Komutanım -texting ✔️

1.9

Kitabımda reklam yapmanızı istemiyorum. Başka kitaplardan vibe aldım gibi saçma sapan yorumlarda yapmayın. Dalgasına 1 haftada yazdığım bir kitap.

Başlıyoruz iyi okunmalar:)

~~~

Yattığım yatakta yan dönüp, ofladım. Gözlerim 'gel gel' yapan balon adamı görünce gülümsedim. Adam bana 'gel gel' yapan balon adam almıştı ya şaka gibi.  Gülümseyip kafamı iki yana salladım. Aklıma telefonum gelince yatağın içinde elimi gezdirdim. 'Nerede ulan bu?' 

Elime çarpan telefonu kavrayıp yüz hizama getirdim. Şifreyi girip açacakken salondan adımın seslenilmesiyle ofladım. Yeter be!

''Kiraz! Buraya gelir misin annecim?'' Gelemem desem rahat bırakacak mısın annecim? ''Geliyorum!'' Diye bağırıp yatağımda doğruldum. Yerde duran terliklerimi ayağıma geçirip, odamdan çıktım. Ellerim pijamamın cebinde ağır ağır salona gidiyordum. 

Teyzem, halam, annem şeytan üçlüsü yan yana oturmuşsa konu bana gelecekti belliydi.

''Yeni mi kalkıyorsun teyzecim?'' Gözlerim duvarda asılı saate kayarken saatin tam 10 olduğunu gördüm. Yuh! Bu saate bizde ne işiniz var ulan! ''Evet teyze.''

Annem göz devirip eliyle karşısında ki koltuğu gösterdi. Ayağımı sürte sürte koltuğa kurulduğumda halam;

''Okulun bitti şükür.'' Konunun yine aynı yere geleceğini anlayıp kafamı geri yatırdım. ''Halanı dinle Kiraz!'' Kafamı aşağı yukarı sallayıp ''Ee?'' dedim.

''Eesi işte bulamıyorsun. Bak yaşında geldi. Ben diyorum ki benim çalıştığım yerde bir delikanlı va-'' Hızla ayağa dikilip;

''İş bulamadığımı kim söyledi size?'' Üçünün de bakışları bana dönerken, annem;

''İş mi buldun?'' dedi. Evet Kirazcım iş mi buldun?  ''Evet iş buldum.'' Teyzemin kaşları şaşkınlıkla kalkarken;

''Neden daha önce söylemedin?'' dedi.  Dudaklarımı büküp;

''Daha arayıp konuşacağım teyzecim. Size hemen haber vermek istemedim. Babamla konuşmak istedim ilk. Hani anlarsın birinci dereceden tanıdık olan o ya.'' Yüzünü buruşturup, anneme döndü.

''Biz kalkalım Durucum sen bize haber verirsin.'' Annemde teyzemlerle birlikte ayağa kalkarken;

''Akşam geleceğim yanınıza konuşuruz sen o çocuğun fotoğrafını, telefon numarasını bırak yine de.'' dedi. Onları arkamda bırakarak mutfağa yöneldim. Babam mutfak masasında kahvaltı yapıyordu.

Adamı bile bıktırmışlardı yahu. ''Günaydın baba.'' Kafasını sallayarak ''Günaydın kızım.'' dedi.  Babamla bir şey konuşacakken annem söylenerek mutfağa girdi.

''Ne demek 'iş buldum' Kiraz? Neden bizim haberimiz yok?'' Babamın bakışları da bana dönerken;

''Tam belli değil baba. Bugün arayıp konuşacağım. Karabük'te bir lojmanda ki ana okulunda sözleşmeli olarak çalışacağım.'' Annemin ağzından şaşkınlık nidası çıkarken;

''Karabük?'' dedi sorgularcasına. Masadan bir salatalık alıp ağzıma attım. ''Hee Karabük.'' Alaylı cevap vermemle babam;

''Lojmanda mı çalışacaksın?'' Kafamı aşağı yukarı sallayıp;

''Baba orada çalışan bir arkadaşım var.  O söyledi. Bugün arayıp konuşacağım. Sözleşmeli olduğu ve tanıdık olduğu için bir sorun çıkmayacak. Hem kalacak yerimde var.'' dedim. Kalacak yer verirler miydi lan? İnşallah. Ulan sırf evlilik sohbetinden kaçmak için Karabük'e gidiyordum şaka gibi!

''Bana izin vereceğini söyleme Batı!'' Babam eski askerdi. Emekli olmuştu. ''Neden izin vermeyeyim? Kızımız isterse bize desteklemek düşer.'' Annem gözlerini büyüterek;

''Çıldıracağım ya!'' Diyerek mutfaktan çıktı. 

Hızlıca oturduğum yerden kalkarak babamın yanağını öptüm. ''Sen var ya adamsın. Kralsın sen ben hemen arayıp konuşacağım.'' dedim. Babamın cevabını beklemeden çıktım mutfaktan ve odama doğru adımladım.

Kapıyı arkamdan kilitleyip, telefonu elime aldım. Fatihin geçen gün attığı numarayı hiç düşünmeden tuşladım. Biraz düşünse miydin Kiraz? Telefonu kapatacağım zaman açılan telefonla durmak zorunda kaldım.

''Alo?'' Karşı taraftan gelen kalın ama genç olduğu belli olan sesle boğazımı temizledim.

''İyi günler. Ben Kiraz Etki, numaranızı Fatih beyden aldım.'' Fatihe bey dememle gülecek gibi olsam da durdum. Adamın daha soy ismini bilmiyordum. Yaptığım harekete bak ya!

''Fatih komutanım mı? Tabii ne için aramıştınız?'' Ne diyecektim ki? Heh öğretmenlik için.

''Lojmanda ana sınıf öğretmenine ihtiyaç varmış sanırım. Kısa bir süreliğine. Benden sizi aramamı istedi.'' Çok iyi gidiyorsun Kiraz henüz rezil bir hareket yapmadın aferin kızım!

''Anladım Kiraz hanım bu numaraya kişisel bilgilerinizi atabilir misiniz?'' Görmeyeceğini bile bile kafamı salladım. 

''Tabii.'' Cevabımın hemen ardından;

''Ne zaman başlayabilirsiniz?'' Gözlerim açıldı. Bunlar beni yemiyordu değil mi lan?  Kiraz kızım ilk elden boka gitme sorgula bir.

''Bu kadar çabuk mu?'' 

''Fatih komutanımın bilgisi varsa fazla beklemeye gerek yok diye düşünüyorum. Kalacağınız yer lojmanda sağlanacaktır. Fazla değil sadece altı ay.'' 

''Tamam bugün cumartesi zaten ben pazartesi günü yola çıkacağım. İyi günler.'' Karşı taraftan da iyi günler cevabını alınca telefonu kapattım.

Yanlış yazdığım bir rakam yüzünden artık işim vardı ve evlilik muhabbetinden kurtulmuştum. Şaka mıydı bu?

BÖLÜM SONU