Louis küçük beyaz ve siyahlarla kaplı mutfağında bulunan masada otururken elini çenesine koydu. Masada ki telefonu işaret parmağıyla döndürdü. Arkadaşı sırtını dönmüş kahvaltı hazırlıyordu. Yemek yaparken arkasını dönmeden konuştu:
"Yani sen şimdi sırf çocukla bir daha görüşmek için telefonunu aldın?"
Louis kafasını olumlu anlamda salladı sanki çocuk görecekmiş gibi.
"İlk anlattığında telefon numarasını aldın sanmıştım. Hadi telefon numarasını aldın ne diye çocuğun telefonunu çalıyorsun amına koyayım?" Dedi Louis'ye dönerek.
"Ya of aldım işte."
"Bari nasıl almayı başardın onu anlat."
"Ceketinin cebine atarken gördüm. Zaten neredeyse yarısı dışarıda duruyordu. Aldım o da fark etmedi."
Zayn gülmeye başladı.
"Nasıl geri vermeyi düşünüyorsun?"
"Hmm.." Louis bu soruyla öylece kaldı. "Bilmiyorum ki.." diyebildi sadece.
Zayn gözlerini devirdi ve yumurtayı iki tabağa bölüştürüp yanına bir kaç kahvaltık malzemesi koydu. Ortalığı toplarken söylendi.
"Aah aptal arkadaşım aah.. delisin melisin ama seviyorum seni."
"Arkadaş olmak istedim sadece.."
"Louis arkadaş olmak için başka yollarda var.." gülümsedi.
"Neymiş onlar?"
"Mesela.. 'Arkadaş olabilir miyiz?' diyebilirsin."
"Çok klişe."
"Ne demek klişe?" Louis'ye yüzünü döndü ve kollarını göğsünde buluşturdu.
"Yanlışlıkla telefonunu bende unutmuş gibi gösterirsem beni unutamaz ama ona basit bir şekilde 'Arkadaş olabilir miyiz?' dersem beni unutması 1 ay bile değil. Hem onu bunu geçtim 'Arkadaş olalım mı?' falan dersem burnu havada birisiyse egosu tatmin olur. Ve kimseye o şekilde davranacak değilim. Bi karizmam var."
Zayn onu dinlerken kaşlarını kaldırdı.
"Hay karizmana.. ayrıntılara fazla takılıyorsun bebeğim."
"Ayrıntıların adamıyım ben."
"Anormalsin.." arkasını döndü ve tezgahın üstünü toplamaya devam etti.
"Normal olacağıma anormal olmayı tercih ederim."
Zayn tabakları masaya koydu ve çocuğun yanağını sıkıp sertçe öptü.
"Hadi kahvaltını yapta çocuğa telefonunu ver."
Louis eline çatalını aldı ve dilimlenmiş havucunu yemeye başladı.
"Teşekkür ederim."
Zayn havuçlara bakıp neye teşekkür ettiğini anladı ve gülümsedi.
"Umarım sağlam bi yalan bulabilirsin."
O sırada Liam mutfaktan içeri girdi. Uzun saçları yeni uyanmanın verdiği o hoş dağınıklıktaydı. Zayn sanki bir şey unutmuş gibi "hiiğğ" dedi. Louis ona baktı ve kapıya bakan Zayn'i görünce hızla kafasını çevirdi.
"Yaa.. ben sana kahvaltı hazırlamayı unuttum aşkım."
"Sorun yok hayatım." Gülümsedi ve çocuğun yanına gidip yanağını öptü.
"Gerçi sen kalkar kalkmaz yiyemiyordun ama.."
"Evet yiyemiyorum." Dedi ve eli Zayn'in omzundayken gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
23 Days Ago | Larry Stylinson
Romance"23 gün önce yalnız başına, gereksiz, yerde ki çöpten farkı olmayan değersiz birisiydim. Ama sen.. sen harold. Sen değerli kıldın beni.." Dedi baş ucunda duran Harry'e bakarak. Yeşil gözler şu dünyada bakmayı sevdiği en güzel gözler olabilirdi.