Gay Bar/Seongsang

3

Sarı saçlı çocuk şu an tam dibimde oturuyordu. İçkisinden bir yudum almış ve dudaklarıma bakarken:

"Burası çok sıkıcı olmaya başladı, bana geçelim mi güzelim?"

Demişti. Duyduklarımla şoka girmiş ve aklıma ilk gelen şeyi söylemiştim.

"Ay hoşt ulan amınakodum"

Çocuk bana anlamsız gözlerle bakmış ve tekrar tekrar sormuştu. Tabiki de kabul etmeyip masadan kalkmaya yeltendim ama faydasızdı. Şerefsiz her kalkmaya çalıştığımda bileğimden tutup oturuyordu. İnatla tekrar kalkmıştım ve tekrar bileğimi tutmuştu ama bu sefer beni kendine doğru çekmiş ve kucağına düşmüştüm.

"Pek uslu bir hanımefendiye benzemiyorsun, sevdim."

Demişti gözlerimin içine bakarken. İçimden ona ana bacı girerken kucağından zar zor kalkmış ve

"Lan yavşak herif ben erkeğim be ne hanımefendisi" diye bağırmıştım. Adamı çileden çıkartırdı bu manyak. Ona baktığımda çoktan sızmış olduğunu fark etmiş ve bunu fırsat bilerek masada tek oturan Jongho'nun yanına gitmiştim.

"Kalk hadi burdan siktir olup gidelim. Az daha sikecekti beni bu manyak herif"

"Sen gideceksen git hyung, burası harika bir yer."

"Harika mı?" diye sormuş ve baktığı yöne doğru bakınca olayı anlamıştım. Bizim küçük velet kızıl garsonu kesmekle meşguldü. Bakışlarımı ondan çekmiş ve Wooyoung'u aramaya başlamıştım. Ben onu bulamadan o beni bulmuştu ve gözlerinden kalpler fışkırıyordu adeta.

" Hwa hyung, San date teklifimi kabul etti"

"San kim lan?"

"Size gösterdiğim vardı ya benimki dediğim o işte yarın date'e çıkıcaz" demiş ve çığlık atmıştı.

Tepkisine gülmüş ve tebrikler demiştim. Daha sonra ikisini de kolundan tutup çıkışa doğru sürüklemiştim.

---------------------------------------

Uzun bir aradan sonra merhaba

Aslında dün atıcaktım ama atmadım psmspsösğsöağ

Neyse umarım beğenmişsinizdir görüşmek üzere