×Bu bölüm Cemre'yi anlatmaktadır×Cemre: Ahh evett, evett. Geliyorum, geliyorumm.
(Boşalır)
Cemre: Tanrım bu çok iyiydii.
Saat 17.30'du. Okuldan çıkıp eve gelmiştim ve telefonumdan porno izleyerek masturbasyon yapmıştım. Ahh gerçekten mükemmeldi. Neredeyse tamamen tatmin olmuştum. Üstümü giyindim ve bir şeyler atıştırdım. Gün içinde çok azgın oluyor, sürekli ıslanıyordum. Neredeyse her gün masturbasyon yapıyordum. Ama artık bu bana yetmiyordu, tamamen tatmin olmak için gerçek şeylere ihtiyacım vardı. Malesef ki ben bir bakireydim...
Telefonuma gelen bildirimleri kontrol ettim. 40 yaşında orta yaşlı bir adamla sexting yapıyordum. Genç erkekler ilgimi çektiği gibi olgun erkekler de ilgimi çekiyordu. Ona "daddy" demekten hoşlanıyordum. Mesajlaşarak sexting yapmaktansa, görüntülü konuşarak karşılıklı birbirimizi tahrik etmek daha çok hoşuma gidiyordu. Konuştuğum 40 yaşındaki adam yarın benle görüşmek istediğini söylüyordu. Bu benim için mükemmel bir fırsattı, artık reel bir şey yaşamış olucaktım.
Atıştırdıktan sonra Çağatay'ı aradım.
Cemre: Naber?
Çağatay: İyidir senden naber?
Cemre: İyiyim bende. Nerdesiniz? Sizin evde mi takılıyosunuz dışarda mı?
Çağatay: Bizim evdeyiz.
Cemre: Nasıl yani? Bütün hepiniz buluştunuz ama beni çağırmadınız mı??
Çağatay: Saçmalama Cemre, hepsi artık bende kalıyor.
Cemre: Ne? Bana niye söylemediniz??
Çağatay: Topluca olan bir plan değildi. Ben Özgür'e teklif ettim. Ardından Emir geldi, sonra Dilan...
Cemre: O zaman şimdi de ben geliyorumm.
Eşyalarımı topladım ve aileme bir süre arkadaş grubu olarak bir evde kalıcağımızı söyledim. Ailem zaten bana karşı çok ilgisiz. Bunu umursamadılar bile.
Evden çıktım ve Çağatayların eve doğru yol aldım. Yolda yürürken sokağın köşesinde sigara içen bir erkek grubu gördüm. Aralarında yakışıklı var mı diye bakarken bir çocukla bakıştık. Bir süre sonra çocuğun beni takip ettiğini fark ettim. Çocuk yakışıklı evet ama beni takip etmesi biraz rahatsız ediciydi. Gittikçe bana yaklaşıyordu, ne yapacağımı bilemedim ve ani bir kararla yanımdaki bakkala girdim. O da peşimden bakkala girdi ve alkol dolu dolaptan alkol bakıyormuş gibi yapıyordu ama bir gözü bendeydi. Rafların arasında dolanıp durdum. Elim ayağım titriyordu, ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Alkol dolabı camının yansımasından bakkaldan çıktığımı görebilirdi. Eğer bakkaldan direk çıkarsam, bakkala girmemin benim için hiçbir faydası olmazdı, yine peşimden gelirdi. Benim acilen bu çocuğu atlatmam gerekiyordu. Kasiyere doğru yürüdüm ve nasılsın Ahmet abi diyerek yanına gittim. Adam Ahmet mi derken sözünü böldüm ve ben de iyiyim dedim ve o esnada kaş göz işaretleriyle beni takip eden çocuğu gösterdim ve yardım et diye sessizce fısıldadım. Adam hemen durumu anladı ve "Hoşgeldin, gel otur biraz." dedi ve arkasındaki tabureye beni oturttu. Adam da ne yapacağına şaşırmıştı. Ben adamın arkasında oturmaya başlayınca bu sefer çocuk bakkalın içinde gezinmeye başladı. Ben de o esnada Çağatay ve Emir'i otuz kere çaldırdım. Onlara mesaj gönderip olayın özetini geçip konum attım ve buraya gelmelerini istedim. Çağatay mesajımı görmüştü, hemen geliyoruz diye mesaj attı. Çocuk bakkalın içinde dolandı dolandı ve en sonunda bir bira alıp çıktı. Çocuk çıkmıştı ama Çağataylar gelene kadar bakkaldan çıkamazdım. Ya bakkaldan çıkmamı bekliyorsa?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Fantasy
DiversosHikaye depresif gençlerin yaşadıkları zorlukları, aşkları, cinselliği ve bağımlılıkları anlatmaktadır. Hikaye bolca cinsellik içermektedir. +18 Sex is Art (Dar kalıplarınızla hikayemi yargılamayın)