SON SAYI |Ara Verildi|

09.09

[Multi: Alvina❤️Alisa]

"Teşekkür ederim."

Eda'nın uzattığı limonata bardağını alarak oturduğum yerde iyice yayıldım. Çocuklar çarpık kentleşme yapar gibi dağınık dağınık oturdukları için biraz geride kalmıştım ancak bulunduğum yerden herkesi rahatça izleyebildiğim için halimden memnundum.

Limonatamdan birkaç yudum aldığım sıra elindeki hazır soğuk kahve kutusuyla yanıma yerleşti Halil. Ona kısa bir bakış attıktan sonra kızların maç sohbetini dinlemeye başladım.

"Ben bir ara maçı cidden veriyoruz sandım ya," diyerek güldü Naz. "Üzerimizde öyle bir baskı oluşmuştu ki sanırsın Şampiyonlar Ligi final-four oynuyoruz."

"Al benden de o kadar," diyerek kafasını salladı, Eda. "Gerçi yenilseydik Yıldırım başkandan büyük azar yerdik."

"Hakikaten yerdiniz yalnız," diyerek sırıttı Serkan. "Uykusunda bile maçla ilgili bir direktif veriyormuş, maçtan önceki gece. Annem anlattı."

Dudaklarıma şaşkın bir gülümseme ev sahipliği yaparken Alvina da kıkırdayarak "Yıldırım abi bizden de fazla stres yapmış anlaşılan," diye mırıldandı. Serkan kolunu kaldırıp sevgilisinin omzuna dolarken "Aynen öyle," dedi.

"Yalnız Alisa'nın performansının hakkını yemeyelim kızlar," diyerek dikkatleri üzerime topladı Ceyda abla. Odak nokta olmaktan hiç hoşlanmazdım halbuki. "Mevkiisinin hakkını fazlasıyla verdi."

"Kesinlikle katılıyorum," diyerek başını salladı Alvina. Bakışları bana odaklanmıştı ve güven vermek istercesine gülümsüyordu. "Müthiş maç çıkardı."

Hafifçe gülümseyerek "Teşekkür ederim ama ben sadece üstüme düşeni yaptım," diye mırıldandım. "Ayrıca benim performansım da takım işi. Sizler harika defans yaptığınız ve bana istediğim gibi pas attığınız için ben o sayıları rahatlıkla alabildim."

"Neyi rahatça aldın yahu? Birinde az daha fileye yapışıyordun, birinde de hakemin bulunduğu yere dalmana ramak kalmışken frenledin kendini."

Halil'in söyledikleri üzerine şaşkın bakışlarımı ona çevirdim. Aklında da kalmıştı hani (!)

"Böyle şeyler de oldu ama maç bu nihayetinde. Her sayıyı mükemmel bir şekilde alamazsın."

"Kesinlikle katılıyorum ki en olmadık topları bile sayıya çevirmek asıl marifet."

"Aynen öyle," diyerek Büşra'yı onayladı Ceyda abla. "Genel olarak bugün sahada olan herkes çok iyiydi. Ufak tefek sorunlar elbette olacaktı."

"Tamam, yahu, gelmeyin üstüme," diyerek sırıttı Halil. "Altıüstü fikrimi beyan etmek istemiştim."

"Üstüne geldiğimiz yok zaten Halil," diyerek güldü Alvina. "Açıklama yaptık sadece."

Baş parmağını havaya kaldırmakla yetinen Halil soğuk kahve kutusunu kafasına dikerken "Ya ben bir şey soracağım ama art niyet aramayın lütfen," diyerek araya girdi Büşra. Bakışları benle Alvina arasında geziniyordu. "Son pası bilerek mi Alisa'ya attın, yoksa ani gelişen bir şey miydi?"

Bunu ben de merak ediyordum aslında ancak sormak istememiştim. Büşra hislerime tercüman olduğu için sevinmiştim doğrusu.

Alvina bakışlarını bana çevirip yaramaz bir kız çocuğu gibi sırıttı. "Aslında bilerek yaptım ama topun gelişine göre Alisa'ya pas atmak en mantıklı olandı zaten."

Kaşlarım şaşkınlıkla havlanırken "Yani bundan sonra son toplar hep Alisa'ya mı gidecek?" diye sordu Naz.

"Böyle bir şey söyleyemem çünkü Yıldırım abiyle bu konu hakkında hiç konuşmadık ama bence neden olmasın? Bu durum onun sayı almasını güçleştiriyor elbette ama Alisa bu zamana kadar bunun altından kalkmayı başarmış. Bundan sonra da aynı şekilde devam edebilir."