Ayrıca uğraş diyen olmadı."

" İlişkin olmadığı için mi eren tüm gece senin odanda kaldı ?"

" Biliyor musun sana laf anlatmaya çalışanda kabahat. Ne halin varsa gör."

" BENİMLE SENLİ BENLİ KONUŞAMAZSIN DAHA KAÇ KERE DEMEM GEREK DEDİKLERİNE DİKKAT ET DİYE. BAK YA İNSAN GİBİ DIĞERLERİ GİBİ DAVRANIRSIN YA DA BİRLİĞİMDEN SİKTİR OLUP GİDERSİN."

Bir anda bu şekilde yükselmesine şaşırmış hatta bunu açık açık belli etmiştim. Bu kadar sinirleneceğini düşünmemiştim.

" Birliğinden siktir olup gideceğim günü sayıyorum kaptan." dedim buruk bir tebessümle.

Dediğim şey ile kaşları daha çok çatılmış ve sinirlenmişti.

Üzerime gelmeye başlayınca biraz korktum ve geri geri gitmeye başladım sırtım duvar ile çarpıştığında gidecek yerim kalmadığı için kendime sövmeye başladım içimden.

Levi ile aramızda neredeyse hiç mesafe yoktu. Bu kadar yakın olması benim açımdan hiç iyi değildi. Nefesi yüzüme çarpıyordu.

" Ne oldu lucy ? Sana yakın olmam seni cidden bu kadar rahatsız mı ediyor ha ?"

" U-uzaklaş. Çekil b-"

" Şşş ama bir soru sordum..."

" Tabii ki rahatsız ediyor her saniye dibimde bitityorsunuz."

" Hmm öyle demek ha..."

Yakınlığından dolayı kokusunu içime çekiyordum çünkü bu dünyanın en güzel kokusuydu.

" Cezalısın lucy..."

" N-ne cezası ?"

" Tam 6 gün. Keşife çıkana kadar... Benim odamdan çıkmayacaksın. Senin cezan ben olacağım. "

" N-ne ama b-"

" Ne o Erkek arkadaşın mı kıskanır ?"

" Erkek arkadaşım yok diye daha kaç kez demem ayrıca çekil nefes alamıyorum uzaklaşır mısınız." dedim ve elimle göğsünden uzaklaştırmaya çalıştım ama hiç bir fayda etmiyordu.

" Şuan ne kadar eğlendiğimi tahmin bile edemezsin."

" Yeter. Çekilir misiniz yüzbaşım..."

" Ne oldu sen bi saygılı oldun yüzbaşım falan diyip sizli bizli konuşmaya başladın. Bilseydim en başından b-"

Sözünü kesen dudaklarım oldu...

Onu öpmüyordum aynı şekilde o da beni öpmüyordu. Sadece susması için dudaklarımı bastırmıştım.

Yüzbaşıda bu hareketime şaşırmıştı gözlerinin tamamını görüyordum şuan.

Bir kaç saniye duraksadıktan sonra kendine gelip uzaklaştı benden.

Bana baktığında daha önce hiç görmediğim bir ifade görmüştüm suratında...

_______________________________________

bugün paylaştığım 3.bölüm aq

sizi seviyorum

öptümm <3

♡