20

317 22 108
                                    

400 okunma olmuşuz, bunu uzun bir bölümle kutlayalım dedik. 💖
Üstelik bölüm ikiye ayrıldı,
bu ilk yarısı.
İyi okumalar, sizi seviyoruz♡

LOUIS' POV.

Harry'le dün terzide yaşadıklarımız da diğer yakınlaşmalarımız gibi kenara atılmıştı. İkimiz de konusunu açmadan sabah erken kalkıp besleyici bir kahvaltı yaptık. Harry takımını almaya gidince ben de evde hazırlanmaya başladım. Beyaz gömleğimi ve lacivert takımımın pantolonunu giyip salondaki koltuğa yayıldım. Cebimde titreyen telefonu hissedince, kötü bir şey olmamasını umarak Niall'dan gelen aramayı cevapladım.

"Hazır mısınız?" Direkt soru sormasından çok düğüne gideceğimizi biliyor olmasına şaşırmıştım.

"Sana da merhaba Niall, hazır sayılırız, Harry takımını almaya gitti de sen bunu nereden biliyorsun?"

"Seni daha zeki sanırdım Louis, Gemma gazeteci ya, biz de polisiz hani? Suç mahallerinde falan görüşe görüşe arkadaş olduk işte, sen onu bırak da söyle, kaç araba gideriz?"

"Çok kalabalık olmasın, ikimiz Harry'nin arabasıyla gideriz, Liam ve Zayn de gelir diye düşünüyorum, Liam da seni alsa tamam işte."

Birkaç şey geveledikten sonra hazırlanacağını söyleyerek telefonu kapattı.

Niall'la olan konuşmamızdan kısa süre sonra Harry kapıdan hızla girip bir şey demeden direkt odasına gitti. Ben de banyoya giderek saçlarımı yaptım. Daha düğüne saatler olsa da erkenden orada olmak ve evdeki gerilimli havadan uzaklaşmak ikimize de iyi gelecekti. Saçımı da yaptıktan sonra kıravat almak için banyodan çıkmıştım ki, onu gördüm.

Bana siyah takımı düğüne giyeceği söylenmişti. Ama her zamanki gibi önü olabildiğince açık siyah saten bir gömlek, boynundan sallandırdığı siyah beyaz fular, siyah fötr çapka, deri botlar ve omzuna rastgele attığı ceketi, takımı düğüne değil de defileye giydiği izlenimi uyandırıyordu insanda. Hiç çıkarmadığı kolyeleri gözlerimi kaçırmama neden olmuştu. Daha fazla evimde yaşayan tanrıyı izlememeye karar verip odama doğru gittim. Kravatlardan birini alıp boynuma attım. Kravat bağlamayı bilmiyor oluşum bu sabahı daha da zor kılacaktı anlaşılan.

"Harry! Kravat bağlamayı biliyor musun?" Isırarak yediği elmayı bırakmadan yanıma kadar geldi. Başını sallayarak lacivert kravatı boynuma doladı. Elindeki elmayı dişleriyle ağzında tutuyor, odaklanmış bir şekilde kravatımla ilgileniyordu. Birkaç çözemediğim hamle yapıp boğazımı biraz sıkacak şekilde taktı. Ben kravatı gevşetirken o odamı izlemeye dalmıştı. Neden bilmiyordum ama komodinime doğru gitti. İçinde annemle benim resmimin olduğu bir çerçeve ve ilk çekmeceyi açmadığı sürece varlıklarından utanmamı gerektirmeyen şeyler vardı. Bir gece lambası, alerji ilaçlarım, okumaya başladığım kitaplar...

Ama tabii ki, beni zor durumda bırakmaya bayılan Harry, içinde tonlarca seks eşyası olan ilk çekmecemi açmıştı. Gözleri büyürken arka cebine bir kivili küçük boy kayganlaştırıcı, ön cebine de en incesinden bir kondom attı. Bana dönüp göz kırptı ve "Seni daha masum sanıyordum." dedi. Kıpkırmızı olmuştum. Rugan ayakkabılarımı yere sürterek ceketimi giydim. Cebine mendili hızla sıkıştırıp kapıya yöneldim.

"Evlenen ablan, Harry. Biraz erken gidip destek olmalıyız, hadi, oyalanma."

Bana göz devirip mutfak masasında duran güneş gözlüğünü taktı. Tavrıma ve utanmama sürekli gülüyordu. Benden önce çıkıp hızla merdivenleri indi. Ben de arkasından kapıyı kilitledim. Arabasına binip beni beklemeden kontağı çevirdi. Çok centilmen. Ben de adımlarımı hızlandırıp yanına yerleştim.

You & IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin