Doktor Bey Gay +18

19

Hastane odasında esmerin gelmesini beklerken sargılı olmayan elimle kucağımdaki muzafferin başını okşuyordum. Arada kıpırdanıp tekrar uyuyordu. Televizyonu kapatmıştım ki daha rahat uyusun.

Odanın kapısı pat diye açılınca sinirli bakışlarla gelen esmere baktım.

Muzafferi uyandırmıştı !!!

" Ya muzafferi uyandırdın mutlu musun??!"

Bana hiç aldırmadan çatık kaşlarla odanın içini incelemeye devam etti. Aradığını bulamayınca bu sefer sinirli bir şekilde bana döndü.

" Nerede o muzaffer denen orospu çocuğ- AAĞH !!"

Küfürünü yarıda kesip yatağın üstünde ki yastığı ona doğru fırlattım.

"ÇOCUĞUMUN YANINDA NİYE KÜFÜR EDİYORSUN ŞEREFSİZ !"

ellerimle muzafferin kulaklarını kapatmıştım duymasın diye. Sürekli küfür edip duruyordu birde doktor olacaktı! 

" NE ÇOCUĞU LAN ?"

Hala anlamamasına göz devirerek kucağımdaki ördeği kaldırarak gösterdim.

" Bak, Muzaffer !"

Basbayağı şaşırmıştı, Niye bu kadar şaşırmıştı ki?

"Muzaffer bak bu senin annen, Annene merhaba de bakayim !"

Bu sefer ben kafama yastık yemiştim. Hep kafama oynuyorlardı zaten !!

" Ne saçmalıyorsun sen !"

" Saçmalamıyorum, bu bizim oğlumuz Muzaffer !"

Sinirden Boynundaki damar belirginleşmişti. Sakince yandaki koltuğa oturup bana döndü.

"Muzaffer dediğin bu muydu?"

Eliyle kucağımda uyuklayan hayvanı gösteriyordu. Kafamı evet dercesine salladım.

" Ya sabır !! Ben boşuna mı bu kadar sinirlendim şimdi ?! "

"Sen neden sinirlendin ki zaten?"

Cidden neden bu kadar sinirlendiğini anlamamıştım. Ben sorunca o da birkaç saniye duraksadı. Galiba o da neden böyle sinirlendiğini bilmiyordu..

Zaten herkes bugün bir sinirliydi. Soner de aynı şekilde Alpaya sinirlenmişti ?

Aklıma gelen şeyle gözlerim kocaman açıldı...

"LAN SEN BENİ Mİ KISKANDIN "

Onun da gözleri kocaman açılmış bana bakıyordu.

"İnanamıyorum resmen beni BİR ÖRDEKTEN KISKANDIN !!"

Aniden ayağa kalkıp çatık kaşlarla bana bakmaya başladı

" Saçmalama ! Sen kimsin de seni kıskanayım !!?"

Hala itiraz ediyordu aptal ! Baya baya kıskanmıştı amk !!

" Sen gerçekten beni kıskanıyorsun İNANMIYORUM "

Kendimi çığlık atmamak için zor tutuyordum. Beni kıskanmıştı lan !! Beni yani, ben olan beni !

" Saçma sapan konuşma yok öyle birşey!! Gidiyorum Ben !!"

Tam kapıya doğru gidiyorken ayağa kalkıp koşarak önünü kestim şimdi giderse bir daha konuşmazdı.

" TAMAM!, tamam beni muzafferden kıskandığını şimdilik görmezden geleceğim !!"

"Ya Sabır!! Önümden çekil çocuk! Senden daha önemli işlerim var!"

Ellerimi kapının iki yanına dayayarak geçmesini engelledim, sinirli olduğu yumruk yaptığı ellerinden anlaşılıyordu.

Tatlı olduğunu düşündüğüm bakışlarla gözlerinin içine baktım.

" Ya tamam Hadi gel iki dakika oturup konuşalım? "

Gözlerini hafif kısarak birkaç adım geriye çekildi.

" Seninle ne konuşacağım tam olarak !?" 

Açıkçası ne konuşacağımızı ben de bilmiyordum. Ama birden onunla konuşasım gelmişti.

Saatlerce oturup saçma sapan şeylerden bile konuşabilecek gibi hissediyordum.

"Mesela tavukların neden kanatları olduğunu konuşabiliriz?"

Bir an duraksadı. Bir şeyleri ölçüyor gibi duruyordu.

" inan bana ne dediğin hakkında hiçbir fikrim yok "

Yavru köpek bakışları atmaya devam ederek birkaç adım yaklaştım.

" Ya bak doğru düzgün şeyler konuşmasak da olur, sadece oturup konuşalım başka birşey istemiyorum !"

Bir an şaşırarak yüzüme baktı. Bende kendime şaşırmıştım. Şu ana kadar ki flört veya sevgililerimin hiç birinde böyle yoğun duygular yaşamamıştım daha önce.

" Sadece oturup konuşucaz mı? Ne konuşmak istiyorsun ki ?"

Birkaç adım ileriye gidip onu kollarından çekiştirerek koltuklardan birine oturttum.

" Ya gel işte ne olursa konuşalım öyle belli bir konu olmasına gerek yok !"

Bende hemen yatağın üstüne oturmuştum. Tekrardan uyumaya başlayan Muzafferi kucağıma alıp Esmerime baktım.

Hala küçücük hayvana kinle bakıyordu.

"Eee nasıl gidiyor ?"

Bakışlarını muzafferden çekip yüzüme anlamaz bir şekilde bakmaya başladı.

" Ne, nasıl gidiyor ?"

Yanaklarımı şişirip offladım.

"Sen böyle devam edersen biz konuşamayız ama ?"

Yüzüme biraz gergin ve sinirli bakıyordu.

" Eren, şu an cidden ne yaptığımızı sorguluyorum ? Ben neden burada oturmuş seninle konuşmaya çalışıyorum, benim daha yapacak önemli işlerim va-"

" Ya boşver hepsini ne güzel oturmuş konuşuyoruz ne olur bikere de oluruna bıraksan ?"

Hala kaşları çatılmış gergin bir ifadeyle bakıyordu. Ama şimdi biraz daha rahatlamış gibiydi.

" Ne konuşmamı istiyorsun ?"

İçten bir şekilde gülümseyip " İçinden ne geliyorsa onu konuş" dedim.

Bakışları birkaç saniye gülüşümde takılı kaldığında daha büyük bir şekilde gülümsedim. 

"İyi konuşalım bakalım" diye mırıldandığında sırıttım. Gün  daha yeni başlıyordu..