nessanın telefonuna yine bilinmeyen numaradan bir mesaj gelmişti nessa telefonunun şifresini girerken zil çaldı. dersten sonra bakarım diye düşünüp çantasına koydu ve ardından edebiyat hocaları sınıfa girdi.
"günaydın çocuklar."
"günaydın bayan dom" dedi herkes bir ağızdan.
"bugün öğle arasında tiyatro yapılııcaktır. katılım zorunludur, mazaret duymak istemiyorum. konusu romeo ve juliet. romeomuzu seçtik sıra julietimizde" dedi bayan dominik. bu tiyatro için fazla heyecanlı gözüküyordu, öğrenciler ise fazla sıkılmış. nessa tiyatroları seviyordu ama bugün hiç moodu yoktu ama okula yeni başlamışken etkinliklerden uzak kalamazdı. "katlanacağım" dedi içinden. sanırım herkes nessa gibiydi, kimsenin moodu yoktu.
"bayan kelly geçen derste baya güzel fikirleriniz vardu julietimiz olmak ister misin" dedi bayan dom gülen yüzle.
"ben mi?" dedi nessa şaşırmış bir şekilde.
"evet sınıfta başka kellly yok" dedi güler yüzüyle. nessa gerçekten hiç istemiyordu.
"geçen ders joey'in fikirleri baya güzeldi eminim o seve seve kabul edecektir bayan dom" nessa topu joeye atıyordu çünkü gerçekten bunla uğraşacak enerjisi yoktu. hem geçen ders gerçek aşkı öve öve bitiremeyen joey değil miydi? joey sinirli bir şekilde nessaya bakıyordu belli ki joey de hiç istemiyordu. nessa joeyin sinirlenmesinden haz duymuştu, konuşmaya devam etti;
"hem romeo da troy olur" dedi gülümsedi.
"üzgünüm troyy romeomuzu seçtik." dedi o da sırıtarak. troyy ise hadi be demekle yetindi. o da bizim eğlencemize ayak uydurdu. joey istemiyordu ama istemediğini söyleyemiyordu. 'sanırım ekstra nota ihtiyacı var' diye düşündü nessa çünkü her bir etkinliğe katılım yıl sonu puanını etkiliyordu.
"fikrinize gelicek olursak bayan kelly, joeyin fiikirleri de güzeldi fakat ben senin okula alışmanı ve arkadaşlarınla aranı yapmaya çalışıyorum. eminim ki seveceksin" dedi sırıtarak. nessa içinden 'arkadaşlarınla aranı yapmaya çalışıyorum da ne demek? bu kadın çok kitap okuduğu için fazla bunadı sanırım. beni elizabeth ile karıştırıyor olmasın' diye düşündü.
"teşekkür ederim ama benim öğle arasında işim var" dedi hızlıca yalan düşünmeye çalışıyordu.
"fazladan nota iihtiyaç duyacaksın ileride. bu senin için bir fırsat" dedi ama nessa istemiyordu zorlamanın anlamı neydi?
"tamam" dedi nessa. sadece tamam demekle yetiniyordu. haklıydı belki de ileride gerçekten nota ihtiyaç duyacaktı. troy hemen konuşmaya atladı;
"bayan dom gerçekten romeoyu seçtiniz mi? eğer bayan kelly juliet olacaksa romeosu ben olmalıyım!" troyy her zaman ki trollüğünü yapıyordu. joey koluna bir yumruk attı, troy kahkaha atmaya başladı. bayan dom da onlara katıldı sonrasında konuşmayı bitirip derse döndü.
****
tenefüs zili çaldı, nessa kitaplarını çantasına yerleştirip çıktı sınıftan. dolabına doğru yürüyüp kitaplarını dolabına koydu ve hemen arkadan biri gelip sarıldı, nessa irkildi. arkasına dönüp bakınca hayleyi görünce rahatladı.
"beni korkuttun" dedi nessa, gülümsedi.
"öğle arasında benimlesin. benimle otur" dedi hayley fazla heyecanlı gözüküyordu.
"aslında şeyyyy" dedi nessa elini koyu kumral, çok açık kahve denilebilecek saçlarına attı.
