bu dünyaya, ruh eşlerinizin ait olduğu burcun elementini vücudunuzda işlenmiş bir şekilde gelirsiniz. ruh eşleri birbiri ile karşı karşıya geldiği an, eğer her ikisi de karşıdaki insana karşı güçlü bir duygu hissediyorsa -aşk olsun, nefret olsun- do...
jisung; seungmin'den anahtarı aldıktan sonra asırlardır kullanılmayan eşyaların tutulduğu eski odaya yönelmiş, pek acelesi olmadığından rahatça yürürken kapının ardında felix kim gelecekse çabucak gelsin diye bazen kendisinin var olduğunu unuttuğunu düşündüğü tanrıya yalvarıyordu.
nihayetinde jisung kapıyı anahtar deliğine sokup koridora doğru açılacak şekilde çektiğinde alnı ter damlalarıyla dolu, göğsü hafif bir ritimle inip kalkan felix kapıyla beraber ileri düştü. yalpalayan felix'i koltuk altından tuttu jisung "sen iyi misin?"
ondan uzaklaşıp tek başına ayakta durdu, tek eliyle saçlarını geri iterken "evet." gibisinden bir şeyler mırıldandı. klostrofobisinin onu bu kadar zorlayacaksın düşünmemişti. "sağ ol, geldiğin için."
"önemli değil." yanında getirdiği çantasından bir şişe su çıkardı, daha kapağını bile açmamış. "ne oldu?" az çok tahmin etse de onay istiyordu belli ki. birkaç yudum su içtikten sonra felix konuşmaya başladı. "kapalı alanlarda kalamıyorum ve burasının bu kadar küçük olduğunu fark etmemiştim."
"neyse ki telefonun yanındaymış."
"evet, şükürler olsun."
sessizlik, sebebi biraz jisung'un ne yapacağını bilememesi biraz da felix'in hâlâ titriyor oluşu.
"eve gitmek istiyorum."
"kendin gidebilecek misin? seninle gelebilirim, eğer istersen."
"hayır, gerek yok. iyiyim ben." iyi olduğunu hem kendine hem jisung'a kanıtlamak için birkaç adım attı, eğer iki adım attıktan sonra duvara tutunmak zorunda olmasaydı başarabilirdi belki de. "tansiyonum düştü galiba."
jisung, felix'in koluna girip merdivenlere yöneldi. "önce sana tuzlu bir şeyler alalım, sonra eşyalarını toplar çıkarız."
🐸🐸🐸
beynim: pek iyiye gitmiyoruz birileriyle konuşmaya ne dersin ben: tanıdığım herkesi ghostlayıp ruhsuz biri gibi mi davranayım beynim: hayır onu demiyorum ama bak şey de yapabiliriz kâğıt kalem alıp kafamızı boşaltabiliriz ben: ha şey diyosun shoto'yu çok seviyorum diye bnha rewatch yapayım cinlerim (kalbim yazmayı reddediyorum kalp sadece kan pompalıyor): geri zekalı amcık öyle bir şey olabilir mi sence
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
![bizim köyde bir çocuk vardı [skz]](https://img.wattpad.com/cover/262081125-64-k426818.jpg)