Foreign | Jikook

you will already forget...?

Hikayeyi okumadan önce oylarsanız sevinirim. Emin olun küçücük bir şey bile beni mutlu ediyor♡ iyi okumalar...

Herkes balıkçıda buluşmuş,yemeklerini yiyorlardı. Jungkook bebek gibi etrafı bakınıyordu. Balıklarını yerken konuşuyorlardı;
Namjoon;
Ne icirdin çocuğa?
Jimin;
Ben icirmedim.  Çok sevgili çocukluk arkadaşı Jennie icirdi.  Şarap!
Yoongi;
Bizim velet böyle.  Şaraplarda daha kolay buluyor kafayı.
Hoseok;
Lalith nerde?
Jimin;
Siz gelmeden önce onu top parkına bıraktım. Oynuyor orda
Tae;
Biz Yoongi ile çıkıyoruz.

Herkes bi anda şaşırmış Tae'ye dönmüştü. Hoseok ise Yoongi'ye bakıyordu. Gözleri isildiyordu Hoseok'un. Yoongi ise gözlerini Hoseok ile buluşturdu.
Yoongi;
Yalan söyleme. Öyle bir şey yok
Tae;
Olsun nede olsa bir gün cikicaz
Yoongi;
Bu gece çıkabiliriz
Tae;
Gerçekten mi?
Yoongi;
Evet rüyanda!
Jungkook;
JIMIN BAK BALIK ATLADI !
Jimin;
Velet bana Hyung diceksin!
Jungkook;
Ben burda balık atladı diyorum sen bana velet diyorsun. Moruk!
Namjoon;
Moruk? Ahahaha
Jimin;
Jungkook!
Tae;
Bakin ne dicem. Bence biz bu gece Jimin'in evine gidelim. İçki micki.  Güzel bir gece yapalım. Hem Namjoon Hyung'da var. Hepimiz tamız!
Jimin;
Niye benim evim ya?
Tae;
Çünkü Lalith!
Jimin;
Sadece Lalith için kabul ediyorum!
Jungkook:
Bugün de Jimin Hyung'da kalıcam !
Hoseok;
Sizin araniza mi girsem napsam?
Jungkook;
Hoseok Hyung'uda üzülüyorum..  Ona yavsayan yok aq
Hoseok;
Sen bi kere benim peşimde olan insanları gördün mu?
Jungkook;
Olmayan insanları nasıl görebilirim?
Hoseok;
Bak bunu sarhoşluğuna vurucam tamam mi?
Jungkook;
Yo tamam değil
Hoseok;
Alın sunu burdan ya valla darlandim!
Jimin;
Jungkook velet velet uğraşma milletle
Jungkook;
Sende başıma bakıcı gibi kesildin
Tae;
Yok abi sarhoş Jungkook çekilmez!

....

Herkes içeriye geçti ve Jimin elindeki posetler ile mutfağa gitti. Bardakları çıkartıp masaya koydu. Herkes toplaşıp masaya geldi. Tae elinde bir sise ile oturdu. Jimin içkileri koydu. Oturma düzeni şöyleydi;
      Jimin,Namjoon,Hoseok

Tae                                            Yoongi

            Jungkook,Jin

Tae şişeyi çevirdi ve sise Jin ile Yoongi'ye geldi. Jin soruyordu;
Jin;
Doğruluk mu cesaretlik mi?
Yoongi;
Doğruluk
Jin;
Bu masada hoşlandığın biri var mi?

Yoongi gözlerini Tae ile buluşturdu. Sonra ise Hoseok'a baktı.
Yoongi;
Var..

Sise yeniden döndü. Bu sefer Jungkook ve Namjoon'a geldi. Namjoon soruyordu;
Namjoon;
Doğruluk mu cesaretlik mi?
Jungkook;
Cesaretlik tabii ki!
Namjoon;
Hmm... peki. Düşünmeme izin ver.....
Lalith'i dudağından öp!
Jungkook;
Sahibini öp deseydin daha kolay olurdu be!

Jimin utanmıştı. Yanaklarının yandığını hissediyordu. Jungkook ise sarhoş olduğu için kafası yerinde değildi. Ayağa kalktı ve Lalith'i alıp öptü. Sonrasında ise ağzını yıkayıp geri oturdu. Sise yeniden çevrildi ve Tae ile Yoongi'ye geldi. Tae soruyordu.
Tae;
Doğruluk or cesaret?
Yoongi;
Doğ- Cesaret !
Tae;
Şimdi elime düştün. Hoşlandığı kişiyi şuanda ara!

Yoongi'nin gözleri bir anlık Hoseok'a kaymıştı. Bunu yapamazdı. Onca şeyden sonra yüzsüz gibi onu arayamazdı.
Yoongi;
Cezam ne?
Tae;
Yapmayacak misin?..
Yoongi;
Hayır Taehyung. Cezamı söyleyin?
Namjoon;
Kafana dik
Yoongi;
Aman deseydiniz ya ceza buydu diye yapardım hemen
Tae;
İç iç!