6 YIL ÖNCE
Dila Erdem'i kaldırmaya çalışırken ona pamuk ve tentürdiyot uzatan eli fark etti. Dila kafasını çevirdiğinde bir çift kahverengi gözle karşılaştı. Koyu dalgalı saçları,düz kemikli burnuyla karşısında duran kıza baktı. Buradaki herkesten farklı olarak düz beyaz tişört ve kot pantolon giymişti. Kız gözlerini devirip yere oturdu.
"Niye aval aval bakıyorsun? Sür işte şunu ayının yüzüne,geberip gidecek şimdi.''
Dila afallamıştı. Gözlerini kızın üzerinden çekti ve titreyen elleriyle Erdem'in yaralarına pansuman yapmaya başladı. Erdem alkolün etkisiyle yavaş yavaş kendinden geçiyordu. Dila Erdem'in yaralarını temizlediğinde yanındaki kıza baktı.
"Teşekkür ederim,yardımın için.''
Kız gülümseyecek gibi oldu,ama sonra kendini tuttu.
"Hadi şu koca adamı kaldıralım. Öbür koluna gir.''
Erdem'i taşıyarak kapının önüne getirmişlerdi. Dila tüm herkesin kendine baktığını hissedebiliyordu. Umursamadan merdivenlerden çıktı. Erdem'i arabaya yatırdıklarında kıza döndü.
"Tekrardan teşekkürler.''
''Teşekkür etmeyi kes,bu kadar kibar olmana gerek yok. Sen onun karısı mısın?''
Dila başını yukarı aşağı salladığında kız bakışlarını kaçırdı.
"Erdem pek evlenilecek bir tip değildi,hayret. Uzun yıllardır buraya gelir de,oradan biliyorum. Siz nasıl tanıştınız ki? Dediğim gibi Erdem evlenmeye pek sıcak bakmazdı.
Dila ne diyeceğini bilemiyordu.
"Biz,biz şeyde tanıştık,şeyde... Üniversiteden bi ortak arkadaşımız vardı,öyle karşılaştık.''
Kız derin bir nefes verdi.
"Anladım,size mutluluklar o zaman. Kalanını halledebilirsin sanırım.''
Dila gülümsediğinde kıza elini uzattı.
"Ben Dila bu arada.''
Kızın gözlerindeki yorgunluğu ve umutsuzluğu görebiliyordu Dila. Kız Dila'ya döndü. Gözlerinde bir umut kırıntısı belirdi.
"Ben de İrem,memnun oldum.''
Dila ile el sıkıştılar. Dila arabaya bindiğinde İrem'e el salladı. İrem ne yapacağını bilemedi ve o da el salladı. Hayatında ilk defa önemsendiğini hissetmişti.
Dila arabayla uzaklaştığında dikiz aynasından Erdem'e baktı ve onun sözlerini düşündü.Dila ben seninle dost olmak istemiyorum. Daha fazlasını istiyorum. Dostluktan daha fazlasını...
Dila Erdem'in ne demek istediğini düşündü.
"Erdem benden hoşlanıyor mu?''diye geçirdi aklından. Sonra bu düşünceyi hemen sildi.
"Arkadaş olmak istemiştik. Bu konuda anlaşmıştık. Böyle bir şey olamaz Dila. Aptallaşma. Ama belki duyguları... Hayır o sarhoştu. Hepsi alkol yüzünden. Erdem bana aşık değil.''
Dila kafasında yalanlamıştı ama kalbi hissediyordu. İkisi arasındaki çekimi hissediyordu.
Dila yola devam etti. Sonunda eve vardıklarında Erdem'i zorlanarak arabadan çıkardı.
Erdem hala tam anlamıyla sarhoştu ve adımlarını kontrol bile edemiyordu. Eve ulaştıklarında Dila Erdem'i kanepeye yatırdı. Erdem şişmiş gözlerini araladı. Dila yara bandı almak için gittiğinde Erdem kendi kendine gülümsüyordu.
"Dila seni görmek beni mutlu ediyor,beni uyuşturuyor sanki. Bana ne yaptın Dila? Kalbim taşacak gibi oluyor bu derin duygulardan.''diye düşündü.
Dila geldiğinde Erdem ona baktı. Dila gülümsedi.
"İyi misin?''
Erdem ağzını açmaya çalıştı ama dudağı kanıyordu. Dila pamukla kani sildi.
"Tamam,kendini zorlama. Sana papatya çayı yapayım. Onu iç,sonra da uyu. Olur mu?''
