Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
Mayıs ayının ortasında sıradan bir pazar günüydü, etraf oldukça sessizdi çünkü daha kimse uyanmamıştı. Güneş henüz yeni doğuyordu. Bu esnada Jungkook kafasındaki düşüncelerle boğuşmaya devam ediyordu.
Hücresine yeni gelen esmer onun deli gibi kaçtığı bütün doğrularını alt üst ediyor, arzularını kamçılıyordu. Oysa ki esmer olan ordakilerin arasında bir hayaletmiş gibi yaşamını sürdürüyordu. Kimsenin onu gördüğü ve umursadığı yoktu Jungkook hariç.
Jungkook onu çok fazla incelemişti. Öyle ki nerdeyse bedenindeki benlerin çoğunun nerde olduğunu bile ezbere biliyordu. Kıvrımlı ve kaslı bir bedeni vardı. Buna uyumlu ve mükemmel olan bir de ten rengi.
Soğuk bakışları insanın içini ürpertiyordu fakat gözlerindeki bomboş bakışı görmek için gözlerine çok fazla yakından bakmanız gerekiyordu. O göründüğünden çok farklı ve sıradandı. Jungkook onun bu ironik kişiliğinin ne kadar çekici olduğunu düşündü.
Umursamaz tavırları onun gözüne hiç olmadığı kadar çekici ve davetkar geliyordu. Üç aya yakın bir süredir bu düşüncelerle kafası dolup taşıyordu. Üstelik bu da yetmezmiş gibi gördüğü ıslak rüyalar onu iyice zor durumda bırakıyordu.
Bu rüyaları görmesinin temel nedeni onu banyoda yanlışlıkla çıplak görmeseydi. Jungkook için dövmeler ve yara izleri akıl almayacak kadar güzel ve çekiciydi. Onun sırtındaki yaralar da işte bu şekilde bu rüyalara vesile olmuştu.
( Taehyung'un sırtı temsili)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jungkook her ne kadar kendine itiraf edemese de onun ilgisini çekmek için elinden gelen her şeyi yapmıştı fakat hiçbiri fayda etmemişti, bu yüzden de artık sessizce etrafında dönmek yerine onun ilgisini gerçekten çekecek bir şeyler bulmaya karar vermişti.
Fakat aklına gelen neredeyse hiçbir şey yoktu çünkü her şeyi denemişti. Onu dün gece uyutmayan ve hala düşündüren şey işte buydu. Yatığı yerden diğer tarafa döndü ve esmer olan sırtını incelemeye başladı.
