Üzerimi değiştirdikten sonra pastanın mumlarını yaktım. Kayra'ya mesaj attım.
Siz: gelin.
Telefonu cebime koydum. Heyecanlıydım. Ufaktan bir sıcak basmıştı. Burçak içeriye girdiğinde,
"İyi ki doğdun güzelim!" Bir an korkmuştu ama hemen toparlandı. Gözlerinden yaşlar süzülürken hemen karşısına dikildim. Sıkıca kollarımla belini sardığımda daha şiddetli ağlamaya başladı.
"Ağlama güzelim... Ağlama."
"Bir daha arkana bakmadan gitme." Dedi. Saçlarından öptüm. Haklıydı. Üstünde ki elbiseyi incelediğimde çileden çıkmıştım.
"Lan bu ne?! Bu ne biçim kıyafet? He?" Güldü.
"Sen anlamazsın elbise bu!"
"Seni var ya... Seni çok pis öperim."
"Atlas!" Güldüm. Burçak gözlerini silip mumlara üfledi. Bıçağı eline aldığı gibi kendine koca bir dilim kesti.
"Burçak hanım, hani bizde yicez?"
"Siz kilo almışsınız az yiyin. Ben çöp gibiyim daha!" Kollarımı beline doladığımda bana doğru döndü. Hafifçe yanaklarını öptüm.
"Güzelim..."
"Atlas azıcık eğil." Dedi. Nedenini anlamasamda ona doğru eğildim. Boynumu öpmüştü. Sırıttım.
"Yapma yanarız." Güldü.
"Fesatlık sende aslanım." Burnundan öptüm. Hepimiz yerlerimize geçtik. Burçak pastayı kesip bize verdi. Çok güzel duruyordu. Pasta değilim olum! Burçak'tan bahsediyorum.
....
Herşeyi bitirdikten sonra masayı topladık. Ve resim çekindik. Bunu paylaşmam lazım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Atlasygt_: Güzelim♡
Fotoğrafı paylaştığım an mesajlar gelmeye başladı. Peki ben cevap verir miyim? Hayır. Burçak yanakları kızarmış bir şekilde karşımda dikildi.
"Atlas ya..."
"Utanmana gerek yok ki. Bırak kim ne derse desin." Dediğimde kafasını göğsüme koyup kollarını bana doladı.