"aslında neeyyy" dedi hayley
"juliet benim, sakın gülme, biliyorum juliet olmak istemiyorum ama bayan dom anlamadı"
hayleyin ağzı açık kaldı ve gülümsedi. biraz durup flörtöz bir sesle "romeo louis biliyorsun değil mi?" dedi. hafifce nessanın omzuna vurdu.
"NE" diye bağırd nessa, koridordaki herkes nessaya bakıyordu, nessa pardon diyip geri hayleye döndü.
"ne!!" dedi sessizce. hayley kahkaha atmamak için kendini çok zor tutuyordu. hayley konuşmaya başladığı sırada telefonuna bir mesaj daha geldi. nessa telefonunu çıkarıp okunmayan iki mesaja baktı.
bilinmeyen numara
gülümse, çekiyorum. *1 fotoğraf*
juliet rolü için tebrikler!
nessa şaşırmıştı, hayley konuşuyordu ama nessanın odağı telefonundaki mesajdı. hayleyi duyamıyordu. nessa hayleye dönerek " benim gitmem lazım" diyerek hızlıca yanından ayrıldı. hayley ne olduğunu anlamdan nessanın arkasından izliyordu.
nessa soğuk terler içindeydi, hızlıca fotoğrafa bakmak istiyordu. tuvalete girdi, kapıyı kapattı, hemen telefonunu çıkardı. fotoğrafa bastığında louisin arabasından inerken çekilmiş bir fotoğrafını gördü, iyice şoka uğramıştı. nessa neden onu çekerken görmemişti? nedn-en nessayı takip ediyordu? nessanın juliet olduğunu nereden biliyordu?
nessa
neden fotoğrafımı çekiyorsun? juliet olduğumu nereden biliyorsun? kimsin sen?
bilinmeyen numara
sana söylemiştim, ben kızıl ejder.
nessa iyice korkmaya başladı, bu artık şaka olmaktan çıkmıştı, korkutucu bir hal alıyordu ama nessa kendini sakinleştirmeye çalıştı. korkmuş gözükemezdi.
nessa
gelip izlemek ister misin? nasıl bir juliet olduğumu görmelisin.
bilinmeyen numara
teklifin için teşekkür ederim. ben zaten seni izleyeceğim. benim görevim bu.
nessa
ne demek bu benim görevim? neden beni izliyorsun?
bilinmeyen numara
bugünlük bu kadar soru yeter. cuma günü beni zaten tanıyacaksın. o zamana kadar sana bir kaç görev vereceğim. beni tanımak istiyorsan verdiğim görevleri eksiksiz yap.
nessa
bu saçmalıkla daha fazla uğraşamam.
nessa bilinmeyen numarayı engelledi. bu kadar yeter diye düşündü, neden benimle uğraşıyorlar diye düşündü. mesajlar louisle olan şeyleri gördükten sonra gelmeye başladı, o yapıyor olmalı diye düşünüyordu. aslında haklı olabilirdi çünkü mesajlar gerçekten louisin anılarını gördükten sonra gelmeye başladı. her şey çok anlamsızdı, hiçbir şey anlayamıyordu. zamanın kılıçsız bir şovalye kadar korumasız ama bir o kadar da kendinden emin haraket etmesine anlam veremiyordu. hiçbir seyi düzgün hatırlayamıyordu artık.
***
"Evet herkes perdenin önünde toplansın" dedi bayan dom çok heyecanlı bir sekilde. Herkes söylenen gibi perdenin önünde toplandı, ness uzakta duruyordu ve etrafına bakınmaya başladı, kızıl ejderi arıyordu. Birinin koluna dokunması ile irkildi.
"Julietim sen olmalısın güzellik" dedi gülen bir sesle. Bunu söyleyen lousti aptal gülüşü ve yakışıklı yüzüyle cidden bir romeo gibiydi.
Nessa onun keskin çene hattına baktı ve cidden yakışıklı diye düşündü.
"Maalesef" demekle yetindi sadece.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gri'nin yaşamı
Novela Juvenilingiltereye geldiğimde 16 yaşındaydım. Ailemi kaybetmiş 16 yaşındaki bir kızdım. Her şeyden habersiz, koruyucu ailenin yanında yaşıyordum. Hiç tanımadığım bir yerde hiç tanımadığım bir kişiye dönüşüyordum. Siyah olmaktan çıkıp gri oluyordum artık. c...
