Arkama bile bakmadan koştum. Okulun kullanılmayan bölümüne.
McGonnagal : Yakalayın onu!
Snape : Diana derhal geri gel!
Bazı öğrenciler peşimden koştu. Ama kullanılmayan kısıma daha önce gitmedikleri için kayboldular.
Önüme gelen bir sınıfa girip izimi kalanlara tamamen kaybettirdim. Masadaki bir kitap dikkatimi çekti. Baya eski gibiydi. Üstünde Newt Scamander yazıyordu.
Diana : Vay be.
İçinde değişik yaratıkların bakımını ve yararlarını anlatıyordu. Kitabı bel çantama koydum. Dışarı bir göz attım.
Draco : Orada işte orada!
Draco dışarı bakan başımı fark etmişti. Profesör Snape hafif kayarak koridorun sonunda belirdi.
Snape : Bu defa kaçamazsın.
Hızla diğer tarafa koştum. Profesör ve Malfoy peşimden geliyordu. İkiye ayrılan bir yola geldim. Sağa gittim.
Snape : Sen Dumbledore'a git. Ben onu yakalarım. Başımıza dert açacak!
Malfoy ayrıldı. Profesör arkamdan büyüler yolladı ama isabet ettiremedi. Zindanlara indim. Hepsini tek tek geçtim. Profesör yorulmadan peşimden koşuyordu. Sonunda çıkmaza gelmiştim. Aniden durdum. Profesörün yolladığı büyülerden biri beni bulunca çığlık atıp dizlerimin üstüne çöktüm. Aynı rüyayı gördüm. Rowan'la gülmemiz. Seçim Töreni. Tonks ile tanışmamız. Ve ensemde bir el hissettim.
Snape : Senin gibi küçük yaramazların aklına girmek kolay oluyor. Ensenden taşıyayım mı? Yürür müsün? Yoksa kaçar mı?
Diana : Bırak beni!
Snape : Kim olduğunu ve kim olduğumu unutma. Slytherinden 10 puan. Ve ensenden taşıma kararı aldım.
Profesörün elinde çırpınmaktan başka çarem yoktu. Görenler korkup geri çekiliyordu. Profesör garip bir kuş heykelinin önüne geldi.
Snape : Limon Şerbeti!
Heykel dönerek basamaklar oluşturdu. Profesör birine atlayıp yukarı çıkmaya başladı. Kapıyı neredeyse kıracak şekilde açtı.
Snape : İyi günler Profesör Dumbledore.
Dumbledore : İyi günler Snape. Artık Diana'yı bırakabilirsin.
Snape : Kaçabilir.
Diana : Bırak!
Snape : Peki.
Profesör aniden bırakınca yere yapıştım. Hemen geri toplandım. Asam Olivander'ın elindeydi.
Snape : O büyü büyük bir kara büyü. Geçmez ateş.
Diana : Bilerek olmadı!
Snape : Kes sesini!
Dumbledore : Kavga etmeyin. Evet Diana. Anlaşılan geleceğiniz gün bir ani kararla masadaki asayı almışsınız.
Olivander : Arkanızdan bağırdım ama çoktan gitmiştiniz. Bu asa kırıktı. Tamir etmem için yollanmıştı.
Utanmıştım başımı öne eğdim.
Olivander : Eminim ki bu asa işinize yarayacaktır.
Bana başka bir asa uzattılar. Biraz korkarak elime aldım.
Dumbledore : Bir şeyler deneyin.
Diana : Hiç bir şey öğrenmedik ki daha?
Snape : Öhöm öhöm.
Profesör masadaki bardağı uzattı.
Snape : Aquamenti.
Asamı bardağa doğrulttum.
Diana : Aquamenti!
Bardağa su doldu. Profesör suyu tek dikişte bitirdi.
Snape : İyi koştunuz doğrusu. Biraz daha su sakınca olmazsa.
Diana : Aquamenti.
Dumbledore : Artık sorun çözüldü sanırım. Diana senin bu zamana kadar yaşadılarınızı merak ediyorum. Beni burada bekleyin. Burdan Bay Olivander.
Dumbledore ve Olivander çıktı.
Diana : Profesör?
Snape : Evet?
Diana : O bana zindanda yaptığınız neydi?
Snape : Zihinefend mi?(İns doğru yazdım siz anladınız) Sadece sizin aklınıza girdim.
Diana : Vay be. Herkesin aklına girebilmek çok güzel olmalı. Biraz korkunç aslında.
Snape : İyi bir zihinbendar gelmediği sürece....
Kapıya yöneldi.
Snape :..... Herkesin aklına girebilirim.
İyi günler Profesör Dumbledore.
Dumbledore : Görüşürüz Snape. Geç otur Diana.
Koltuklardan birine geçtim. Önüme meyve suyu ve şeker geldi.
Diana : Gerek yoktu.
Dumbledore : Sadece biraz tatlı. Evet. Ne kadar şey hatırlıyorsunuz eskiden?
Diana : Bi adamın beni bıraktığı günü. Sadece gölgesini biliyorum. Ve ortadan yok olduğunu. Geriye bunu düşürmüş.
Çantamdan zümrüt taşları olan bir bileklik çıkardım.
Diana : Bakıcım bana bunu vermişti. Beni bırakan adam düşürmüş. Bende bunu her zaman yanımda taşırım.
Dumbledore : Çantanızda başka neler var?
Diana : Kitap ve......... Newt Scamander'ı tanıyor musunuz?
Dumbledore : Newt Scamander tabiki. En iyi öğrencilerden biriydi. Yaratıklara derin ilgisi vardı. Bir Obscurial yendi ve Grindelwald'un yakalanmasına da yardım etti.
Diana : Onun kitabı bu sanırım.
Çantamdan kitabı çıkarıp gösterdim.
Dumbledore : Ah evet. Bu onun kitabı. Bunu nerden buldunuz?
Diana : Kullanılmayan bölümdeki sınıflardan birinde. Masanın üstüneydi.
Dumbledore : Kullanılmayan bölüme gitmeseniz iyi olur. Profesörler puan kırmakta asla geri değiller. Özellikle.....
Diana : Snape değil mi?
Dumbledore : Profesör Snape! Evet.
Diana : Kardeşler aynı binaya düşer öyle değil mi?
Dumbledore : Pek sayılmaz. Aile ile ilgili aynı zamanda kişi ve isteği ilede ilgili.
Diana : Ama ben Slytherinden olmak istemedim ki.
Dumbledore : O halde kişiliğiniz öyledir.
Diana : Ben kötü birisi miyim yani?
Dumbledore : Öyle değil aslında. Aileden olmalı sizinki.
Diana : Ailemden büyücü var mı bilmiyorum. Ama beni getiren adam büyücü olmalı. Ortadan yok olmuş göz önünde.
Dumbledore : Anladım. Güzel bir sohbeti Diana. Artık gidebilirsin.
Diana : Teşekkürler her şey için. İyi günler.
Dumbledore : İyi günler.
Ayağa kalkıp kapıya gittim. Heykelden aşağı kütüphaneye gittim.
Kütüphane kocamandı. Kitaplara göz atarken Malfoy yine ortaya çıktı.
Draco : Nasıl bıraktılar seni Kofti?
Diana : Ben Kofti değilim.
Draco : Ya öyle mi? Demek kütüphaneden kitap alacaksın.
Diana : Bakıyorum sadece.
Draco : Bakabilirsin ama senin benim bulunduğum yerlerde olman canımı sıkıyor. Hayır Crabbe.
Arkasındaki iki badigart gibi çocuktan biri bana yaklaştı.
Draco : Ya isteğine gidersin. Ya da zorlarım.
Diana : Okul babanın malı değil.
Draco : Ama olabilir. Ne kadar zengin olduğumu sen bilemezsin Fakir Kofti.
Diana : Bana Kofti deme!
Kadın : Şşş!
Görevli kadın sessiz ol şeklinde uyarı verdi.
Draco : Hadi git artık.
Diana : Kabul.
Bir sonraki sıraya geçtim. Malfoy karşıdan geldi.
Draco : Eeee. Hadi git.
Diana : Peşimden geleceksen gitmesi gereken sensin. Kaşınıyorsun.
Draco : Öyle mi? Düelloya ne dersin?
Diana : Düello?
Draco : Evet Düello.
Diana : Düello etmemiz yasak.
Draco : Korkak!
Diana : Öyle olsun.
Bir sonraki koridora geçtim. Malfoy tabiki karşıdan geldi.
Diana : Eeeee?
Draco : Sen bıkmaz mısın?
Diana : Hayır.
Kitapları incelemeye devam ettim. Malfoy bozulmuş gibiydi.
Draco : Okulda ben olmasam ne yapacaksın?
Diana : Biliyor musun? Kullanılmayan bölümü keşfederken sınıfların yerini öğrenmiş oldum. Yani sana gerek kalmadı. Yardım ettiğin ya da yardım etmemeye çalıştığın için teşekkürler.
Malfoy öylece kaldı. Raftan kalın bir kitap alıp kafam bıraktı.
Diana : Aptal! Sen ne yaptığını zannediyorsun!
Draco : Canım istiyor.
Diana : Sen beni öldürecek misin?
Draco : Belki.
Sinirle sonraki yere geçtim. Malfoy yukarı çıkıp başıma iki kitabı birden atmaya çalıştı. Kıl payı kurtuldum.
Diana : Ne yapmaya çalışıyorsun!
Kadın : Siz ikiniz! Hem kitapları aşağı atıyorsunuz hem gürültü yapıyorsunuz! Derhal dışarı!
Kadın ikimizide kapı dışarı etti.
Diana : Amacın ne senin!
Draco : Dur bir düşüneyim......
İlerledi.
Draco : Eğlenmek.
Diana : O zaman git başka şeylerle uğraş!
Sinirle şatodan çıkıp diğerlerinin yanına gittim.
Hermione : Diana! Neden kaçtın?
Diana : Biraz korktum.
Yanlarına oturdum.
Rowan : İyi ama noldu?
Diana : Aldığım asa meğer kırıkmış. Bana yeni bir asa verdiler. Dumbledore ile biraz sohbet ettik. Sonra kütüphaneye indim ama Malfoy yüzünden kovuldum. Başıma kitap atmaya çalıştı ve bende bağırdım.
Rowan : Bu çocuğun nesi var böyle!
Diana : Sadece zengin olduğu için fazla şımartılmış bana göre. Babasına güvenip her istediğini yapabileceğini düşünüyor.
Rowan : Boşver sen onu.
Diana : Okula alıştım sayılır. Artık kaybolmam.
Harry : Umarım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Snape'in Kızı
FantasySize baba diyebilir miyim? Profesör dondu. Bana döndü. Gözü yaşlı gülümsedi. Tabi ki öyle diyeceksin. Diana 11 yaşına geldiğinde Hogwarts'tan kabul mektubunu alır. Küçüklükten beri aradığı babasının Snape olduğunu düşünmektedir. Aynı zamanda bir k...