Vakit geçmiş ve akşam olmuştur stepan odasında giyinip hazırlanmaktadır.
Jason - harika görünüyorsun evlat
Steven - teşekkürler. Çok heyecanlıyım baba . ilk defa böyle hissediyorum.. Fred stone ile tanışacağım vay canına
Jason - abartma o da bizim gibi bir insan. Katy nasılsa babası da öyle işte
Steven - bana Fred Stone yi kıskandığını söyleme !
Jason - Ne ? Tabii ki hayır. O bunağın nesini kıskanayım ki ? Saçmalama !
Steven - sadece şaka yaptım. Baba ! artık hayatımda tartışma sorun istemiyorum. Ben Katy ile güzel bir gelecek kuracağım lütfen benim için biraz anlayışlı davran.
Jason - ne yapıyorsam senin için evlat . Her şey düzelecek sabret
Katrina odasında hazırlanmış aşağı iner. Saçlarını toplamış hafif bir makyaj yapmış be açık mavi renkte diz kapaklarına kadar bir elbise giymiştir.
Fred - vay canına harikasın. Yıldız gibi parlıyorsun kızım
Katrina - gerçekten mi ? Baba güzel miyim ?
Fred - fazlasıyla
Bu sırada kapı çalar. Katrina gidip kapıyı açar . Robert gelmiştir.
Katrina - hoş geldin Rob
Robert - merhaba . Çok güzel olmuşsun Katy
Katrina - teşekkürler . İçeri gel hadi
Fred - hoş geldin evlat
Robert - merhaba baba nasılsın ?
Fred - iyiyim teşekkürler . Aman tanrım elindeki ...
Robert - evet senin bulmacalarından .
Fred - harikasın Rob . Geçenki bitti çok güzeldi
Robert - beğenmene sevindim umarım bunu da keyifle çözersin.
Bu sırada general bahçe kapısından koşarak gelir ve havlamaya başlar
Katrina - sanırım biri sizi kıskandı ( güler )
Robert - hey ! Seni unutmadım tabii ki ( cebinden küçük pakette bisküvi çıkarır)
Katrina - çok şanslısın general . ( Gülerler )
Bu sırada Jason ve Steven gelir . Katrina kapıyı açar.
Katrina - hoş geldiniz
Jason - merhaba millet. Hey kapıda karşılamanıza gerek yoktu
Fred - hoş geldin Jason . Gelir gelmez huysuzluğun tuttu yine
Jason - yanılıyorsun ihtiyar . Ben huysuz biri değilim
Robert - beyler !
Steven - merhaba Katy . Çok güzelsin. Bunlar senin için ( bir buket gül verir )
Katrina - teşekkürler
Fred - hoş geldin evlat .
Steven - merhaba efendim sizi tanıdığıma memnun oldum.
Fred - ben de. Hadi içeri geçelim.
Herkes içeriye geçer. Yemek masasına oturup yemek yemeye başlarlar.
Robert - ellerine sağlık her şey harika Katy .
Steven - evet gerçekten hepsi öyle. Bu kadar güzel yemek yaptığını bilmiyordum
Katrina - afiyet olsun
Jason - babasından öğrenmiştir o da güzel yemek yapar
Katrina fred e bakar
Katrina - evet ondan öğrendim
Fred - sen benim yemeklerimi nereden biliyorsun Jason ?
Jason - bilmiyorum sadece tahmin ettim. Kızına yemek yapmayı öğretilebilecek tek kişi sensin sonuçta !
Katrina Jason a ters ters bakar
Steven - baba ! Lütfen !
Katrina - sorun yok. Haklı baban için de yemek yapmayı öğrenebileceğim kimse yoktu çünkü. Annem yoktu mesela. Her neyse ...
Jason - aferin küçük kız kendini dizginlemeyi öğrenmişsin
Katrina - evet onu da babam öğretti. Başkalarını da dizginleyebilirim ama onu kendim öğrendim.
Fred - Katrina !
Katrina - sadece konuşuyoruz baba
Jason - evet Fred bırak konuşsun kızım her zaman onun yanında olamazsın. Güçlü olmak istiyorsa yalnız savaşmayı öğrenmeli
Katrina - evet. Bütün dünyada tek başıma !
Steven - baba ! Ben buraya sizinle konuşmaya geldim tartışmaya değil. Bakın ben Katrina yı seviyorum. Evet geçmişimiz iyi değil çok kötü şeyler yaşadık biliyorum. Ama Katy de ben de bunları geride bırakıp güzel bir gelecek kurmak istiyoruz. Sizden beklentimiz de bizim için doğru olanı yapıp tartışmamak ve sorun çıkarmamak. Bizim için bunu yapabilirsiniz öyle değil mi ?
Fred - ben kızım için her şeyi yaparım. Eğer o istiyorsa benim için sorun yok geçmişi unut ama yazamam ondan ders alıp güzel bir gelecek kurabiliriz.
Steven - teşekkürler efendim. Baba ?
Jason - Fred doğru söylüyor. Evlatlarımız bizim herşeyimiz ben de oğlum için her şeyi yaparım eğer siz mutlu olacaksanız ben hazırım.
Steven - evet o zaman bu bir barış yemeği yedim artık bu masadakiler arasında bir sorun tartışma olmayacak .
Jason - hiç şüphen olmasın
Fred - bak evlat Katrina benim her şeyim eğer onu üzecek bir şey yaparsan ...
Steven - asla böyle bir şey olmayacak size söz veriyorum
Robert - ben de bir şeyler söylemek istiyorum. Steven ! Seninle pek geçinemiyoruz ama Katy için her şeyi yaparım bu insanlar benim ailem ve ailemin mutluluğu her şeyden önemlidir. Eğer Katy ve babam mutlu olacaksa seninle Barış imzalamaya hazırım .
Steven - teşekkürler Rob. Bundan sonra seninle iki dostuz
Robert - öyleyse buradaki herkesin barış imzalayıp mutlu olması için kadeh kaldıralım
Hep birlikte kaderlerini tokuştururlar güzel bir yemek yerler . Gece olmuştum Robert steven ve jason evlerine gitmek için dışarı çıkarlar.
Steven - her şey için teşekkürler çok güzel bir akşamdı. Bundan sonraki her günüm böyle geçeceğini düşündükçe sabırsızlanıyorum
Katrina - ben de Steven.
Jason - Katrina stone ! Bana 2 dakikanı ayırır mısın ?
Katrina - senin için ayıracağım 2 dakika ömrümden geçen 200 yıla eşittir ama yine de olur.
Katrina ve jason kenara geçerler
Jason - öncelikle bu akşam için teşekkür ederim her şey harikaydı . Bak Katrina seninle güzel bir başlangıç yapamadık. Geçmişte bazı hatalar yaptım evet ama yıllardır bunun pişmanlığı ile yaşıyorum . Steven da ben de yıllardır aile özlemi ile yaşıyoruz. Senden tek isteğim oğluma güzel bir aile olman . Eğer beni hayatında istemiyorsan bu gece çeker giderim. Yeter ki oğlum mutlu olsun.
Katrina - evet hiç güzel bir başlangıç olmadı haklısın. Çok şey yaşandı. Emin ol ben de senin kadar Steven ın mutlu olmasını isterim. Aramızda ne olursa olsun ben her şeyi unutmaya hazırım kolay olmayacak belki ama en azından deneyeceğim. Steven için babam için ... O senin oğlun onu bırakıp gitmeni senden istemem . Benim de senden tek isteğim hep birlikte güzel bir aile olabilmemiz için çabalaman . Bunu yapabilirsin değil mi ?
Jason - evet.
Katrina - pekala bir sorun yok o zaman. İyi geceler babalık
Jason - iyi geceler . Kızım !
Jason vs dışarı çıkıp araçlara binerler. Robert da Kendi aracına binip evine gider.
Fred - katy . Gel biraz konuşalım . ( İçeri geçip otururlar ) bak bebeğim benim tek isteğim tek derdim senin mutlu olman. Jason vs hayatımıza girdiğinden beri çok şey yaşadık tartışmalar yorucu günler... Ama görüyorum ki sen hepsini atlattın. O çocukla mutluysan benim için hiçbir şeyin önemi yok. Geçmişi yargılamam tüm hayatımız önümüzde. İyi bir insan olduğun sürece her şeyin üstesinden gelebilirsin. onları yenmek bu savaşı kazanmak istiyorum diyordun. Tebrikler kızım. Başardın. Savaşı kazandın. iyi bir insan olarak onları yendin
Katrina - sanırım öyle oldu
Fred - o uyku ilaçlarının içmiyorsun artık gözlerin eskisi kadar yorgun değil. Kabuslar da görmüyorsun değil mi ?
Katrina - evet son günlerde hiç bunları yaşamadığım başımı yastığa koyar koymaz uyuyorum kötü kabuslar yok aksine çok güzel rüyalar görüyorum.
Fred - daha güzel şeyler olacak göreceksin rüyaların gerçek olacak içindeki meleği dinlersen aklım rahat olur.
Katrina - seni çok seviyorum baba. İyi ki varsın ( sarılır )
Fred - ben de seni seviyorum bebeğim
Katrina - ben mutfağı toparlayayım . Sen de ilacını iç uyu . İyi geceler
Fred - iyi geceler
Saatler geçer ve sabah olur. Katrina Steven ile buluşur birlikte vakit geçirip eğlenirler Katrina Stephen Robert birlikte yemek yerler. Her iki tarafta gitgide yakınlaşmaya ve iyi anlaşmaya başlar. Birkaç gün bu şekilde güzel vakit geçirirler herkes gülüp eğlenir. Bir gece Katrina ve Steven telefonda konuşmaktadır.
Steven - yarın sabah hazır ol seni kaçıracağım
Katrina - vay canına nereye gidiyoruz ?
Steven - her yere seninle konuşmak istediğim konular var
Katrina - öyle mi ? neymiş o konular ?
Steven - yarın buluşacağız sabırlı ol.
Katrina - aaa hadi ama Stev yapma ! Merak ediyorum
Steven - ( güler ) öyleyse bir an önce yarın olması için dua et
Katrina - çok heyecanlıyım
Steven - yarın çok güzel şeyler olacak bekle bebeğim. Hadi şimdi uyu seni seviyorum
Katrina - seni seviyorum
İkisi de mutlu ve heyecanlı bir şekilde uyur. Sabah olmuştu ve Katrina odasında hazırlanmaktadır. Fred yanına gelir
Fred - vay canına göz kamaştırıyorsunuz bayan kasırga
Katrina şık beyaz bir tulum giymiştir saçlarını dalgalı bir şekilde toplamış hafif bir makyajla çok güzel olmuştur . Katinanın mavi gözleri beyaz tulumu ve siyah saçlarıyla bir mücevher gibi bütünleşmiş harika bir tablo ortaya çıkmıştır.
Katrina - gerçekten mi baba ?
Fred - evet bebeğim harikasın . muhteşem gözüküyorsun. Heyecanlı mısın ?
Katrina - sanırım ( güler )
Fred - vay canına benim meleğim mutluluktan uçuyor
Katrina - baba ... Ben seninle zaten mutluydum
Fred - tamam . Babalık işte ... Ne zaman çıkacaksın ?
Katrina - Steven birazdan gelir. ( Babasına yaklaşır ve yanında diz çöker , onu öper ) baba ! Seni çok seviyorum ne olursa olsun bunu asla unutma
Fred - biliyorum bebeğim ben de seni seviyorum
Katrina - iyi ki varsın yaptığın her şey için teşekkür ederim senin gibi bir babam olduğu için gurur duyuyorum. Seni çok seviyorum koca yürekli adam .
Fred - ne oluyor Katy ? Neden böyle vedalaşır gibi konuşuyorsun benimle ? Yoksa o çocukla kaçıp beni terk mi edeceksin ?
Katrina - hayır tabii ki. Bilmem içimden bunları söylemek geldi. Belki de bir kasırga çıkar ve geri dönemem!
Fred - saçmalama Katy . Sen bir kasırgasının hem de en güçlüsü çıkan hiçbir kasırganın seni götürmeye gücü yetmez
Katrina - peki o kasabayı ben çıkarırsam ?
Fred - ne demek istiyorsun ?
Katrina - sadece kötü bir şakaydı baba. Sen sadece seni çok sevdiğimi bil . Sanırım heyecanlı olduğum için böyle tuhaf konuşuyorum
Fred - umarım öyledir.
Steven eve gelmiştir ve arabasının kornasını çalar
Katrina - gitmem lazım . Steven geldi. hoşçakal baba ! Seni seviyorum
Babasının yanağından öper ve sıkı sıkı sarılır . Sonra kapıya yönelir ve bir arkasını dönüp babasına bakar tebessüm eder sonra aşağı iner. Steven onu beklemektedir .
Steven - çok güzelsin bebeğim .
Katrina - ( güler ) teşekkürler . gidelim mi ?
Steven - evet
Arabaya binerler. Fred kapıdan bakar ve onlara el sallar.
Katrina - nereye gidiyoruz ?
Steven - bugün kaptan benim. Seninle birçok yere gideceğiz ama önce güne güzel bir kahvaltı ile başlayalım.
Katrina nın elinden tutar ve öper . Gidip birlikte güzel bir kahvaltı yaparlar bol bol gülerler. Daha sonra gidip birlikte bowling oynarlar, bisiklete binerler ne güzel bir gezinti yaparlar. Ardından yeşil bir alanda piknik yapıp çimlere uzanırlar. Stephen katerina'nın saçlarını papatya takar. El ele yürürken Katrina koşup salıncağa biner ve seven onu sallar . Birlikte Bir deniz kenarına giderlerdi sahil kenarında gezip koşarlar. Hava kararmaya başlamıştır akşam olmak üzeredir. Arabaya binerler
Katrina - vay canına ! Çok güzel bir gündü Stev !
Steven - beğenmene sevindim ama daha bitmedi. Şimdi gözlerini bağlayabilir miyim ?
Katrina - neden ?
Steven - hadi ama Katy ! Oyun bozanlık yapma. Sana bir sürprizim var
Katrina - tamam ( Steven Kadri inanın gözlerini bağlar ) nereye gidiyoruz ?
Steven - bekle .
Birlikte bir limana gelirler. Steven Katrina yı arabadan indirir ve elini tutar bir tekneye bindirir ve ardından gözlerini açar.
Steven - evet hazır mısın ?
Katrina - evet. Çok heyecanlıyım
Steven Katrina nın gözlerini açar. Katrina gördüğü manzara karşısında şaşırır ve mutlu olur. Stephen peki neyi gül yaprakları bir mumlarla süslemiş güzel bir sofra kurmuştur. CD de romantik bir keman çalmaktadır .
Katrina - aman tanrım ! Steven sen ne yaptın böyle ?
Steven - beğendin mi ?
Katrina - sen delirdin mi ? çok ... Çok güzel
Steven - sen her şeyden daha güzelsin .
Steven Katrina nın elinden tutar ve birlikte dans etmeye başlarlar. Ardından masaya oturup yemek yerler .
Katrina - bütün bunları ne ara hazırladın ?
Steven - robert ın yardımıyla . Daha doğrusu tekneyi o ayarladı.
Katrina - aman tanrım ! demek işbirliği yaptınız ?
Steven - Evet
Katrina - sizi domuzlar bunun hesabını vereceksiniz . Mükkemmel olmuş
Steven - beğenmene sevindim .
Katrina - sana inanamıyorum Steven. Bugün beni çok mutlu ettin . bu sürprizler... Her şey çok güzel
Steven - henüz bitmedi. Katy ! ( Ellerini tutar ) hapishaneye ilk geldiğinde her şey çok farklıydı ama zamanla, seni tanıdıkça sana ilgi duymaya sürekli seni düşünmeye başladım. Sana aşık oldum sen farklısın benim kendine aşık ettin . Senin ne zamanın nasıl geçtiğini bilmiyorum seninle çok mutluyum ve bu mutluluğumuz ölene kadar devam etsin istiyorum. Güneşin doğuşunu seninle görmek gün batımını seninle izlemek dört mevsimi seninle yaşamak istiyorum . Gözlerin gökyüzüm olsun istiyorum ... ( Masaya bir kutu çıkarır ve açar . İçinde yüzük vardır ) benimle evlenir misin Katrina Stone ? Karım olur musun ?
