'one

20 5 61
                                    

tuana's pov

Şiddetli yağmura aldırmadan dolaştığım parkta üstümün ıslanmasını umursamadan oturduğum salıncakta hafifçe sallanıyordum. Sallanmak da denmezdi buna, hafifçe ileri geri gidiyordum işte.


Aynı zamanda aklıma istemsizce dolan düşüncelere dalıyor onlarla baş etmeye çalışıyordum.

İlk burada, ilk defa kanlı canlı, ilk defa gerçekten burada sarılmış ve artık gerçek birer 'dost' olmuştuk. İki farklı şehirden aynı bağı paylaşan iki telefonla kısıtlı kalmamıştık.

İki normal 'arkadaş' gibi el ele gezebilmiştik, lunaparka gidebilmiştik, sarılabilmiştik...

Güzel zamanlardı fakat şu son 2 aydır  aramızda tuhaf bir soğukluk vardı. Anlayamıyordum nedenini. O soğukluğu fark ettiğimden beridir, her gün aynı saatte buraya gelir, düşünürdüm. 'Neden?' diye.

Belli bir süredir ona karşı hislerimin olduğunu farkettim ve bu beni korkutuyordu. Hislerimi fark etmem biraz zamanımı almıştı ve sonunda onun bana daha farklı hissettirdiğine dair kanaat getirmiştim.

Omzuma dokunan elle irkildim ve aniden arkamı döndüm, korkmuştum çünkü gece 2 sularıydı saat fakat elin sahibinin Sevde olduğunu görmemle içime bir su serpilmişti.

"Bu saatte niye buradasın?" diye sordu Sevde.

"Düşünüyorum... Sen nasıl buldun beni?" dalgınca konuştuğumda Sevde histerik bir gülüş attı.

"Anlatmıştın burayı, ben de yatağında göremeyince buraya geldim. Bir nevi tahmin ettim de diyebiliriz." hızlı konuşmasının ardından hafifçe gülümsedim. Sevde konuşmaya devam etti.

"Kendini yiyip bitiriyorsun Tuana, evdeki herkes farkında. 2 ayda resmen çöktün. Artık kendine çeki düzen vermelisin, hepimiz üzülüyoruz."

Bu sefer ağlamamak için güldüm. "Ama o üzülmüyor, o farkında değil." istemsizce ağlamaya başladığımda Sevde beni göğsüne çekip sarıldı.

"İnan o da farkında ve o da üzülüyor, kendini toplamaya çalışmalısın artık..."

Ağlamama hıçkırıklar da eklenince Sevde sustu ve yıldızlar benim hıçkırıklarımı dinledi o gece...

...

Yüzüme dökülen su ve üstüme kısa aralıklarla aniden çöken ikişer ağırlık beni bi anda uykumdan uyandırmıştı. Gözlerimi açtığımda elindeki boş su bardağı ile başımda kahkaha atan ilkemi, muhtemelen üstüme ilk atlayan kişi olan sinirle poposunu ovuşturan didemi, ve yatağın darlığından olsa gerek benim üstüme atlamak yerine didemin üstüne atlayıp hem bana hem de dideme ağırlığını veren şevvali gördüm.

İlkem kahkahalarını yavaşça kesmişken 'günaydın' diyerek tekrar bi kahkaha patlatmıştı, onun bu haline istemsizce gülerken gözlerimi didemin kızgın suratına çevirdim.

"Tuana'nın üstüne atlayacaktık biz, niye benim üstüme atlıyorsun be!"

Şevval emekleyerek yanıma gelip bana sarıldığında konuştu.

"Kıyamadım Tuana'ma, ne yapayım?"

Kafasını omzuma sürterek konuştuğunda Didem hızla kalkarak yapmacık bir sinirle Şevval'e baktı ve konuştu "Hain kadın" ve saçlarını savurarak kapıdan çıktı.

Onun bu haline üçümüz de gülerken içeriye Sevde girdi. "Allah neşenizi arttırsın gençler, bölmek istemezdim ama kahvaltı hazır." Şevval hızla yanımdan kalktığında bir koluna İlkem'i diğer koluna Sevde'yi takarak odadan çıktı.

Hepimiz fazlaca çalışarak Boğaziçi Üniversitesi'ni kazanmıştık, farklı farklı bölümlerde olsak da altımız da 3 odalı bir ev tutarak oraya yerleşmiştik. Ev bazen bize büyük ve bazen de küçük geliyordu.

Test kitaplarını odalara sığdıramamıştık çünkü zaten bir odada iki kişi kalıyordu. Bu yüzden balkona büyük bir kitaplık koymuştuk, kitaplar orada duruyordu.

İlkem, Şevval ve ben hukuk, Didem güzel sanatlar, Esma psikoloji, Sevde ise İngilizce İşletme okuyordu. Bu yüzden ders saatlerimiz uymuyordu çoğunlukla.  Pazartesi günleri hariç. Pazartesi günü hepimizin sürpriz bir dersi çıkmadıkça tüm dersleri öğleden sonraydı ve bu yüzden birbirimize vakit ayırmak için Pazartesi günleri beraber kahvaltı yapıyorduk.

Bunun yanında Cumartesi günlerini de sadece birbirimize ayırıyorduk. Cumartesi birlikte geziyoruz, dolaşıyoruz, yemek yiyoruz. Pazar ise ben dışında herkes ya ailesiyle görüşmeye gidiyor ya da sevgilileriyle. 2 ay önceye kadar Pazarları Esma ile beraber evde kalır birbirimize vakit ayırırdık, şuan ise ben evde yanlız duruyorum...

Banyodaki işlerimi halledip banyodan çıktım ve dolaptan kıyafetlerimi alıp giyindim. Mutfağa geçtiğimde herkesin bakışları bana dönmüştü, o hariç... Kısaca herkese gülümseyip onun karşısına oturdum ve sessizce yemeğimi yemeye başladım.

İçimden ise defalarca kez tek bir şeyi tekrarlıyordum.

Artık eskisi gibi yakın olalım Esma...

esmayi pic yaptim wsoğxjwşsjd

saka esmaninda kendince sebepleri var simdi spoi vermek gibi olmasin ama wklshxoqhslwh

neyse icime sindi ama tua askim cok agladi :((((

whatever, kitabi tuana kardesjme hediye etmek istiyeoym, esmaya da hediye ederim onun yaninda. karisik iste, onunla beraber yanlayablara da hediye edilir, iste anladiniz siz.

kitabin kapagi cok atesli yok mu esana smutu yazmam peki, yoo yok.

neyse hepinizi cok seviyom
Jenavili
ilkemgaliba
vzjenlisa
itstaekooktr
@esma
esmanin nickini unuttum iscm

<33333

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 12, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

verbatimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin