Naber?
+++
~T~
Sinirliydim. İçten içe kendime kızıyordum. Daha hızlı davranmadığım için. Keşke deyip duruyordum, keşke peşinden gitmek için daha hızlı davransaydım. Ama maalesef sorunlar keşke ile çözülmüyordu. Tek çözüm pes etmemekti ve ben asla pes etmeyecektim.
Lalisa'yı saatlerdir arıyorduk. Neredeyse akşam oluyordu ama hiçbir gelişme katedememiştik. Şaşırtıcı bir şekilde babam normalden daha fazla telaşlıydı. Çok korkuyordu. Lalisa ile nereden tanıştıklarını deli gibi merak ediyordum ama sormanın sırası değildi, görünüşe göre fazla yakınlardı. Lalisa da babama babamın ona verdiği kadar değer veriyor mudur acaba?" diye düşünmeden edemedim.
"Bu hiç mantıklı değil!"
"Jennie haklı. Birinin Lalisa'ya zarar vermesi mümkün değil, o karşısına çıkan herkesi parçalar."
Jisoo kafası karışmış bir şekilde bilgisayar başındaki babamla konuşuyordu. Jimin, Jungkook ve Seokjin Lalisa'yı polislerle beraber dışarıda ararlarken ben, babam, Chaeyoung, Jisoo ve Jennie içeride arıyorduk.
"Yok, mümkün değil. Gerçekten hiçbir kayıt yok, onu kaçıran ya da kaçıranlar nasıl başardılarsa kayıtları silmişler."
Babam sinirle yumruğunu masaya vurup burnundan soludu. "Tanrım..."
Kızlar ağlar bir tonda konuşup birbirlerine sarıldıklarında güçlü bir bağırış duyuldu, irkilerek oraya döndüm.
"Bu ses de neydi?" diye korkuyla sordu Jennie.
"Siz durun burada, ben bakayım."
Ellerimi koyup, üzerine eğildiğim ve bilgisayarın ekranına baktığım masadan uzaklaşarak kamera odasından çıktım.
~N~
Karşımda deli gibi titreyen Yoongi'ye bakarken içim gidiyordu, kardeşim gibi olan çocuk şu an kardeşine bir zarar geldiğinin korkusu ile bağırarak ağlıyordu.
"Onu tuvalete götürmek iyi bir fikir miydi?"
İçimi çekerek "Aslında değil, umarım kimse onun ağlamasını duymamıştır." dedim.
"Ben kapıda duracağım, kimse gelmesin." dedikten sonra hızlı adımlarla tuvaletten çıktı Hoseok. Yoongi ile yalnız kalmıştım ve artık onu sakinleştirme görevi sadece bendeydi.
"Yoongi... Yoongi bana bak."
Klozete oturmuş ve bir kedi yavrusu gibi oraya sinmişti. Lalisa'nın ilk ortadan kaybolduğunu fark ettiğimizde şu ankinden çok daha kötü bir durumdaydı, onu sakinleştirmiştik fakat diğerleri ile onu aramaya başladığımızda kendini tutamayıp sürekli ağlıyordu. Bu yüzden onu tuttuğumuz gibi geri buraya getirmiştik, daha önce hiç kardeşine bu kadar bağlı olan bir insan görmemiştim. Resmen kriz geçiriyordu, bazen psikolojik bir desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyordum. Bu üzüntüsüne bir son vermeliydi.
"Mmh?"
Yavaşça kafasını kaldırdı, büzdüğü dudakları titriyordu. Göz yaşları hiç durmadan akarken iki elimle omuzlarından tuttum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐋𝐢𝐭𝐭𝐥𝐞 𝐅𝐮𝐧𝐤𝐲 | 𝐓𝐚𝐞𝐋𝐢𝐜𝐞
Fanfiction"Bana doğruyu yanlışı öğretecek kimse yoktu! Kimse bana 'Yapma, bu suçtur!" demedi, ben yaptım 'Bu yaptığın suçtur!" dediler! Üzgünüm, artık masum değilim." *** 𝐋𝐚𝐥𝐢𝐬𝐚 𝐌𝐚𝐧𝐨𝐛𝐚𝐧 ✘ 𝐊𝐢𝐦 𝐓𝐚𝐞𝐡𝐲𝐮𝐧𝐠 •Düz Yazı• | ᴡʀɪᴛᴛᴇɴ ʙʏ ©ʏᴀᴢᴀʀᴄɪᴋ...