Erdem gözleriyle onayladı. Dila elinde bir battaniyeyle geldi ve Erdem'in üzerini örttü. Sonra da çayı hazırladı,Erdem'i yavaşca kaldırmak için beline sarıldı. Erdem de Dila'ya sarılmıştı.
"Yavaşça kalk.''dedi Dila. Saçları Erdem'in yüzüne geliyordu. Dila başını kaldırdı. Erdem ile göz göze geldi. Yutkundu. Nefesini yüzünde hissediyordu. Erdem oturur pozisyona geldiğinde Dila Erdem'in arkasındaki yastığı doğrulttu. Tepsiyle çayı ona verdiğinde Erdem'in içemediğini fark etti. Çekmeceden pipet getirdi. Erdem'in dudaklarına pipeti sıkıştırdığında Erdem canı acıdığı için yüzünü buruşturdu.
"Özür dilerim,canını yakmak istemedim. ''
Erdem Dila'nın dudağına işaret parmağını bastırdı. Sonra da Dila'nın elini sıktı. Canı acıyordu ama konuştu.
"Sen benim canımı yakmadın Dila. İstesen de yakamazsın.''
Dila cevap vermedi.
"Çayını iç,biraz rahatlarsın.''
Erdem çayı ağır ağır pipetle içine çekti. Çay bittiğinde Dila tepsiyi götürmek için kalkarken Erdem Dila'yı kolundan yakaladı.
"Uyuyana kadar kalır mısın?''
Dila tepsiyi tekrar sehpaya bıraktı ve Erdem'in omzunu okşadı.
"Tabii kalırım.''
Erdem'i tekrar yatay pozisyona getirdi. Erdem Dila'nın elini tutuyordu. Dila Erdem'e yığınla soru sormak istiyordu ama hiçbir şey sormadı. Erdem uykuya dalmak üzereyken dudaklarını araladı.
"Sanırım senden hoşlanıyorum.''
Dila Erdem'in ne dediğini anlamamıştı. Erdem bunu çok kısık sesle söylemişti. Ama Erdem'i uyandırıp tekrar sormak istemedi.
Erdem'in uyumasını bekledi. Erdem tamamen uykuya daldığında Dila elini çekti. Elini Erdem'in saçlarında gezdirmek istedi ama buna cesaret edemedi. Erdem'e yaklaştı. Nefesini yüzünde hissederken saçlarına ufak bir öpücük kondurdu.
"Seni böyle görmeye dayanamıyorum,lütfen bir an önce iyileş.''dedi fısıltıyla.
Sonra ekledi.
"Neden bunun yapılmasına izin verdin Erdem,neden acı çekmek istedin?''
Dudaklarını Erdem'in saçlarından çektiğinde kendine bakan bir çift kahverengi gözleri gördü. Erdem Dila'yı dirseğinden tutup kendine çekti. Dila heyecandan ve endişeden yutkundu.
"Çünkü''diye fısıldadı Erdem Dila'nın gözlerine bakarken.
"Senle dost olmayı kaldıramam.''diye devam etti. Burnu Dila'nın burnuna değiyordu. Dila'nın elini göğüs kafesinde hissediyordu.
"Senden bu kadar hoşlanırken dost olamayız.''
Dila hiçbir şey söylemedi. Konuşmadı. Erdem ona yaklaştı ve kulağına fısıldadı.
"Senden hoşlanıyorum.''Dila Erdem'in sarhoş olduğunu biliyordu. O yüzden kendini geri çekti.
"Uyu Erdem,şu an yaptığın çoğu şeyi zaten unutacaksın. Gözlerini kapat.''
Erdem direnmedi. Gözlerini kapattı ve uykuya daldı. Dila kanepeden kalktı. Tepsiyle mutfağa gittiğinde kendi kendine söylendi.
"Ben de senden hoşlanıyorum Erdem.''Selammlaarr. Uzun süredir bölüm atamıyordum çünkü bir süredir başka kurgular üzerinde yoğunlaşıyorum. O yüzden bu hikayeye çok bölüm atamadım kusuta bakmayın. Bölümü beğendiniz mi?Yorumlarınızı bekliyorum. Destekleyen herkese sonsuz teşekkürler. Sizleri seviyorumm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İhanet(tamamlandı)
RomanceBir insanın canı ne kadar yanabilirdi en fazla? Bir insan ne kadar çok göz yaşı dökebilirdi? Uğradığı ihanetin şokunu nasıl atlatabilirdi?Denize sığınmak isterken onu da kurtaran deniz olacaktı da haberi yoktu...