MDY-1

119 13 3
                                    

"Bugün okula seni ben bırakayım mı?"

Babamın dediği şeye olur anlamında kafa salladım. Babam beni düşünen tek adam.. annem ise güzellik salonunda sorun çıkmış sabah erkenden çıktı . Bizde babamla  kahvaltı yapıyoruz. Yani daha doğrusu o yapıyor bense peyniri püreye çevirmek üzereyim.

"Kızım tabağındakileri ye artık. Okula geç kalacaksın." Sanki denemiyorum ama biliyorum ki bu tabaktakiler bitmeden ne olursa olsun kalkamam. O yüzden yemeye başladım. Geriye sadece yumurtanın beyazı kaldı. Tam kalkıyordum ki "o yumurtanın beyazı da yenecek küçük hanım."

Galiba babam benle dalga geçiyor ."baba yumurtanın beyazını sevmediğimi biliyorsun. Onu yersem kusarım." Son kelimede yüzüm buruşmuştu çünkü artık kusmak istemiyordum. Babam da daha fazla zorlamıyacağını anladı ve kalktı galiba gidiyoruz.

Babama baktığımda üzülmüş görünüyordu. Galiba dediğim son şey yüzünden. Üzülmekte haklıydı da  sonuçta kim kızının bulimia hastası olsun ister ki. Evet ben bulimia hastasıyım. Ve tedavim devam ediyor ama ben hastaneden çıktım zaten iki ay boyunca oradaydım. Aslında hastalığımın adını öğrenmeden hasta olduğumu biliyordum ama bunu kimseye söylememiştim. Taki  okulun son günü karne almaya gittimde bayılana kadar. O gün içinde hastaneye yatırılmıştım. Annem ve babam haftada üç kez görmeye geliyordu beni o da yarım saat... ve maalesef ki yaz tatilimden iki ay gitmişti.

Şimdi ise arkadaşlarım yüzünden farklı bir okula gidiyordum. Babam her ne kadar özel okula git diye ısrar etsede  babamın işi yüzünden herkes benim ne hastası olduğumu öğrenmişti. Bende bu okulu seçmiştim. Özkaya lisesi...

Araba durduğunda kendime geldim ve babama döndüm. Alnıma bir öpücük kondurdu.

"kendine dikkat et öğle yemeğini de bitir yoksa-"  babam daha fazla devam edemeyecekti anladım. Konu ben ve annem olduğu zaman çok duygusallaşırdı bunu dolan gözlerinden anlayabilirdiniz.

"tamam babacım söz veriyorum hepsini yiyeceğim." Ve işte babamın gülümsemesi. Bunu seviyorum

"Sözmü?" diye sordu. Tıpkı bir çocuk gibiydi.

"söz." Tam iniyordum ki babam seslendi. "çıkışta seni şöför alacak. Bekle burada."

Sadece gülümsedim. Ve evet tam karşımda özkaya lisesi. Okul açık ve koyu griye boyanmış. Formaları ise üstü beyaz altı siyahtı. Aslında çok güzeldi.

...

Müdür yardımcısından sınıfımı öğrendim 11-c 2. Katta

Tam çıkıyordum ki bir anda tuvaletim geldi. Tam karşımda gördüğüm kızlar tuvaleti benim bugün şanslı olduğumun kanıtıydı galiba. İşimi hallettikten sonra aynada yüzümü inceledim. çıkık elmacık kemikler, yuvalarından fırlamak üzere olan gözler ve sanki uyuşturcu kullanmışım gibi koyu göz altları. Halbuki ben içki bile içmem. Ne komik değil mi? İnsanlar sizi hak etmediğiniz şekilde yargıyılayacak.

Sınıfa giderken geç kaldığım için biraz hızlı yürümüştüm.  11- b. Galiba yandaki sınıf benim sınıfım.

Arkamdan koşarak gelen biri daha vardı. Sanırım tek geç kalan ben değilmişim. Sınıfa girdiğimde o çocuk da arkamdan girdi. Tesadüfe bak bide aynı sınıftaymışız. galiba Tanrı bizi yan yana görmek istiyor çünkü şuan yan yana hocaya bakıyoruz.

"Özür dilerim hocam."  Ne! Galiba az önce aynı anda konuştuk.

"Siz ikiz misiniz sadece kızım sen fazla zayıfsın. Bence iyi beslenmelisin kırılacakmış gibi duruyorsun."

Sen benim neler çektiğimi biliyor musun be adam? ölümden döndüm ben  bide bana laf ediyorsun. son anda aklıma dank eden şeyle kendime geldim.

"Hayır hocam onu tanımıyorum bile." yeter artık ama. Bu çocuk benim ağzıma mı bakıyor?

"Tamam anlaşıldı. Yerinize geçmeden önce kendinizi tanıtın çünkü bu sınıfa yeni gelenler sadece sizsiniz. Evet başla bakalım küçük hanım."

En sevdiğim kısım!! Niye şu hayatta herkes aynı bulunduğu ortamda birbiriyle tanışmalı ki bu çok saçma...

"Adım Berzem. Berzem Atan-"

"Bir dakika sen Cüneyt Atan'ın kızı mısın?" bu soruda nerden geldi ki şimdi!!

"Evet hocam." lütfen bir şey sorma.Lütfen!!

"Pekala,sıra küçük beyde"

"Yapmayın hocam o kadar da küçük değilim. Adım Berkem Aksoy." hoca tam ağzını açmıştı ki adını daha yeni öğrendiğim çocuk onu durdurdu ve konuşmaya devam etti.

" Durun hocam bende Ceyhun Aksoy'un oğluyum. Şimdi oturabilir miyiz?"


niye bilmiyorum ama içimden bir şey şu an yanımdaki çocuğa doğru gidiyor. Kim bilir belki ruhum onu bırakmak istemiyor....

merhaba bu benim ilk hikayem nasıl bilmiyorum içimden gelerek yazıyorum. aklımda sadece çok az bir kurgu var ama her an değişeniliyor biraz dengesiz bir beynim var açıkçası ama güzel bir şeyler yapabileceğime inanıyorum. sizde inandığınızı yorum ve vote olarak gösterebilirsiniz :D

başka bir hikaye daha yazıyorum BİZ BİR BÜTÜNÜZ onuda okursanız sevinirim. teşekkürler herşey için.

madalyonun DİĞER yüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin