Sabah alarm sesiyle uyanıp okula hazırlandım. Kahvaltı yapıp okula gittim. Okulun koridorunda bir telaş vardı. Herkes duyuru panosuna bakıyordu. Merakıma yenik düşerek bende bakmaya çalıştım. Anladığım kadarıyla doğum günü partisi afişiydi. Okulun panosuna astıklarına göre herkes davetli gibi geldi. Yanımdaki kıza sormalı mıydım ? Sorsam bir şey kaybetmezdim herhalde diye düşünüp hiç kendimi tutmadan sordum.
-Merhaba.
Kız yan gözle bakıp geri döndü. Tekrar ısrarla omzuna dokunarak sormaya devam ettim.
-Merhaba, partiye herkes davetli mi?
-Pek herkes değil.
-Nasıl yani?
-Mesela senin gibiler değil.
-Benim gibiler derken?
Beni baştan aşağı süzüp alaycı bir gülümsemeyle arkadaşlarının yanına gitti. Ne demek istediğini anlamıştım. Daha okulda kimseyi tanımazken ve silik kız izlenimiyle sormam hataydı. Umudum kırık bir şekilde koridorda ilerledim. Aniden önümde birisi belirdi. Kafamı kaldırdığımda kalbimde tarif edilemez derecede bir acı oluştu. Bu acı karşımdakinin gözleriyle buluşunca tatlı bir kalp çarpıntısına dönüştü.
-Merhaba Eslem.
-M-merhaba.
-Hatırladın mı?
-Neyi?
-Beni?
-Seni derken, tanışıyor muyuz?
-Hım öyle diyorsun yani. Peki dediğin gibi olsun. Partime geleceksin değil mi?
Eliyle işaret ettiği yere döndüm. Panodaki afişi gösteriyordu. Doğum günü onun muydu? Neden bana sormuştu ki? Şimdi kızın dediğini söylersem rezil olurdum. Kendimi durduk yere küçük düşürürdüm.
-Eslem?
-Herkes davetli mi?
-Herkesi boş ver sen benim özel davetlimsin.
-Özel davetlim mi? Pardon tanışıyor muyuz? Hem ismimi nereden biliyorsun?
Çocuk dediklerim karşısında afalladı.
-Dur sakin ol, en iyisi sen bana telefonunu ver ben sana konumu atarım. Ya da ben sana numaramı vereyim sen bana mesaj gönder ben sana konumu atarım. Beni burada bekle kağıt kalem alıp geliyorum.
Bir sınıfa girip geldi. Al bu benim numaram akşam olmadan yaz bende konumu atayım olur mu?
-Peki.
-Tamam o halde akşam görüşürüz. Kesin bekliyorum.
Bir şey dememe kalmadan gitti. Daha yeni ne olmuştu? Sorularıma bile cevap vermemişti. Gidecek miydim? Okul bitene kadar aklımda bu soru vardı. Okulun çıkış zili çaldı. Telefonumu çantamdan çıkardım. Daha karara varmadan bir anda kendimi çocuğun verdiği numarayı kaydederken buldum. Zaten amacım partiye gitmek değil miydi, şimdi bu tereddüt nedendi? Belki de kızın dedikleri hevesimi kaçırmıştı. Ama sonuçta doğum günü sahibi kendisi çağırmıştı. Gitsem bir şey kaybetmezdim sonuçta. Karar vermekte çok bile zaman harcamıştım. . Şimdi ise mesaj atma kalmıştı.
"Merhaba ben Eslem. Hani koridorda doğum gününe çağırmıştın."
Evet bence güzel bir mesajdı, direk göndere bastım. Anında görüldü oldu. Daha benim çıkmama zaman kalmadan mesaj geldi.
"Merhaba Eslem. Akşam 21.00'da attığım konumda bekliyorum.
Ardından bir konum geldi. Eşyalarımı toplayarak okuldan çıktım. Arabaya bindim. Halil amca(şoförümüz) eve bıraktı. Ben koşarak eve girdim. Parti saat dokuz da başlayacaktı. Bu yüzden hızlı olmam gerekiyordu. Ben bu konular da acemiydim. Peki nasıl hazırlanacaktım? Ah tabi her zamanki gibi mükemmel bir fikrim vardı. Ablamdan yardım isteyebilirdim. Ablam bu konularda yetenekliydi. Aslında biz çok zıttık ama yine de çok iyi anlaşıyorduk. Hemen ablamın odasına koştum. Pat diye içeriye girdim. Ablam telefonunda şarkı dinleyerek nişanlısıyla mesajlaşıyordu. Hemen en şirin halime girdim. Yavaşça yanına gittim. Ablam fark etmiş olacak ki konuşmaya başladı.
-Güzellik ,söyle bakalım seni buraya hangi rüzgar attı?
- Ablacım bu gün okuldan bir arkadaşımın doğum günü partisi var. Bana hem hazırlanmam da hem de annemlerden izin almamda yardımcı olabilir misin?
-Durum anlaşıldı. Seni hazırlaması kolay ama annemlerden izin alması zor .Tabi annemler yine iş için yurtdışına çıktılar. Bu yüzden izin almamız gereken kimse yok. Zaten partiye gitmesen de Can'la yemeğe gidecektik.
-Sen beni ayak altında olmayım diye mi gitmeme izin veriyorsun? Aşk olsun abla.
Dudaklarımı büzüp kollarımı bağladım.-Hayır tabi ki de. Eslem sanki bir yerlere gideceğimiz de seni çağırmıyorum. Sen ama her zaman derslerin için ekiyorsun. Şimdi de dersini boş ver gel diyecektim ama sen kendi eğlenceni bulmuşsun.
-Tamam o zaman bende sizinle geliyorum.
-Hayır. Sen git eğlenmene bak biz nasıl olsa her zaman gideriz. Bu lise yılları hayatına bir kere gelir. Sen eğlenmene bak.
"Ablam benim" diyerek sıkıca boynuna sarıldım.
-Kızım dur boğulacağım. Hem hadi daha yapacak çok iş var.
-Hadi o zaman.
-İlk sen duş al ,bende bu arada giyeceğin elbiseyi seçiyim.
-Tamam diyerek banyoya koştum. Duşumu aldıktan sonra havluma sarınıp banyodan çıktım. Benim aslında partiye giyilecek bir elbisem yoktu. Ablam acaba nasıl bulacaktı? Valla işi zordu. O anda kapı aralandı ablam odama bir elbiseyle girdi.
-Güzellik hızlı ol yoksa geç kalacaksın.
- Esma abla tamamda sen elbiseyi nerden buldun ? Benim partiye giyilecek elbisem yok.
-Sen şu elbiseyi giydikten sonra karar ver diyerek elime elbiseyi verdi.
Bende hiç bakmadan hızlıca giydim. Kendime bakmak için aynanın karşısına geçtim ve şok oldum.
Merhaba arkadaşlar. Yeni bölüm ile karşınızdayım. Sizce Eslem niye aynanın karşısında şok oldu? Tahminlerinizi bekliyorum. Umarım beğenmişsinizdir.