Hayalet Sokak

İstediğin yüzük olsun

Kimin sizi tamamlayacağını değil de, bu eksikliği katlanılır kılacağını bulmalısınız belki de..

"Çünkü" burada Batuhan abi Ferideye daha da yaklaşmıştı ve tam hayal ettiği şeyi yapacağı sırada elim ile Mehdi'nin gözlerini kapattım. Heyecan ve mutluluktan titrerken arada öpüşmeleri bitti mi diye onlara bakıyordum. Mehdi sinsi sinsi gülerken "bitti mi sevgilim, " dedi kafamı son kez onlara çevirip bittiğini görünce kafamı evet anlamında salladım fakat ellerim hala Mehdi'nin gözlerinde olduğu için ellerimi omzuna indirip tekrar aynı şekilde salladım. Daha sonra pür dikkat onlara bakıp Batuhan abinin  ne diyeceğini merakla bekledik.

"Çünkü, benimsin, benim olmalısın, anla işte kızım yanığım ben sana " istemsizce göğsüne inen ellerim ile Mehdi ile bir birimize hem şaşkınlık hemde tutku dolu gözlerle baktık. Benim bakışlarımın çoğu ben biliyordum ben söylemiştim bakışıydı.
**
İkimizde Ferideden gelecek cevabı duymak için tekrar kapıya yöneldik nefeslerimiz tutmuş heyecanlı bir dizi izler gibi onları izliyorduk. Feride tamda bu itirafı bekliyormuşcasına sarılacağı anda duraksayıp anlamadığım bir şekilde Batuhan abiye tokat attı daha sonra "bu bana bu itirafı duyana kadar çektirdiklerin içindi" Batuhan abi dudağını yalayıp "ee diğeri " Feride gülümseyip "buda cevabım için " tam elini kaldırıp vuracak sanarken "şaka şaka " deyip Batuhan abiyi öptü. Bu defa Mehdi'nin gözlerini kapatamadım çünkü buna izin vermeyip hızla beni kendine çekti. " Ambiansı bozmayalım bizim onlardan ne eksiğimiz var "deyip sıcak dudaklarını dudaklarım ile buluşturdu.

Mehdi benden ayrıldığında gözlerindeki ışığı tutulu kaldım, bu öyle sıradan bir bakış değildi. Bu uzun süredir görmediğim bakışları, hem tutkulu hem sevkatli hemde güvenilir bir bakıştı gözleri, ve ben bu bakışlar olmadan artık yasayamazdım sanırım.

Feridelere belli etmeden odadan çıkıp bahçeye geçtik. Bizi gören herkes ilk önce kıyafetime sonrada bize umut dolu güzel bakışlarını sergiledi. Sevda abla yanıma gelip ellerimden tuttu, "çok güzelsin, sen çuvalın içinde de olsan bu güzelliğin her daim önde olacak güzel kızım" dedi ve sarıldı, ardından Eda "bu kadar beklemiyordum, çok yakışmış canım arkadaşım " dedi hepsine teker teker teşekkür ettim ta ki arkamdan gelen sesi duyana kadar.

"Dön bakalım" eteklerimden tutup küçük çocuklar gibi kendi etrafımda dönüp gülümsedim daha sonra Mehdiye sarılıp ona teşekkür eder bakışlarımı tekrar ve tekrar sundum,

"Kızım çok yakışmış valla galiba sen mini elbise de giysen çuvalda giysen kendi güzelliğin ile ortamı aydınlatırsın" dedi söylediği cümleler ile yanaklarımın hatta parmak uçlarımın bile kızardığını hissediyordum. Üstelik alt üstü bir elbise giymiştim, ne miniden mini neden uzundan uzun diz üstü çiçekli kalın askılı bir elbiseydi. Üstelik bu tarz kıyafetleri dışarıda sahilde her yerde görüyorduk. Benim üzerimde olması neden bu kadar abartılmıştı anlamamıştım.

"Gençler yetmez mi? valla cinsiyet ayrımı yapmam kıskanırım ben sevgilimi lütfen güzel düşüncelerinizi içinizde saklayın" dedi kafama öpücük kondururken. Ortama en son olarak 32 diş Batuhan abi gelince herkes kapıya yönelmiş çıkmak için yürümeye başlamıştık. Feride ve Batuhan abi arada birbirine kaçamak bakışlar atıyor aralarında ne olduğunu bildiğim için de zevkle onları izliyordum.

Eda bakışlarımı farketmiş olacak ki kolumdan tutup kulağıma yaklaştı.

"İçeride ne oldu Zehra ne bu gömü bulmuş sevinci"

"Gömü bulsak bu kadar sevinmezdim galiba Eda" Edanın merakı artmıştı.

"Hadi ya, ne oldu ki çatlatma "

"Bunu benim söylemem doğru olmaz ama yakında öğrenirsin" dedim gülerek Eda bu durumdan memnun kalmamış homurdanarak Sevda ablanın yanına gitmişti. Herkes bineceği arabaya yaklaşmış son mekan konuşmaları yapıyorlardı. Alt üstü bir yemek yiyecektik aralarında konuştukları şeylere anlam veremesemde artık gitmek için sabırsızlanıyorum.