Chisaki (Overhaul) x Reader |Bnha x Reader|

Depo

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

"Ee, bugünkü satışım kime?"

Kai sandalyesine sırtını yaslayarak elindeki dosyayı masasına bıraktı.

"Bu sefer önemli birini dolandıracaksın. Eğlendiğini biliyorum ama yine de dikkatli ol."

"Tamam, tamam! Kime olduğunu söyle."

"Yeraltı dünyasında uyuşturucu satışı ile ünlü olan bir grup var. Onlara satacaksın. Parayı da bol verirler."

"Bu sefer paranın hepsini alırım."

Kafasını sakince aşağı yukarı sallarken ayağa kalktı. "Al güzelim, sorun değil."

Telefonunu cebinden çıkardı ve yaklaşık 1 dakika sonra benim telefonuma bildirim geldi.

Cebimdeki telefonu çıkardım.

"Adresi yolladım sana. Şimdi gidebilirsin, onlar zaten oradadır."

Telefondaki adrese birkaç saniye baktım ve telefonu geri kapatıp ona döndüm. "Tamam o zaman. Gelirim birkaç saate."

.

Adres eski bir depoydu.

Buralar şehirin daha çok sanayi bölgeleri tarafında olduğu için çok insan yoktu.

Eh, bu tarz çeteler zaten burada buluşurdu.

Deponun eski kapısı ittirerek açtım.

İçeriye sadece üst tarafta olan pencerelerden ışık giriyordu.

Tahta kutuların olduğu alanda duran 5 kişilik grup deponun ortasına doğru gelince ben de ortaya doğru ilerledim.

"Selam beyler. Parayı uzatın malı vereyim."

Kai'nin dediğini ciddiye almamış gibi olsam bile tabii ki ciddiye almıştım. Bir şey tehlikeli diyorsa tehlikeliydi.

Zaten adamlar çok çetin insanlara benzemiyordu.

Her ne kadar diğer dolandırdığım insanlar da çetin olmasa bile bunlarda farklı bir hava vardı.

Grubun lideri olduğunu düşündüğüm uzun boylu, kumral saçlı adam biraz daha öne çıktı. Bu yüzden ben de gözümü diğerlerinden ayırıp ona odaklandım.

"Yavaş ol güzellik, bu ne hız böyle?"

Gülümsedim, "Güzellik demezsek daha iyi olur."

Kumralın yüzündeki gülümseme büyürken arkasındaki adamlara bakıp geri bana döndü. "Sahiplisin sanırım."

Hâlâ gülümserken dişlerimi sıktım.

"Köpek miyim de sahibim olacak?"

Sakin ol Aris.

Sakinleş kızım.

Olay çıkarma.

Kumral iki elini teslim olur gibi havaya kaldırdı, "Tamam canım, sinirlenme. Malı göreyim."

Cebimden paketi çıkarıp ona attım. Tek eliyle paketi tuttu, o sırada arkadaki adamlardan biri bir yere gitti.

Gittiği yere kadar onu izledim ama önümdeki kumralden ses gelince ona döndüm.

"Sen denedin mi hiç bunu?"

"Tanıdıklarım denedi." Dudağım yana kıvrıldı, "Neden? Güvenmiyor musun yoksa?"

"Sektörde herkese güvenilmez."

"Ders mi veriyorsun şimdi?" çenemle paketi işaret ettim, "İstersen dene."

Gözü pakete kaydı, "Eğer denersem o kafayla mantıklı anlaşma yapamam, değil mi?"

Omuz silktim, "Muhtemelen."

Gözüm etrafı tarıyor, az önce giden adamı arıyordu.

İçimde kesinlikle iyi bir his yoktu.

Parayı alıp gitmem gerekti.

Kumral arkasındaki adamlardan birine paketi fırlattı. Başka bir adam ise cebinden bir zarf çıkardı, kalın bir zarftı. Para olmalıydı.

Kumral zarfı aldı ve geri bana döndü.

O sırada az önce ortadan kaybolan adam bize yaklaşmaya başlamıştı.

Hay siktiğimin kumral kafası! Ver şu parayı da gideyim hemen!

Hızlıca zarfa uzandığım sırada adam, kumralın kulağına bir şeyler fısıldadı ve o anda kumralın yüz ifadesi değişti.

Evet. Kesinlikle başım beladaydı.

Paketi onun elinden almak için çektiğimde kendisi daha büyük bir güç ile paketi çekti ve o anda vücudum kaskatı kesildi.

Hareket edemiyordum!

Göz bile kırpamıyordum!

"Ah... Seninle biraz işim var güzellik."