CHILDHOOD DREAM | TAENNIE +18

🔞1.4🔞

Yetişkin içerik! Rahatsız olacaklar bu bölümü geçerse sevinirim.

Sıra bendeydi.

Başımı boynunun hizasına getirerek boynunu izledim. Belirginleşen damarları, hafif terlemesi her şey mükemmel gözükmesini sağlıyordu.

Dilimin ucunu Taehyung'un boynuna sürtmeye başlayarak diğer bir elimi ensesine sardım.

Gözlerini kapatmış, başını arkaya atmıştı. Bu hoşuna gittiğine dair bir işaretti.

Hafifçe sırıttım Taehyung'a, beni duyacak olmalı ki dudağını yalayarak güldü peşimden.

Artık boynunda dilim yerine dişlerim vardı. Bir yandan boynunu emiyor bir yandan ısırıyordum.

Taehyung bu sefer kalçamı daha sert sıkıyordu. Hatta sıkmayı bırakmış adeta yoğuruyordu.

Odada yankılanan müzik sesi irkilmeme neden olmuştu.

Başımı geri çektiğimde Taehyung bunun gerçek olmaması için yalvarır gibiydi.

Hadi ama.. Tam ortasında telefon çalamazdı.

"Taehyung.. Özür dilerim buna bakmam lazım."

Gözlerimiz buluşurken bir bebek gibi mızmızlanıyordu Taehyung.

"Jennie.. Lütfen ya? Arasınlar bir şey olmaz anımız bölünmesin."

"Olmaz, annemler aradıysa? Ya bir şey olduysa?"

"Hay sikeceğim ya."

"Telefonu kapatayım bakarız."

Hafifçe mırıldanmıştım, Taehyung duyar duymaz öksürmeye başlarken dayanamayarak kahkaha atmıştım.

Beni yere indirmesiyle çantalara doğru yürüdüm.

"Bak, bakarız dedin yanlış anlamadım değil mi?"

Duymaması gerekiyordu..

Çantamın fermuarını açarak içinde telefonumu aramaya başladım.

Taehyung'un sorusunu cevapsız bırakmıştım.

"Cevap versene sevgilim?"

"Sevgilim.."

Bana ilk defa Jennie ve güzelim dışında bir şey söylemişti.

Başımı döndürdüğüm an gururla bana bakıyordu.

"Evet sevgilim değil misin sen? Sevgilimsin, ismi lazım değil baş harfi Kai olanlar bokumu yesin."

"Ya Taehyung! Küfür etme döveceğim seni. Gel şuraya telefonumu bulamıyorum."

Taehyung hızlıca yanıma gelip telefonumu aramaya başlamıştı.

Bu kadar hırslı olma sebebini biliyordum ben..

"Aptal.."

"Ne var kızım? İşimiz var bizim? Bakarız dedin yani. Biraz aceleden ne olacak o zaman acele etmemek için şimdi edelim."

"Bakıyorum da olacağından çok eminsin?"

"Sen de "hiç düşünmeden evet diyeceğim şeylerden." Demedin mi sevgilim?"

"Sevgilim deme içim eriyor.. Ha birde."

"Bir de ne? Kabul ettin değil mi?"

"Yoo, telefonumu buldum."

"Ya Jennie!"

Gülmekten artık çenem ağrımıştı.

Telefonumu çantanın en dibinden çekerek şifresini açtım.