Labaratuvar

58 7 8
                                    

Çölün en sonuna ulaştığımda derin bir oh çekmeden edemedim.

Sonunda bitmişti...

Sonunda evime dönebilecektim.

En azından ben öyle umuyorum.

Etrafta kimseyi görememek beni korkuturken alışkanlık olarak parmak uçlarımda yürüyordum.

Ses seda yoktu...

İyice gerilirken adımlarım aksamaksızın devam ediyordu.

Uzun,upuzun bir yol yürüdüm.

Ne kadar sürdü bilmiyorum,en sonunda bir labaratuvara geldim. Etraf sopsoğuktu,her taraf karanlıktı. Burnumun ucunu dahi göremezken aniden açılan lambalar hem beni rahatlatmış,hem de korkutmuştu.

Lambanın cızırtısı kulağımı rahatsız ederken etrafa bakmaya başladım.

Her tarafta ölü bedenler vardı...

Ve bu bana garip gelmemişti.

Bir tarafım neden garip gelmediğini anlayamazken diğer tarafım tam tersine, "Bu gayet normal bir şey, neden garip gelmeli ki?" diyordu.

Ben ise aradaydım.

Üstümde beyaz atlet çölde oldukça rahatlık sağlasa da burası için aynı şeyi diyemiyordum.

Tüylerim soğuktan diken diken olurken aklımda herhangi canlı birisini görüp göremeyeceğim sorusu dolanıyordu. İyice gerilmişken merakım vücudumu ele geçirdi.

İçimdeki canlı birisini görme umudum zamanla solarken etrafı geziyordum. Her tarafta ölü bedenler,ölü bedenler ve yine ölü bedenler...

Genelinin üstü kapalıyken kimisinin her tarafı açıktaydı.

Pullu tenler...

Eksik uzuvlar...

Canavarlaşmış yüzler...

Onları hiç görmemiş olmayı dilerdim.

Gördüğüm şeyler kanımı dondururken birden lambalar yeniden kapandı. Tek bir yer hariç...

Boş bir yatak.

Etrafta gördüklerimle aynı,tek farkı bunun her yeri kanla kaplı. Etrafındaki aletler ise insanın içine korku salıyor....

Yine de ayaklarım beni oraya götürüyordu.

Lütfen,lütfen durun.

Ne olduğunu anlayamıyorum...

İçimdeki endişe hissi gittikçe büyürken yanına eklenen büyük korku beni çıldırtacaktı.

Burası neresiydi?

Ben neden çöldeydim?

Burası neden bu kadar tanıdıktı?

Ve neden bedenimi kontrol edemiyordum?..

En sonunda,kontrolüm dışında oraya oturdum.

Aniden etrafımı saran zincirler benim yüksek sesle bağırmama yol açıyordu.

Korkuyorum,çok korkuyorum...

Debelendim,sonuna kadar kurtulmaya çalıştım. Her tarafıma giren kabloları hissederken delirmiş gibiydim. Vücudum acıyla kavrulurken tek istediğim şey buradan kurtulmaktı.

Kurtulmak istiyorum!

Kurtulmak istiyo-!

Kurtulmak!..

Kurtul-

En sonunda kafama giren kablolarla göz kapaklarım ağırlaştı,bilincimi kaybetmeden önce gördüğüm son şey karşıdan bana bakan yaşlı bir adamdı...

Ve ben onu tanıyordum.

Nereden tanıdığımı ise bilmiyorum...

Bir süre sonra bilincim yerine geldi. Oda artık karanlık değildi,ölüler yoktu.

Ve ben oradaydım,

Özgürdüm.

Yüzümde kocaman bir gülümseme vardı,yakışıklı bir adamla konuşuyordum.

Garip bir şekilde az önce gördüğüm yaşlı adam ile görüntüsü iç içe geçiyordu...

İçimdeki korku gitgide artıyordu,garip bir çarpıntı hissediyordum...

Büyük de bir kızgınlık.

Ona doğru koşmayı denedim,

Gittikçe yaklaştım.

Ve değdiğimde-

Aniden etraf değişti.

Yüzümdeki gülümseme gitmişti,"Bu nasıl olabilir?" diye mırıldanıyordum. İki yanımdan tutarak beni götürmeye başladılar.

Bunlardan birisi ise o yakışıklı adamdı...

"Hayır,bırakın beni!" çığlıklarım her yerde yankılanırken kalbimde hissettiğim acıya anlam veremiyordum. Lakin bu acı yeniden her taraf değiştiğinde gördüklerim sonucu hissettiğim duygu yoğunluğu kadar fazla değildi...

Gördüklerim ile dilim tutuldu.

Korkunçtu.

Kelimelerle anlatılamayacak kadar çok....

Ben,yine bu yataktaydım.

Beni bağladıkları,

Her tarafımı kesiyorlardı,ve ben ölüydüm.

Hissiz...

Cansız...

Bir süre sonra bedenim kıpırdandı. Her yere saldırmaya başladım.

Adeta akılsız bir canlı gibi...

Ne yaptığımı bile bilmiyor gibiydim,sadece içgüdülerimle hareket ediyordum sanki.

O sıradaysa tüm bunları uzaktan seyrediyordum...

Beni ilk önce zincirlerle bağladılar,sonraysa çöle bıraktılar...

Her seferinde o çölü tamamladım,her tamamladığımda ise gittikçe daha fazla insanlaştım,

Her tamamladığımda anılarımı unuttum...

Tarif edemediğim bir hisle kendime geldiğimde değişimin başladığını anlamam uzun sürmedi ve ağzımdan şu sözler döküldü,"Tanrım,yine mi?"

Deney:BaşkalaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin