Doruk sabah kalkıp hazırlanır. Siyah bir sweatshirt ve bir pantolon giyip kahvaltı yapmadan çıkar yola. Motoruna binip kafasına göre bir yerlere gitmeye başlar.
O sırada hastane de ekip kahvaltı yapıyordu. Hepsi asistan odasına dolmuş, bazıları yemek yiyordu, bazıları öğleden sonra girecekleri ameliyat ile ilgili makale okuyordu.
Makale okuyan sadece bir kişi vardı zaten. Ali. Klasik Ali işte; önünde yemek var ama yemiyor, oysaki sabah yemek yememiş ve yemek saati daha geçmemişti.
Neyse, biz Doruğa gelelim. Doruk düşüne düşüne yola bakıyordu ve fark etmeden hastaneye sonunda varmıştı. Motorundan inip hastaneye doğru yok aldı. Dün oynadıkları oyun aklına takılmıştı.
Doruğun bakış açısı :
Içeri girip doktor üniformamı ve önlüğümü giyip asistan odasına girince bensiz yemek yendiğini gördüm. Çok da tın. Bugün de yemesem ne olur ki ?
Ilahi bakış açısı (böyle mi yazılıyor bilmiyorum) :
Tanju hoca : Rafet Davar. 52 yaşında erkek. Adam'ı koyun kovalamış ve kuyuya düşmüş. Hipotermi oluşmuş olma olasılığı var.
Flashback
Rafet bey sabah evinden çıkıp koyunlarına bakmış. Birden adam Oğuz Sasi usulü hapşırmış :
Koyunlar onun sesini kendinkilerine benzettikleri için aralarından biri onun peşinden koşamaya başlamış ve Rafet bey kuyunun içine düşmüş artık nasıl onu görmediyse.
Bizim Rafet Davar tam Hakk'ın rahmetine kavuşacakken koyunlarından biri yan evdeki komşuyu çağırmak amaçlı melemeye başlamış. Adam en sonunda onu takip edip Rafet beyi bulmuş ve onu ordan çıkarmayı düşünmeden ambulansı aramış.
Flashback sonu
Adam şoka girmiş ve bir süre konuşmamıştır. O kuyuya düştüğü an aklına her geldiğinde bir daha korku önü ele geçiriyordu.
Doruk: konuşmayı düşünüyormusunuz?
Tanju : Doruk !
Doruk : Tamam hocam... sustum
Tanju : iyi. Neyse, adamı rahat bırakın kendini toparlayasıya kadar ondan sonra bir daha geliriz.
Demir: Tamam hocam
Doruk şu an geçen bölümde dediğimin planı hazırlıyordur. Demir iyice sinirini bozmuştur. Hayır yani iki dakika yerinde dursa ne olacaktı ki ? Sırf bir oyun yüzünden, daha doğrusu Demir'in sorduğu bir soru yüzünden herkes onun sevdiğine bir çıkma teklifi yapmasını bekliyordu, hemde kim olduğunu bilmedikleri hâlde. Açelya bile o videoyu bekliyordu ama o kadar da hevesli değildi.
Neyse, konumuz Demir'e yapılan pislik. Doruk Demir ve hocalar dışında bütün ekibe bir Whatsapp grubu açmıştır ve arkadaşlarına her şeyi anlatmıştır :
~Demir'i sevmiyorsan alkışla 👏👏~
Cefam : Doruk bu grupta neden Demir yok
Doruk : bilerek yaptım
Cefam : sebep ?
Doruk : ona bir plan yapacağım da ondan
Naziko : söyle bakalım
Doruk : şimdi....
Planın devamını söylemeyeceğim, yoksa tadı kaçar.
~~~~
Demir'in olacaklardan haberi yoktu ve evine doğru gidiyordu. Yatağına uzandığı gibi uyuya kaldı. Yazık. Neyse, gece rüyasında çok acayip şeyler görmüştür, tek boynuzlu atlardan Doruğun Açelya ile birlikte olduğuna kadar. Salak salak sırıtıyordu.
(Gereksiz detay vermemin sebebini anlamaya çalışmayın kfkdkdjddjdj)
~~~~
Demir sabah uyandığında kendini çok garip hissediyordu. Üstüne bir ağırlık çökmüştü. Kalkamayacak haldeydi, çok halsizdi, sanki çok uzun süredir uyumuş gibi. Etrafta bir göz gezinirdi ve odasında olmadığını fark etti. Ne olmuştu ona ? Tam kalkmaya çalışacaktı ki kapı çaldı. Konuşmakta zorlansa bile cevap vermeliydi, belki girecek olan kişi ona yardım edebilirdi.
Demir: g-girin
? : oooo, uyandınız mı Demir bey ?
Demir: siz de kimsiniz ?
? : ben....
Bölüm sonu
480 kelime
Sizce Demir'e ne oldu ? Doruk ile bir alakası var mı ?
Günün sorusu :
Babası, çocuğunun her doğum gününde evdeki kumbaraya 1 TL atar. Çocuk 12 yaşında geldiğinde kumbaranın içinden 3 lira çıkar. Bu nasıl olur ?
Bunu internetten gördüm ve şahsen hemen buldum cevabı kdkskxjdjajs
