Yalnız Değilsin

658 48 18
                                    

"Nasıl yani? Hocam... Ne demek annenizin olduğu kişi yüzünden... Anneniz kimdi ki?" Dedi Ali. 

Ferman bakışlarını elindeki suya dikmişti, gözleri buğuluydu, geçmişi hatırlamaya çalışan bir buğu... 

"Ben küçükken, Fatoş daha kaza geçirmemişken, mutlu ve güzel bir ailem vardı. Ailem neşeli, birbirini seven, yani sevdiğini sandığım insanlardı ve hem beni hem Fatoş'u ilgiye boğarlardı hep. Annemi çok severdim özellikle... Annem çok başarılı bir doktordu, babam da büyük bir firmada çalışan bir inşaat mühendisiydi." Dedi Ferman içinde anlatmak için gereken gücü bulmak istercesine. 

Ali şaşkınca ona baktı, bir tuhaflık görmüyordu ailesiyle ilgili. 

"Sonra ne oldu?" Dedi Ali. 

Ferman derin bir nefes aldı. Ali'ye baktı sonunda. 

"Fatoş ben on iki yaşımdayken kaza geçirdi, sonra ben Fatoş'u iyileştirmeye adadım kendimi, doktorlar bile vazgeçti ama ben vazgeçmedim demiştim sana hatırlıyor musun? İşte tam o dönem... Babam o sıralar gittikçe soğuklaştı, ailemizden koptu hatta, kendini daha çok dışarı atmaya başladı. On beş yaşımdayken... Bir gün babamın aynen eve gelmediği bir akşam evimizi birileri bastı." 

"Ne? Nasıl yani, kim?" 

"O zaman kim olduklarını bilmiyordum, silahlı adamlardı... Ben de korktum tabii, annem çok soğunkanlıydı ama, hemen beni ve Fatoş'u dolabın içine sakladı... Fatoş çok korkuyordu, ses çıkarmaması için uğraşıyordum ama ben de korkuyorum... Sonra silah sesleri falan duyuldu evin içinde, Fatoş da ağlamaya başladı, bizi de buldular... Hayatım boyunca unutamayacağım, annem... Annem önümde sereserpe yatıyordu, sonra Fatoş'la beni de zorla götürdüler... Fatoş o kadar korkmuştu ki..."

Ali şok içinde olanları dinliyordu. 

"Hocam... Neden yaptılar böyle bir şey?"

"Çünkü.... Çünkü benim annem bize söylediği insan değilmiş. Yani, evet gerçekten doktordu ama asıl mesleği o değilmiş... O silahlı adamlar yabancı istihbarattandı... Annem de..."

Ferman yutkundu. 

"Annem de yıllardır MİT ajanıymış... Doktorluğu da, hatta bizimle kurduğu aile bile kimliğini saklamak içinmiş... Duysan gerçek değil zannedersin değil mi?" Dedi Ferman. 

Ali gerçekten anlam veremezcesine bakıyordu. Ne diyeceğini bilemeyince Ali, Ferman devam etti. 

"Ama gerçekti. Babamla tanışmadan önce, yıllarca yurt dışında ajanlık yapmış, hepsi farklı kimlikler, farklı insanlar... Tabii farklı ülkelerin gizli tuttuğu sırlarını, hatta devlet sırlarını gelip Türkiye'ye taşımış. Taşıdığı bilgiler başka ülkeler hakkında ciddi derin sırlar elde etmelerini sağlamış Türkiye istihbaratının ve ciddi avantaj olarak da kullanmışlar. Yani mesleğinde bayağı iyiymiş..." Dedi Ferman acı bir tebessümle. 

Ali sormaya korkuyordu. 

"Sonra peki? Bu yüzden mi yakalamışlar?"

"Evet... Yani bir şekilde kimliğini, sahte kimliğini demeliyim çünkü adı bile benim bildiğim ad değilmiş, tespit etmişler. O gün de eve baskın yapıp annemi almak istemişler, kendi devlet sırlarını onlara vermesi için, ama bizi görünce bizi de koz olarak kullanmak için aldılar..." Dedi Ferman. 

Ferman Ali'ye baktı, boğazı kurumuştu sanki. 

"Bir bardak daha su verebilir misin?"

"Tabii." Dedi Ali ve kalkıp masadaki sürahiden Ferman'ın bardağını doldurdu. 

En Çok Abim Severdi BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin