Bölüm 43- Karşılaşma-

5.9K 333 13
                                    

Karmakarışıktım.

Darmaduman, mahvolmuş..

Ne yapacağımı bilmiyordum. Bilemiyordum. 

Öğrendiğim şeyler artık çok ağır gelmeye başlamıştı. Ve bitmiyorlardı da! Sürekli yeni bir şey çıkıyordu. Yeni gerçekler yüzüme vuruyor ve genellikle bunlar da iyi şeyler olmuyordu. Hepsi kötüydü. Hepsi beni mahvediyordu. 

Kardeşimin olması beni mutlu etmişti. Sadece bir kaç saniye.. Sonra yine içimi kara bulutlar kaplamıştı. Yine aklım karışmıştı. 

Başladığım noktaya geri dönmüştüm. 

"Ne düşünüyorsun?"

Başımı kapattığım yerden kaldırdım. Bu sırada aklımda ki düşüncelerimde dağılmıştı. Ali çalışma odasına girmiş ve karşıma oturmuştu. Tek bir ses bile duymamıştım. 

"Hiç." deyip kendimi toparladım ve arkama yaslandım. "Bir şey mi oldu?"

"Akşam yemeğine gelmedin?" dedi. 

"Aç değilim." dedim. "Merak edeceğinizi düşünseydim haber verirdim." diye devam ettim imalı bir şekilde. 

Beni çok takmadı. "Doğru muymuş?" diye sordu bir süre boş boş etrafa baktıktan sonra.

"Ne?" diye sordum.

"Annemin dedikleri..?"

İç çektim. "Bilmem." dedim yalan söyleyerek. "Araştırmadım."

"Yapma.." dedi inanmayarak. "Doğru mu değil mi Ecrin? Sonuçta öyle bir şey varsa bizim de kardeşimiz sayılır."

"Hadi ya." dedim alayla. "Kardeşim der misin ona?"

"Sana da diyebilirdik." dedi. Sesi biraz hüzünlü çıkmış gibiydi. "Normal olarak gelmedin bu eve Ecrin. İlk saldırı sonra cenaze sonra sen.." Derin bir nefes aldı. "Bizim de ruh halimiz iyi değildi tıpkı senin gibi fakat şu an mantıklı düşünebiliyorum. Eğer ortada başka kız daha varsa.."

"Erkek." dedim lafını bölüp. Sessizleşip arkasına usulca yaslandı. "Adını filan bilmiyorum ama 17-18 yaşlarında gibi." Ona baktım. "Senin kadar babama benzemese de onu andırıyor. Daha çok bana benziyor. "

Bir süre sessizce oturduk. Hiç bir şey demiyordu. Parmakları ile oturduğu koltuğun işlemeleriyle oynuyor ve düşünüyordu. 

"Buldun demek." dedi sessizliği bozarak. 

"Uzaktan gördüm. Çokta emin değilim aslında ama.." Ellerimi birbirine kenetleyip masama koydum. "Hissettim." dedim sadece. 

"Erkek olduğunu düşünmemiştim." dedi itiraf ederek. "Acaba onu da sen gibi sever miydi?" 

Bunu sorarken gözlerine bana çevirmişti. 

Omuz silktim. "Herkes çocuğunu sever."

"Tabi." dedi. "Bunu baba olunca daha iyi anladım. Herkes çocuğunu sever ama eşit sevmez. İnsanız sonuçta. Kalp ayrım yapabiliyor. Sana yaptığı gibi."

"Babam benimle daha çok ilgileniyordu çünkü terk edilmiş bir çocuktum." dedim ona karşı çıkarak. "Annem çekip gitmişti. Kardeşim yoktu. Akrabam desem hiç birini tanımıyordum. Bir İhanetin sonucu doğdum ben Ali! Sizin gibi bir evim olmadı. Ailem olmadı hiç. Anne dediğim zamanları bile hatırlamıyorken babamın bana önem vermesi, ilgilenmesi normal değil mi? Benimle daha çok ilgilenmesi beni daha çok sevdiğini göstermez. Sizi de çok severdi."

"Sana bizden bahseder miydi?" diye sordu hemen. 

Başımı olumsuz anlamda salladım. Ben sorarsam anlatırdı yoksa onlardan çok bahsetmezdi. Kardeşlerim hakkında bilgim çok az olmasına rağmen bende çok sormazdım.

BABAMIN EMANETİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin