3ᵀʳᵘᵗʰˢ

1.5K 136 78
                                    


Henüz yeni bir kurgum olduğu için biraz desteğiniz lazıım

Oy ve yorum sınırımız var bol bol istiyorum ❤️

İyi Okumalar

"O partide sen de vardın Hei.."

Yutkundum. Uzun bir sessizlik, beni suçlayan bakışları, üzerimde çok fazla yük hissetmiştim. Korkmuştum. Korkunca da saçmaladığımı herkes biliyordu.

Elim istemeden gömleğimin cebinde duran kaleme gitti. Orada taşıdığım gizli kalemi unutmuştum. Jungkook'un gözleri gömleğime kaydı.

"Ben.. Konumuz bu değil. Sadece sana sorduğum sorulara cevap vermen gerekiyo-"

"Cebinde taşıdığın kalemin sadece bir kalem olmadığını biliyorum Hei."

Söylediği şeyle diyeceğim şeyler havada kaldı. Ağzım açık bir şekilde bakakaldım. Ayağa kalktı ve tam önümde durduğunda kalbim çok hızlı atıyordu.

Göğsümün tam üstündeki cebe elini uzattı ve içindeki kalemi aldı.

Ayaktayken kaleme bir bakış attı ve yerine geri oturdu. Ağır adımlarla hareket ettiği için daha fazla stres oluyordum.

Her an ne olacağını bilemiyordum. Kalemi aldı ve masada duran su dolu bardağın içine attı. Yutkundum.

Biliyordu. Kalemin ses kayıt etme cihazı olduğunu biliyordu.

Gözlerimin içine baktı. Durumu benden daha kötü olmasına rağmen benden daha cesaretli bir bakışla.

"Sana dediğim gibi Hei. İş arıyorsan başka kapıya.. Burada seni eğlendirmeyeceğim."

İtiraz etmek istercesine konuştum.
"Jungkook.. Ben sadece doğruları konuşmak istiyorum. Bana o gece olanları anlamanı."

"Benim bildiğim kadar her şeyi sen de biliyorsun Hei. Boşa kendini yoruyorsun. Sana güvenmem hataymış.."

Ayağa kalktı bir hışımla. Korkup ona baktım. "Konuşmamız bitti, git artık bir daha da gelmemenden emin olacağım."

Hemen ayağa kalkıp karşısına geçtim. "Jungkook ben.. Bana güvenebilirsin tabii ki. Lütfen, özür dilerim."

Kaşlarını çatıp dalga geçercesine konuştu. "Hayır.. Doğruları değil de ezberlediğin şeyleri anlatmamı istiyorsan yanılıyorsun Hei. Seni bana yardım etmen için çağırmadım."

Sinirle dişlerimi sıktım. Ellerimi belime koyup konuştum. "Ne için çağırdın o zaman? Bana her şeyi anlatacağını söylemişsin avukatına. Ben sana yardım etmek için buradayım. "

Güldü tekrar. Gülüşü sinirimi bozuyordu. Daha fazla bir şey demesine gerek yok gibi davranıyordu. Sessizce eliyle kapıyı gösterdi. Şu an öyle sinirlenmiştim ki bir anlığına ev hapsinde olan cinayetle suçlanan bir sanığa yumruk atmamak için kendimi zor tutmuştum.

Sinirle dudağımı o kadar ısırmıştım ki kan tadı gelmişti ağzıma. Göz devirip çantamı koltuktan bir hışımla aldım ve hala eliyle gösteriyor olduğu kapıya ilerledim.

Gitmeden önce ona döndüm, beni her bir hareketimi izliyordu.
"Böyle giderse iyiye gitmeyeceksin Jungkook."

Kapıyı kapatacakken onun da sesini duymuştum. "Merak etme, seni de yanımda götüreceğim."

Küfür etmemek için kendimi zor tuttum ve sinirimi kapıyı sertçe kapatarak çıkarmıştım. Hızlı hızlı adımlarla olabildiğince hemen oradan uzaklaştım. Bir daha dönmemek üzere.. Bir daha onun olduğu bir yere gitmemek üzere..

delinquent: jeon jungkook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin