Merhabaa. Yeni bir bölümle ben geldim. Umarım beğenirsiniz. Lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin cancazlarım💜.
İyi okumalar."Uraz arkanda!!!"
Benim feryadımın hemen ardından duyulan silah sesiyle gözlerim korkuyla kapandı. Göz yaşlarım yine yolunu ezberlemiş gibi akmaya başlarken öylece kala kaldım ne ona doğru gidebildim ne bulunduğum bu kargaşadan ardıma bakmadan kaçabildim.
Ve ben uyanacağım kabusların gerçeğe dönüşmüş sabahlarına uyanırken korksam bile gözlerimi açarken hayatımda ilk defa bu kadar gözlerimi açmaya korktum. Uraz'ın şuan belkide yere yığılmış olan bedenini görecek olmaktan korktum.Ben, ilk defa göz kapaklarımı araladığım dünyada göreceklerimden bu denli korktuğum bir an'daydım...
Uraz. Acaba iyi miydi şuan. Yara almışmıydı. Son anda duyabilmişmiydi sesimi. Peki ya hemen ardından gelen çatışma sesleri o neyin habercisiydi? Uraz tek başına bu kadar insanla eğer ki yaralanmamışsa başa çıkabilirmiydi. Peki o na bişey olmuşsa neydi bu gelen silah seslerinin amacı. Ya benim kulaklarımı dolduran benim adımı haykıran ses bu kime aitti? Gelen sesi ayırt edemiyordum tıpkı şuan gözlerimi açamadığım gibi.
"Gizem!!"
"Gizem!! Arabaya geç!!"
Evet evet Akın'ın sesiydi bu gelmişlerdi sonunda. Soyutlandığım durumdan birden bire çıkmış kendimi havada uçuşan kurşunların arasında bulmuştum. Ne yapacağımı bilemez şekilde neler olduğunu anlamak için etrafa baktığımızda bizim geldiğimiz yönde Akın ve bir çok adam karşı taraf ile ön tarafta kalan adamlarla çatışıyorlardı. Gözüm onu aradığıda ise göremedim. Kalbim de anlamlandıramadığım bi sızı oluşurken daha fazla burada kalırsam yerde yatanlardan biri de ben olacağım için telaşla ve şuan göğüs kafesimin delip çıkmak isteyen kalbimle arabaya doğru koştum. Arabanın ön kapısını açıp kendimi içine attığımda kafamı eğip bu seslerin kesilmesini bekledim zira elimden başka birşey gelmiyordu. Yaklaşık on dakika sonra sesler kesilmiş yerini Akın ve Volkandan gelen küfürlere bırakmıştı. Kafamı kaldırıp baktığımda Akın'ın oldukça fazla adamla geldiğini görmemle çatışmanın kim tarafından iyi sonuçlandığı belli olmuştu. Bunun rahatlığıyla bende kendimi arabadan dışarı atmış derin bir nefes almıştım.
Akın da beni fark etmiş hızla yanıma gelmişti.
"Gizem. Uraz nerede?"
Uraz. Gözlerim onu görebilmek umuduyla sağa sola bakınırken yine görememiştim. Ona son seslenişi aklıma gelirken artık daha çok emin olmuştum kesin başına bişey gelmişti.
"Bilmiyorum" dedim oldukça buruk çıkan sesimle.
"Nasıl bilmiyorsun Gizem beraber değilmiydiniz. Koskoca adam nereye kayboldu."
Akın az önce ben duyup bana cevap mı vermişti. Sesimin nihayet tam olarak düzeldiğini anlamamla biraz sevinsemde Akın'ın sorusuna hak verince bu pek uzun sürmedi. Olanları baştan anlattım. Ve en son gördüğüm sahneyi de.
" Sonrasında ne oldu görmedinmi? Yada vurulup vurulmadığını?"
"Hayır görmedim."
Akın ellerini korkuyla saçlarından geçirdi. Uraz'ın onun için ne kadar değerli olduğu belliydi çünkü gözlerin de ki korku bunu gayet belli ediyordu.
Bu sırada Volkan gelmişti Akın'ın yanına."Akın. Hakan piçi de yok yerdekilerin arasında."
"Hay böyle işin!"
Akın diğer adamlara dönmüş emirler yağdırmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİRİUS
Teen FictionGeçmiş, gerçekten geçmişmiydi? Bitmişmiydi gelecek ile olan kavgası? Peki kimdi kazanan.. Gelecek olanın geçmişi mi daha acımasızdı, yoksa geçmişin yaşananları mı? Hangisi daha çok yaralardı insanı? Babasının işi dolayısıyla başka bir şehire taşına...