YILDIZ #wattys2019

2.BÖLÜM "PERDEYİ ÇEKEN KIZ"

Taylor swift - We are never ever getting back together (umarım yanlış yazmamışımdır)
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Uyandığımda aklıma direkt üşüşen şey dün ki yaşadığım rezillikti. Neyse şimdi bunu takmamak lazımdı. Artık önümüzdeki maçlara bakacağız.

Bugün diğer günlerden bile sıcaktı. O yüzden Ece ile birlikte kumsala gidecektik. Plaj çantalarımızı hazırladık. Plaj çantama gereken eşyalarımızı kattıktan sonra plajın yolunu tuttuk. Plaj yakın olduğu için yürüyerek gidecektik. Parmak arası terliklerimizi giyip dışarı çıktık. Yolda giderken ikimizde kulaklıklarımızı takıp gittik. Yol boyunca birkaç cümle dışında hiçbir şey konuşmamıştık. Zaten yürürken ağzımızın içindeki tükürük saniyesinde kuruduğu için konuşacak mecali bulamamış ve dili sallanan köpekler gibi olmuştuk. Plaja geldiğimizde kuma havlularımızı serdik. Ben soyunma kabinlerine giderken Ece çantalara göz kulak olacaktı. Kabinlere geldiğimde üstümü değiştirip geldim. Ben geldiğimde Ece gitti.O sırada yan şezlonga birisi geçti. Yan tarafa doğru baktığımda bizim karşı bloğa taşınan meteoru gördüm. Tişört'ü olmadığı için rahatlıkla kaslarını görebiliyordum.

Kaslarını kesiyorum demiyor da. Bakıyorum diyor. Güldürdü kız ahahaha

Artık ne kadar uzun baktıysam çocuğa bana "bana bakmayı bitirdiysen ben gidiyorum"dedi tatlı bir ses tonuyla. Ağzım beş karış açılmak için hazırlanırken kendimi anında toparladım.

Şaşkınlık ve yakalanmanın verdiği utançlıkla "Saçmalama. Hem ben sana bakmadım "dedim. Harika! Dün ki olaydan sonra üstüne çok güzel oldu. Yeterince rezil olmuştum. Şimdide dikizlerken yakalanmıştım. Sadece gülerek karşılık verdi. Eridim. Yemin ederim eridim.

Bir an da arkasını dönüp gözlerini bir yerden çıkarmaya çalışırmış gibi "Sen şu yüzüme perdeyi kapatan kızsın değil misin?" dediğinde yüzüm renkten renge girdi. Beni hatırlıyordu. BENİ HATIRLIYORDUUUU. Hemde yüzüne perde çeken kız olarak. Gerçekten pörfekt yani.

"Şey.. ben.. aslında yüzüne karşı bir anda öyle perdeyi çekmek istemedim. Kabalık ettim pardon" dedim gülümseyerek. Bir yandan da yanaklarım kızarıyordu. Hava daha sıcaklaşmıştı. Ellerimle kendime yelpaze yapmamak için kendimi zor tuttum.

Elini ensesine attı ve kaşıyarak "Yok sorun değil. Ben de kötü bir şey yaptım sanmıştım" dedi. Anaam utandı. Abucuk abucuk. Utandın mı sen. Ayrıca sadece bakarak ne kötülüğü yapmış olabilirdi ki?

Tebessüm ettim ve "Yok yok. Ben arada böyle ani tepkiler veriyorum kusura bakma tekrardan" dedim. Allahım gülmekten yüz kaslarım acımaya başlamıştı. Noluyordu bana böyle. Aptal kızlar gibi olmuştum.

"Neyse ya. Ben artık gideyim. Hadi görüşürüz" dedi ve elini hafifçe kaldırdı.

Bende onun yaptığı gibi el salladım ve "görüşürüz" dedim. O sıra da Ece sırıtarak yanıma geldi.
"Ne gülüyon Ece at gibi" dediğimde sırıtması iyice genişledi. Kaşlarını aşağı yukarı hareket ettirdi. Bu "hafi hadi anlamadım. Enişte mi geliyo?" bakışıydı.
"Of Ece salak salak triplere girme o çocuk bana bakmaz" dediğimde sırıtışının yerine göz kaydıran emoji yüz ifadesi geldi. İşte bu da "sen nerenin salağısın. Asıl sen saçmalama" demekti. Nasıl da güzel anlıyordum yüz ifadelerini. Sözsüz anlaşma şeklimiz bitince etrafıma bakınmaya başladım.

Bir yandan kaç yaşında acaba diye düşünürken bir yandan gözüm etrafta onu arıyordu.

İlerde voleybol oynayan bizimkileri görünce Eceyle beraber yanlarına gittik. Pınar, Elif, Gökmen ve Barış gayet eğleniyor gözüküyolardı. Hemde bensiz. Peeh. Napıyım bensiz oynanan voleybolu be.

"Vayy kardeşim sende mi geldin" dedi Gökmen. Başımı sallayarak "yok ben aslında gelmedim evde oturuyorum" dedim. Elif gözlerini kaydırırken, Pınarın dudaklarından bir kıkırtı döküldü. Güldükten sonra "ee top yok mu? Voleybol oynayalım hadi" dedim.
"Barışı ar kanka onunla oynarız" diyip gülen Gökhan kafasına sağlam bi top yiyince gülüşü soldu.

Barış, Gökhanın kafasından geri seken topu ayaklarının dibinden aldıktan sonra bana atıcakmış gibi yapıp Eceye attı. Tabi bunu beklemeyen Ece topu tutamadı. Ece'den seken top bana gelince sinsice sırıttım ve Barışa baktım.

"Hadi oynalım. Sonra denize girer biraz yüzeriz" dedim ve filenin diğer tarafına geçtim. Herkes başıyla onayladıktan sonra yerlerimize geçtik ve oynamaya başladık.

Bölümler, olaylar bozulmadan düzenlenmiştir.