Katrina - ( çok şaşırır ) aöan tanrım ! Steven .... Sen ... Sen ne yaptın ?
Steven - ( güler ) Asıl sen bana ne yaptın?
Katrina - senin bana yaptığını ! ( Gülerler )
Steven - eee ... Kabul etmeyecek misin ?
Katrina - ne diyeceğimi bilmiyorum çok heyecanlıyım. Aman tanrım hala çok şaşkınım ( gülerler)
Steven - hayır ve bu anlama gelen cümleler dışında istediğini söyleyebilirsin. İstersen saatlerce konuş seni seve seve dinlerim. Hatta bir balkon konuşması bile yapabilirsin ! ( Gülerler )
Katrina - ımm... Pekala. İzin verirsen sana bir hikaye anlatmak istiyorum .
Steven - pekala . Evet seni dinliyorum .
Katrina - Bir zamanlar güçlü zeki cesur ve merhametli bir yüzbaşı varmış. Yüzbaşı eşini doğumda kaybetmiş de hayattaki tek varlığı olan kızını eşinin adını vermiş. Onu büyütmüş kızı da ona çok düşkün müş babasını hayranmış ve onun gibi olmak için polis olmuş. Bu sırada bir polis de tanışmış ve onunla evlenip mutlu bir aile olmuşlar küçük bir oğulları olmuş her şey çok güzelmiş mutlularmış . Oğullarının 5 yaş gününde hazırlık yaparken çocuk ortadan kaybolmuş aramışlar ama bulamamışlar. Çünkü onu ahtapot çetesi kaçırmış. Bu çete yüzbaşının farklı suçlardan içeri attığı 8 adamın kurduğu ve ondan intikam alıp canını yakmak istedikleri bir çeteymiş. Yüzbaşının arayıp yüklü miktarda para getirmelerini istemişler . Yüzbaşı kabul etmiş ve torununu kurtarmak için parayı alıp götürmüş ama onlar parayı alıp yüzbaşını öldürmüşler ondan intikamlarını almışlar. Çocuk denesin öldüğünü görünce korkmuş ve ağlamaya başlamış ; eve gitmek istiyorum annemi istiyorum beni eve götürün eve gitmek istiyorum... Çocuk sürekli böyle ağlayınca sarhoş çete üyesi çocuğun üzerine yürüyüp susturmak için yastığı yüzüne bastırmış çocuk bağırıyormuş ağlıyormuş ama o koca adanagücü yetmemiş ve birden çocuğun sesi kesilmiş çünkü o ölmüş. yüzbaşının kızı babasını takip cihazı ile izlemiş ve onun yerini bulup baskın düzenlemişler bir çatışma çıkmış ve bu sırada kızın kocası ve çete üyelerinden biri ölmüş. Kız da vurulmuş hastanede gözünü açtığında ailesini kaybettiğini öğrenince dünyası başına yıkılmak iş ama çete hiçbir şey olmamış çünkü içlerinden birinin babası o kadar zenginmiş ki öyle güçlüymüş ki oğlunu kurtarmak için hepsini yeni kimlik ve pasaport çı ıp o gece farklı yerlere göndermiş. Tabii kız onların da cezasız kaldığını duyunca bir ailesi mi tekrar gelemeyeceğini öğrenince çıldırmış. Artık kimse silmiş yalnızmış hayata tutunması için bir sebep yokmuş. O da ailesinin yanına gitmek ölmek istemiş ve bir uçuruma gidip kendini kuş gibi aşağı bırakmış kayalıklardan. Bu hikaye ne zaman aklıma gelse ağlarım . ( Steven ın Katrina ona bakar ) şu an senin anladığın gibi değil ama !
Steven - Katy ne demek istediğini anlamadım ?
Katrina - anlayamazsın çünkü sen duygusuz aşağılık herifin tekisin !
Steven - bak eğer şaka yapıyorsan ... Katrina ! Kımıldayamıuorım . Vücudumu hissetmiyorum bir şey yap ! ( Steven ın vücudu uyuşmuştur )
Katrina - yapacağım. Bu gece çok şey yapacağım !