"Rüya!"
Kapının birden açılması ile yerimden sıçrarken bakışlarımı Alex'e çevirdim.
"Hazırlan çabuk gidiyoruz."
Kapıyı örtüp tam çıkacağı sıra hızla ayağı kalktım ve kapıya koşup örtmesini engelledim.
"Nereye?"
Bir süre yüzüme baktıktan sonra sert bir ses ile konuştu.
"Aşağı da öğrenirsin."
Kafamı sallamak ile yetindim ve hızla kapıyı örtüp banyo'ya koştum. Hızla elimi yüzümü yıkadım ve kurulayıp havluyu rastgele bir yere fırlattım.
Banyoda ki işim bittikten sonra çıktım ve dolaba yöneldim.
Hızla asker yeşili eşofman takımını aldım ve giydim.
Saçlarımı at kuyruğu yaparak sıkıca bağlayıp odadan çıktım.
Koridor'a küçük bir göz atıp kimseyi göremeyince hızlı adımlarla merdivenleri indim.
Salon da toplanmış sadece benim eksik olduğum gruba göz gezdirdim.
Hepsinde büyük bir çanta vardı.
Nereye gidiyorduk ki biz?
Çatık kaşlarımı aynı şekilde tutarak yanlarına yürüdüm.
"Ne oluyor?"
Herkesin bakışları bana dönerken hepsinin yüzünde gezindi gözlerim.
"GEF saldırı düzenliyor. Burda ve buranın çevresinde bulunmak bizim için hiç iyi olmaz. "
Dedi ve derin bir nefes aldı Evan.
"Uzun bir yolculuk bizi bekliyor!"
Diyerek kenarda ki çantayı bana uzatan Liam ile bakışlarım kısa bir süre kesişti. Gözlerimi kaçırıp çantayı elinden aldım ve kapıya çıktım.
Herkes çıkmış kapının önünde ki zırhlı arabaya biniyor, çantaları yerleştiriyordu.
En son ben kaldığım da sırtımda ki çantayı bagaja koyup kapattım ve arabaya bindim.
"Arabayı nerden buldunuz?"
Diye sordum yerimde rahat olmadığım için kıpırdanırken.
Aylar önce yol kenarın da kaza yapmış bir şekilde bulmuştuk."
Diyerek yanıt verdi Isaac.
Kafamı sallayıp bakışlarımı yola çevirdim ve bundan sonra neler olabileceğini düşünmeye çalıştım.
Ya çok uzaklara gidip kendimizi iyice güclendirerek geri dönecektik,
Ya da onların bizi bulmaması ümidi ile fazla uzaklaşmadan saklanacaktık.
Tabi ki ben bu ihtimallere pek güvenmiyor ve yakalanacağımızı düşünüyorum...
Terk edilmiş bir petrol'un önünde duran araba ile bakışlarım Alex'e kaydı.
"Rüya benimle gel."
Diyerek arabadan inmesi ile telaşla kapıyı açıp inmeye çalıştım fakat araba o kadar yüksekteydi ki ayağım yere ulaşmıyordu.
Rüyacım bak orada basamak var!"
Diyip sırıtarak bana bakan Isabel'e sinirle karışık bir gülümseme bırakıp dediği yere basarak arabadan atladım.
Tek kaşını kaldırmış ne yaptığımı almaya çalışır gibi bakan Alex'in karışısında üstüme çeki düzen verip yüzüme masum bir gülüş koydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ani Dönüşüm
Science FictionARA VERİLDİ. KENDİMİ HAZIR HİSSEDİNCE YENİLEYEREK DÖNECEĞİM. Yanıma kadar gelip yüzüme doğru eğildi ve gülüp konuşmaya devam etti. "Kuzeninin ve tüm sevdiklerini de öldücereksin." Ailem. Arkadaşlarım. Hepsini o öldürmüştü. Ve öldürecekti de!.. Norma...