7.bölüm: Oyuncağım

4 3 0
                                    

Hep" Şunu yapmasam gözüm açık gider"derlerdi. Gözümü kapatıp odamdaki balkondaki havayı içime çektim. Şimdi ölsem gözümün açık gideceği bir şey var mıydı? Vardı aslında Geride bıraktığım bir ailem ve sevgilim Kuzey vardı. Evet dün öğle yemeğinde  Kuzey benimle sevgili olmak istediğin söyledi ben de kabul ettim.

Dün Uzayla konuştuktan sonra Kuzey buluşmuştuk.Uzay'ın buraya neden geldiğini bilmiyordum. Gerçi oyun için geldiğini söylemişti ama benim ona inanasım gelmiyordu. Dün ondan sonra Kuzey'in teklifini kabul etmemde, gelmesi beni gaza getirmişti, o yüzden kabul etmiştim.

Kapalı gözlerimi açıp saate baktım. Saat 23:00'dı. Titreyen telefonumu elime alıp mesajı gönderen isme baktım.

Gelen:Kuzey
İyi geceler güzellik ;)

Mesajı okuyup hiçbir şey yazmadan telefonu yerime koydum. Kuzeyle çok eğleniyordum başta, oyun, Uzay aklıma bile gelmiyordu ama şimdi her şey değişmişti.

Yatağın içine girip kafamdaki düşünceleri atmaya çalıştım. Gözlerimi kapatım. Ben Kuzeyle  mutlu olacaktım. Kuzey beni seviyordu belki ben de onu zamanla severdim ya da aşk diyorlardı ondan bana da olurdu. Hem aşk neydi ki? İki insanın birlikte mutlu olması, birbirlerini üzmemesi falandı herhalde. Aşk buydu, bundan fazlası filmlerde, kitaplarda hatta masallarda olurdu.

Bir insanı kendinden daha çok sevemezsin, onun gözünün içine bakmak için her şeyi feda etmek aşk değil,bence birbirini  kandıran iki insanın bahanesinin adıydı aşk. Yalandı. Kafamı sallayıp düşüncelerimi geriye bıraktım. Yarın okul vardı uyumam lazımdı.

...

Sabah kalkıp elimi yüzümü yıkayıp sade makyajımı yaptım.

"Sadelik bu mu?" diyen içsesime göz kırptım.
Bence gayet sadeydi. Makyaj masasında kalkıp aşağı indim. Kahvaltı yapmayacaktım bugün. Salih ağabey yanına gidip arabaya bindim.

Telefonuma bakıp Kuzey'in mesajına bakıp geri çevirdim bakışlarımı. Beni almak istediğini yazmıştı.

Ona cevap vermeyip Salih ağabeye döndüm. "Salih ağabeyi sana bir şey sorabilir miyim?" dediğimde aynadan bana bakan adama baktım. "Tabi Afra hanım?" dediğinde gülümsedim.

"Biri sana oyun oynuyor ama sen onu seviyorsun, sen o oyunu öğrendiğinde ona karşı ne hissedersin yani ondan nefret mi ederdin?" dediğimde bana şüpheyle  bakınca kafamı aşağı indim. Niye Salih ağabeye soruyorsam aptaldım.

"Kusura bakma." dediğimde adam bana gülümseyip aynadan baktı. "Bence önemli olan onun beni sevip sevmediği. Ben onu seviyorum, ya o, sevse bana bunu yapar mıydı?" dediğinde gözlerim dolmuştu. Ben Kuzeyi seviyordum ama arkadaşım olarak, dostum olarak.
Başımı kaldırıp "Te-teşekür ederim" dediğimde yukarıya baktım.

Bizim yaptığımızı düşman düşmana yapmazdı. Eğer Uzay'ın dediği gibiyse Kuzey etkilenmeyecekti.Eğer benim dediğim gibiyse Kuzey etkilenecekti. Kuzey'in etkilenmemesi gerekiyordu.

Araba durduğunda aşağı inip okula girdim.Sınıfa girdiğimde Kuzey beni görünce ayağa kalkıp benim yanıma gelip yanağını öptüğünde gülümsemeye çalıştım. Herkes olamaya başladığında Uzay'a baktım. Niye öyle bakıyorsun? Oyunu kaybettiğin için mi?

Çiçek yanıma gelip "İyi misin?" dediğinde kafamı salladım. Kuzeye yaklaşıp "Çiçek gelmiş ben onun yanında oturayım teneffüste görüşelim olur mu?" dediğimde kafasını salladığında Çiçek'in yanına oturduğumda bana gülümsedi. "Çok yakışıyorsunuz" dediğinde kafamı salladım.

"Afra ne oluyor?" dediğinde ona baktım. Tam ağzımı açacakken hoca geldiğinde önüme dönüp kağıdımı çizdim. Bugün resim hocasıyla konuşmam gerekiyordu.

Kaybetmeye Hazır  Mısın? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin