Sabah gözlerimi açtığımda dünyanın en güzel gülümsemesi ile karşılaşmıştım. Kocaman gülümseyip Gece'nin yüzünü okşadım. "Babam..." Yüzüne kocaman bir gülümseme yayılırken akan salyalarını silip gülümsedim. Kucağıma yatarken kıkırdadığında Nisa'ya bakındım. "Nisa'm?" "Günaydın." Saçları ıslak ve üzerindeki bornozla yanıma gelince gülümsedim. "Hmm öyle mi dersin? Gerçekten günaydın o zaman." Yanıma oturunca Gece de annesinin kokusuyla hemen ona bakmıştı. Gülümsediğinde ben de gülümsedim. "Seninle uyanmayı çok sevdi."
Dudağıma minik bir öpücük kondurduğunda gülümsedim. "Sen özledin mi peki benimle uyanmayı?" "Özlemez olur muyum sevgilim?" "Ben evi biraz toparladım. Sonra kurabiye yaptım... Kahvaltı için de bir şeyler ayarladım tabii." Bedenimi saran kollarıyla gülümsedim ve saçlarına uzun öpücükler bıraktım. Gece göğsüme vurup bana bakarken onun da saçlarına öpücükler bıraktım. "Ya Barış en çok anneler öpülür." Nisa kollarımın arasına girerken Gece'yi de kucağına almıştı. "Öpeyim mi ben prensesimi?"
Gece'nin yanağını öptüğünde Gece heyecanla bana bakmıştı. Burukça gülümsedim. Annesiz kalmıştı. Tamam belki annesi şimdi yanındaydı ama benim yüzümden annesiz kalmıştı bir süre. Nisa onunla ilgilenirken ikisini izleyip ağlamaya başladım sessizce. Berbat bir adamdım. Öyle olmak istemesem de öyle olmuştum. İkisi birlikte çok mutluydu. Nisa benimle uğraşmaktan kendini ihmal etmişti. Belki kendine odaklansa bu kadar ciddileşmezdi her şey. "Barış şuna bak bu hemen yürümek istiyor." Nisa bana bakarken gülümsemesi solmuştu.
"Ne oldu?" "Sorun yok..." Gece bana doğru emekleyip sıkıca sarılınca Nisa da gelip sıkıca sarılmıştı bana. "Anneni mi özledin?" Başımı iki yana sallarken iki güzelimin de yanaklarına öpücükler bıraktım. "Seni çok seviyorum Nisa." Gece mavi ve kısık gözleriyle bana bakarken gözyaşlarımı silip gülümsemişti. "Benim yüzümden değil mi Nisa?" "Ne senin yüzünden aşkım..?" "Benim yüzümden kızımız senden uzak kaldı. Benim yüzümden sevmedin onu. Değil mi?" "Hayır... Hayır öyle konuşma. Gece'yi çok seviyorum." Dudaklarımı kapatınca gülümsedim.
"Kızımızın yanında kötü şeyler yok. Biz onu çok seviyoruz. İkimiz de onu heyecanla bekledik ve çok sevdik." "Babası ona kendiyle ilgili her şeyi anlattı." "Barış kızımız seni çok seviyor. Hatta benden çok seviyor seni." "Sensiz bu ev ölü gibi Nisa. Bu evin ruhu sensin. Sensiz ruhsuz..." "Eh tabii. Ben güzelim bir de... Güzelim değil mi?" Bana beklentiyle bakarken gözyaşlarımı silip gülümsemişti. "Gördüğüm ve görebileceğim en güzel şeysin sen." Gece annesinin göğüslerine ulaşıp onu emerken gülümsemişti.
"Bu fazla yaramaz olmuş." "Bakayım mı ben bir ne yapıyor?" "Ya babacık fazla mı yaramaz olmuş?" "Bakayım mı Gece'me?" Nisa kızarırken gülümsedim ve üzerindeki bornozu çekiştirmeye başladım. "Aşkım yapma Gece'nin yanında." Gece gülüp bana bakarken gülümsedim. Nisa'nın yanakları kızarırken Gece de beni yanına çekmişti. "Barış..." "Kırmızı kırmızı yanaklara bakar mısınız?" Gece annesinin göğüsleriyle oynayıp karnını doyururken Nisa da kıpkırmızı kalmıştı. "Gece sen babanı seviyorsun ama ben de annenim bana böyle eziyet etme."
Minik bir öpücük bırakıp gülümsedim. "Özlemişim." "Yapma çocuğun yanında." "Ama özledim minik sevgilimi." Derin nefesler almıştı. "Ben de özledim. Ama öpmüyorum bir yerle..." "Hmm arsız ve yaramazız ne güzel. Gece... Güzel kızım Yusuf amcanı özledin mi?" Gece annesine sıkıca sarıldığında derin bir nefes aldım ve burukça gülümsedim. "Hayallerimi yıktın şuan ama." Gece bana boncuk boncuk bakarken Nisa da onu bana verip kalkmıştı. "Üzerimi değiştireyim ben o zaman." O üzerini giyinirken ben onu izliyordum kocaman gülümsememle birlikte...
"Artık ağlamak istemiyorum sen de isteme olur mu?" Nisa'yı başımla onayladım ve heyecanla ona baktım. "Hadi alışverişe gidelim ve yeni bir yatak alalım." Gözleri büyürken bana bakmıştı. "Yatakları mı ayıracağız? Hayır yapmayalım." Nisa'nın yanına gittim ve omzuna uzun öpücükler bıraktım. "Bu yatakta sen bensiz uyudun. Ben de sensiz uyudum. Olmaz. Bizim yatağımız olsun. Hep ikimiz yatalım." "Ama Barış ben yine gidecektim..?" Nisa bana bakarken kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettim. Yine gidecekti. Yine tedavi olacaktı ve yine onsuz kalacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MECZUP
Fanfictionİki hasta ruh birbirinde tedavi olabilir miydi? Kim bilir belki de her şeyin ilacı bazen zaman değil, seni sevecek bir kişidir. "Bu iyiydi işte. Seninle eğleneceğiz biz bundan eminim artık." "Burada fazla kalacağımı zannetmiyorum."