Lee know ve Han

417 48 88
                                    

Lee know ve Han ikilisi, Hyunmin ikilisinin karşısındaki odaya girmişlerdi. Odanın her yeri kurumuş kanlarla kaplıydı.

"Burası çok korkutucu ve iğrenç"

Han yüzünü buruşturdu.

"Katılıyorum"

Lee know Han'a katılarak başını salladı ve cümlesine devam etti.

"Hadi incelemeye başlayalım. Uzun bir iş bizi bekliyor"

Lee know elindeki çantadan fener çıkardı ve odadaki dolabın kapağını açıp feneri oraya tuttu.

"Şaka mı bu?"

"Ne?ne gördün?"

Han meraklanarak Lee know'un yanına gitti. Kafası koparılmış bir beden dolabın içinde yatıyordu. Üstündeki kanlar onu daha da korkunç yapıyordu.

"Kusabilirim şuan.."

Han dirseğinin içi ile burnunu ve ağzını kapatarak dolaptan uzaklaştı.

"Sen diğer eşyaları incele"

Lee know'un dediği şey ile Han odada göz gezdirerek gözüne birkaç eşya kestirdi ve onları incelemeye koyuldu. O sırada Lee know bedeni incelemekle meşguldü.
Yan odadan Hyunjin ve Seungmin'in kahkahaları duyulunca odada bulunan ikili birbirine baktı. Lee know ilgilendiği işi bırakarak odadan çıktı ve diğer ikilinin yanına gitti. Han ise işine geri döndüğü sırada duvarlardan çıtırtılar geliyordu. Ilk başta yanlış duyduğunu zannetmişti ama ikinci kez tekrarlandığında korkmaya başlamıştı.
Lee know odaya geri döndüğünde Han'ı oldukça korkmuş gördü.

"Bir sorun mu var?"

"Duvarlar çıtırdıyor"

"Ne?"

"Bildiğin duvarlar çıtırdıyor. Dinle"

Ikisi de sessiz kalınca duvarlardan az öncekinden daha küçük çıtırtılar gelmişti.

"Böcektir. Korkmana gerek yok"

Lee know Han'a korkmaması konusunda söylemde bulunmuştu. Derin bir iç çekerek işine devam etti.

Han,odada gözüne kestirdiği küçük sandığı incelerken bir not buldu. Ilk başta kendi başına açmak istese de elindeki notu Lee know'a götürdü.

"Bunu şuradaki küçük sandıkta buldum"

Eliyle az önce incelediği sandığı gösterdi. Lee know bir elindeki nota bir de Han'a bakıyordu.

"Ne bakıyorsun?açsana hadi. Belki önemli nir şeydir"

Lee know buruşmuş kağıdı zorla da olsa açmıştı.

"Okuyorum"

"Dinliyorum"

"Bunu okuyorsan hemen buradan kaç!"

Ikisi de birbirine baktı.

"Başka not var mı?"

Han sandığa geri dönerek orayı biraz daha karıştırdı ve bir tane daha not çıkardı. Elindeki notu hemen Lee know'a götürdü. Daha deminki kağıttan daha buruşuk olan kağıdı yırtmadan açmaya çalıştı. Açar açmaz okumaya başladı.

"Simbiyotlar peşimizde!Herkesin kafasını kopartıp onları yiyorlar. Birden fazlalar!Tanrım lütfen bize yardım edin!"

"Bu da ne demek oluyor?Simbiyot ne?"

Han delirmiş gibi hissediyordu. Lee know biraz düşündü ve aklına bir fikir geldi.

"Hemen Chan hyungun yanına gitmeliyiz!"

"Ama burası ne olacak?"

"Ölmek mi istiyorsun yoksa yaşamak mı?"

"Yaşamak?"

"O zaman benimle gel"

Çantaları alarak hızla odadan çıktılar.

Çantaları alarak hızla odadan çıktılar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-
Bölüm sonu

Evet bölümler kısa oluyor biliyorum ama olaylar kısa sürüyor yani yapabileceğim bir şey yok üzgünüm.

Kendinize dikkat edin~
Sizi seviyorum<3

mad hospital | stray kidsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin