giriş.

470 58 143
                                    

"i thought bad things only happened to the bad girls."

...

         Chloe özel aracından iner inmez çantasının kolunu sıkıca tuttu ve koşar adımlarla merdivene yöneldi. Dersin başlamasına yalnızca 3 dakika kalmıştı, eğer geç kalırsa kendisini müdürün odasında bulabilirdi. Her ne kadar babasının adını söylediği an sorunu çözebileceğini biliyor olsa da, dertleri arasına bir de bunu eklemek istemiyordu.

       Koridorda ayakkabısının sesi yankılanır yankılanmaz birkaç bakışın ona döndüğünü fark etti, ancak hiçbirine aldırmadı. 3 ay önce duyduğu hakaretlerin ve dedikoduların yanında bunlar önemsiz birer ayrıntı gibi geliyordu. Kâhyası haklıydı, insanlar gerçekten de bir süre sonra olayı unutmuş ve onu suçlamayı bırakıp kendi hayatları ile ilgilenmeye başlamıştı.

       Sarışın kız o günden beri yaşadığı her şey için Marinette'e çok sinirli olmalıydı. Zaten fırıncı kızı çocukluğundan beri sevmemişti, okuldaki herkes ikilinin birbirinin yakasında olduğunu biliyordu. Şimdi ise onun yüzünden Chloe'nin hayatı mahvolmuş durumdaydı-

Ancak, o hâlini gördükten sonra Marinette'i nasıl suçlu bulabilirdi?

        Zilin sesini duymasıyla kafasını sağa sola salladı ve koridorun sonundaki sınıfına doğru koşmaya başladı. Arkasından gelen topuklu ayakkabı sesine bakılırsa Bayan Bustier de hemen peşinden geliyordu, yavaş hareket etmek ya da durup yaşananları düşünmek gibi bir lüksü yoktu

       Kapıyı hafifçe ittirerek içeri girdi ve kimseye çarpmadan kendi sırasına yerleşti. Her sabah olduğu gibi masasına birkaç karalama yapılmış, hoş olmayan sözler yazılmış ve birileri çöplerini bırakmıştı. Ancak Chloe okula geç geldiği için, onunla yaptıkları klasik sabah kavgalarına artık vakit bulamıyorlardı.

        Bu yüzden sessizce çantasını sandalyeye koydu ve bir ıslak mendil çıkartarak kurşun kalem izlerini silmeye başladı. O olaydan beri Sabrina yanında oturmuyordu, bu yüzden sırasına kimsenin göz kulak olmasını bekleyemezdi. Böyle şakalarla karşılaşması normaldi, kısa sürede sıkılacaklarını umuyordu.

        Kapının açılmasıyla kafasını kaldırmaya tenezzül etmeden ayağa kalktı ve sırasındaki yazıları silmeye devam etti. Sınıf öğretmenlerinin geldiğini, yoklama almak için masasına yöneleceğini tahmin edebiliyordu. O görmeden önce masasındaki izleri temizleyemezse açıklama yapması gerekecekti ve buna vakit ayırmak istediği söylenemezdi-

"Marinette, boş yerlerden birine geçebilirsin."

       Duyduğu isimle elindeki mendili sıkıca tuttu ve bakışlarını yavaşça kaldırdı. Sınıfın ortasında duran kişi, üç aydır okula gelmeyen ve hafıza kaybı yaşadığı dedikoduları tüm okula yayılan Marinette'den başkası değildi.

Onu kanlar içinde yatarken görmüştü Chloe.

Bir daha asla gözlerini açamayacağından, sarışın kızın günahlarını kanıtlayan bir mağdur olarak gömüleceğinden korkmuştu.

Ancak şimdi, okyanus rengi gözler kendisine neşeyle bakıyordu.

...

"enemies" adlı kurguya hoşgeldiniz!

ben wei dianxia, kısaca wei diye seslenebilirsiniz. eğer daimi bir okuyucum olacağınızı düşünüyorsanız, sizlere nasıl seslenmem gerektiğini buraya yorum olarak yazarsanız çok mutlu olurum!

doğrusu, şimdiye kadar çoğunlukla adrienette üzerine kitaplar yazdım ve lgbtq shipleri için fazla deneyimim olduğunu da söyleyemem. ancak, miraculous'u izlerken hem chloe'nin hem de marinette'in karakterlerinin harcandığını görmek canımı sıkıyordu. umarım hak ettikleri değeri bu kitapta görebilirler, ve omuzlarında durup onları aşağı çeken tüm dertlerden kurtulmanın bir yolunu bulurlar!^^

bu kadar sanırım! kitabıma bir şans verdiğiniz için teşekkür eder, iyi okumalar dilerim!

wei dianxia, 2021.

enemies [chlonette]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin