Hayirlisi..

159 5 0
                                    

Güller açıyordu yüzünde yüreğinde.. annesi başarmıştı evliliği kafasına sokmuştu. Ali Hamza artık o rüyasında ki kıza aşıkti ona iffetine hayasina edebine sözlerine.. Tam da şöyleydi:
Ali hamza yine Hz. Yuşa nin Yanındaydı cennete yolculuk etmek için bir yaren gerekti hayatına bunun için de hayırlısı rabbbinin sevdiğini sevdirmesi için yalvarircasina dua ediyordu.
ellerini açmıştı ayak kısmındaydu sanki. eller yukarda gözyaşları yerdeydi.. bağırarak dua ediyordu Haykırarak ediyordu..gönlüne gözünü yanına yakışır bi es arıyordu amacı evlilik değil imanın yarısını sağlama almak sünneti yerine getirmekti tez zamanda bi evlilik olacak gibi hissediyordu.
Eve dönmek için metrobüse geldi içeri girdi. Ortam bir Müslüman bayanın rahat edemiyecegi bir ortamdi sıkışık ve gençlerin koyu bi sohbet halinde olduğu bi ortamdi. Ali Hamza uygun ve kimseye dokunamayacagi bi kenara geçti ve camdan dışarı bakıyordu daha kalkmamisti ki içeri haya ve edebiyle bezenmiş bir kız girdi ali bakmıyordu lakin bu güzelliğe bakmamak gözleri hapse atmak gibiydi. Evet bir kere bakmışti fakat 2.si haramdı dönemezdi ona kız yer olmadigindan kalabalık bi genc toplulugunun önünde direniyordu.
Ali hamzayla aralarında 1 cam vardı. Yolculuk başlamıştı ali bir taraftan gençlerin sohbetinden rahatsız olmuş diğer yandan kızı düşünüyordu. Gençler aralarında kıza laf atarcasina sohbet ediyorlardi ki kız bu lafları duyunca kaçmak istedigi anlaşılıyordu. Ali sabretti fakat ta ki içlerinde biri ayağı kalkıp yer verme bahanesi ile zaten kalabalık olan bi metrobüste kıza yaklaşmak isteyene kadar Ali de gençle beraber davrandi hemen geç kızın yanına gitti ve kıza kendi yerine gitmesini işaret etti kız arkasını dönüp alı nin yerine koyuldu. Ali gence
-evet devam etsene
+hadi ya moruk sen nerden çıktın
(Diyerek sakalıni oksadi alay edercesine )
-ali o sırada kendine hakim olamayip kafasına sarsıntı yapacak kadar kafa atmıştı genç e
Genç arkadaşlarınin üstüne düştü ve metrobüsteki tüm halk tasviklemisti alıyi ve gençler gelen ilk durakta gençler indiler sonra bi ara Ali farkında olmadan genç kızın yanına gelmişti ve bir daha genç kızla göz göze geldi kız Zümrüt yeşili gözleriyle ne narin teniyle alinin karsisindaydi sadece kız
-Allah razı olsun diyebildi
+Allah hepimizden razi olsun dedi Ali ve durağı gelince indi eve gitmeden bi kutuphaneye ugrayiverdi.
Tozlu sayfaların arasında kayboluyorduki akşam ezanıyla silkelendi eve gitti
Evde misafir vardı fakat ali bakmadan namazı eda etmeye gitti içeriden annesinin lavanta kokulu sohbet sesleri geliyordu tam mutfağa gidecekti ki tam kapı aralığından annesini görüyordu şefkatle baktı ona ve içinden şunları geçirdi

"Canim annem nasılda mutlu küçücük şeylerle acaba benimde onun gibi bir eşim olabilir mi itaatkar merhametli Sadık hamarat nazik kibar güler yüzlü iç çekirdi bi an babamın aşık olduğu kadın.."

O sırada içerden ayak sesleri geliyordu Ali hızla mutfağa geçti durum yanlış anlaşılacakti ve mutfağin balkonuna geçti kızda peşinden geldi annesinin bardağını dolduruyordu. Ali iffet arayan gözleriyle hayayı görmek umuduyla sonkez olacağına dair kendine söz vererek bakti içinden Tamda şu duygular geçiyordu ismini eda edercesine taşıyan bir kız ki Ali ismini bugüne kadar 'Fatıma-tül Zehra ' olduğunu bile bilmiyordu. kaçak gözlerle perdenin arkasından şu iffet abidesine bakıyordu zira şeytan merakını hat safaya çıkarmıştı.
Eline bardağı alan Zehra bir an duraksadı çok sıcaktı bezle tutmayı deneyecekti musluğun yanına yanaştıki ali silkelendi ve hemen yere egildi. Zehra çayı doldurmuş ve gitmişti ali ayağı kalktı ve balkondan dışarıya doğru daldı. Düşünceler zihnini kurcalar olmuştu yıllardır bir kızdan daha iyi iffetini koruyan ali sanki şeytan yanında olacakki Zehra yı düşünüyordu. Onun güzelliğini ve annesinin konuşması geliyordu aklına istesemiydi ki annesinden ? Ve o her zamanki gibi nasibindekini ve hayırlısını istedi. Odasına geçti ve uyudu. Sabah ezaniyla silkelendi uyanıp abdest aldı nur yüzlü genç. Abdest bitince sakalindan yere damlayan suyu eliyle altta 1 sakala topladı havluyla kurulandi. Salona gitti namaz için salonda bir yabancı namaz kılıyordu ali onu arkadan gördü başta ürperdi. Evet o zehraydı. O gece onlarda kalmıştı. Salonun kapısınından kokusunu almak arzusu ile derin bir nefes aldı. Ali de seccadesini alıp odasında kıldı ve tekrar uyudu.. sabah olmasına rağmen derin bir rüya görüyordu tuhaf olan Zehra nin da aynı rüyayı görmesi idi.

Dalma dünya alemine ondan gayrı hayat var.(Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin