Savaş - Levi Ackerman | +18

16. Bölüm

Yatağa girerken kapım çaldı. Al işte ben milletten uzak olmak için tek başıma üst kattaki en son odada kalıyorum ama burada da kurtulamıyorum.

" Ne var ?"

" Girebilir miyim ?" oha. Levi ilk defa kapımı çalıp girebilir miyim diyor...

Sanırım öleceğim.

" Gir."

Yataktan kalkıp kapıyı açtım. Ve ona baktım...onun güzel gözlerine.

" Uyandırdım mı ?"

" Hayır."

Bir şey demedi ve içeri girip koltuğa oturdu.

Hemen karşısına bir sandalye çektim ve bende oturdum.

" Dinliyorum yüzbaşım."

" Beni ne zaman affedeceksin ?"

" Size küs değilim yüzbaşım."

" O yüzden mi adımla hitap etmiyorsun."

" Aramıza bir mesafe koymamız gerektiğini fark ettim."

" Ben o mesafeyi fazlasıyla koymuştum zaten lucy."

Bir şey demedim ve gözlerimi odada gezdirdikten sonra tekrardan ona baktım.

" Çok aradın mı bu odayı ?"

" Anlamadım ?"

" Bu katta kimse kalmıyor ve en sondaki odaya geçmişsin korkmuyor musun bir şey olursa nasıl y-"

" Korkmuyorum yüzbaşım. Burayı uygun gördüm."

" Benden uzak kalmak için burayı seçtiğini biliyorum lucy..." dedi başını yere eğip.

" Sadece sizden değil. Herkesten uzak kalmak istiyorum. Yani kişisel algılamayın."

" Neden ?"

" Bir nedeni yok."

" Ezbere konuşma velet."

Bir şey demedim ve bileğimdeki tokayı elimle öylesine oynadım stresten. Ne için geldiğini bilmiyordum anlamıyorum bu tavırlarını.

Evet bana yaptığı şey çok kötü ve kırıcı. Ama bu kadar özür dilemesini beklemiyordum istemesem de onu böyle görünce biraz da olsa yumuşuyordum.

Levi derin bir nefes alıp bileğimdeki tokaya baktı ve ardından gözlerime baktı.

" Neden bu kadar zorluyorsun ?"

" Neyi ?"

" Beni."

" Anlamadım ?"

" Hayatımda ilk defa özür diliyorum ve bir kere de değil 3-5 kez özür diledim. Ama hâlâ bana gülümsemiyorsun."

Son kurduğu cümleyle kendi de kaşlarını çatmıştı ve hemen devam etti.

" Hâlâ soğuk davranıyorsun anlamında demek istedim yani..."

" Bana söylediğiniz şeyler affedilecek türden değildi yüzbaşım." dedim soğukluğumu koruyarak.

" Sikeyim yüzbaşını lan. Bana ismimle hitap et." dedi sert ve sinirli bir şekilde.

" Bence artık gitme vaktiniz geldi..." dedim ve oturduğum sandalyeden kalkıp geceliğimi düzelttim kapıya doğru yürürken.

Levi ayağa kalktı ve beni takip etti. Kapıyı açacağım sırada bileğimden tutup durdurdu ve geri çekti.