Bir zamanlar, hemen hemen her konuda derin bilgisi bulunan ve sözleriyle kendisine hayran bırakan bir ali yaşardı.Yaşadığı toplulukta, o ne söylerse onaylar,kimse ona karşı çıkmazdı.
Bir kişi, hariç İhsak ismindeki bu adam, ali'nin yorumlarıyla ters düşmekten cekinmez ve yanlış gördüğü notaları cesurca dile getirdi.Ali'nin etrafındaki toplulukta bulunan herkes İhsak'ın bu çıkışlarından rahatsız olur ama ellerinden birşey gelmezdi.
Bir gün İhsak öldü.Cenaze
merasimi sırasında insanlar Ali'nin son derece Üzgün olduğunu fark etti.
"Neden bu kadar üzüldünüz?" diye sordu birisi 'o neredeyse her söylediğinizi eleştirirdi.'
Şu an cennete kanat çırpan arkadaşım için üzülüyorum' diye cevap verdi ali.'Kendim için üzülüyorum.Herkes beni hayran hayran dinlerken, o mertçe hatalarımı suratıma vuruyor ve beni tekamüle zorluyordu.Şimdi o yanımda yokken gelişmemekten korkuyorum ve üzülüyorum.'