Serra : onunla dün ayrıldık dün benim için çok kötü bir gündü anneme kanser teşhisi kondu hayatım daki tek güvendim erkek beni aldadtı .
Of zaten selinde ankaraya gitti. Dertleşcek insanda yok şimdi selini arasam kızın tatili mahfolacaktı zaten annemin hastalığını kimseye söylemeyecektim. Çünkü annem iyileşecekti. Babamın beni bıraktığı gibi birakamazdı ben bu acıya bidaha katlanamazdım. Yan duvardaki aynaya baktım gözlerim şişmişti ve biraz başım arıyordu. Acaba annem napiyordu bu halde yanina gitsem çok üzülürdü. Banyoya girip 15 ,20 dakika duş aldım biraz kendime gelmiştir aşağı indiğinde mis kokular geliyordu. Mutfağa girdim anneme koçaman sarıldım oturma odasındaki masaya baktım üzerinde sarma köfte patates gördüm canım annem benim ya üzüldüğüm için sevdiğim yemeklerden yapmış
Zehra: kızım hatı otur yemek yiyelim boğazda çay içmeye gidelim nedersin
Serra : olur annecim neden olmasın
Yemeği yedikten sonra masayı toplayım üstümüzü giyinmek için annemle yukarı çıktık ben sırtı belime kadar açık olan bir buluz giydim buluzum beyaz renkteydi altına siyah yüksek bel pantolon giyim saçlarımı yana doğru ördüm topuklu ayakabılarımı giyidim bana kalasa bugün dışarı çıkmazdım ama annenin üzüldüğümü alamamasına özen gösteriyordum odamın kapısını açdım ben hazırın anne diye bağırdım arabanı anahtarlarınıaldım ve aşağı inip arabayı çalıştırdım zaten 10 dakikalık yolumuz vardı oturduğumuz yalı boğaz köprüsüne çok yakındı 5 dk sonra anemde geldi vardığımızda bi masaya oturup siparişleri verdik .
Zehra: kızım biliyorsun kanserim ve ölme ihtimalım çok yüksek annemin lafını bölüp hayır hayır sen ölmiceksin anladınmı yiyerek dışarı çıktım ağlamalıydı sesim kendime engel olamadım ve ağlamaya başladım . her kez annemin başına toplanmışdi anneme birşey olmuştu hemen yanına gittim hastaneye gittiğimizde kendimi çok suçlu hissediyordum eğer anneme birşey olursa kendimi affetmezdim neyseki annemin birşeyi yoktu hastanede çıktığımızda annemden özür diledim annem kızımsenin bir suçun yok ki işte anne yüreği napsın o telaşla arabayıda restorant unutum neyseki hastanenin taksisi vardı yarın sabah alırdim eve vardığımızda hemen uyumak istedim bir an anneme iyigeceler kraliçe dedim oda bana prensesin hadi iygeceler dedi yarın okul yoktu hayin seloda beni bu yüzden burada bırakıp ankaraya gitti neyseki yarın gelecek ben genellikle seline selo derim ustümü soyup ayıcıklı pijamalarımı giyip yattım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SoNsUzLuK AşKtA SaKlI
ChickLitSerra 22 yaşında güzel sanatlar bölümüde iç mimarlık okuyor. babasını küçük yaşta kaybeden bir kız ve babasında ona tek miras koyu lacivert ve kocamanan iriiri gözleri ve kumral sa- çlarıdır. serra da aynı babası gibi kumral ve lacivert kocaman...